Kızımın Denizli’de yaşaması nedeniyle sürekli Denizli’ye gidip geliyoruz. Ama her gidip gelişimden önce yol aklıma geldikçe stres yükleniyoruz. Evimden Denizli Merkezine kadar tam 51 trafik lambası geçmek zorunda kalıyoruz. Denizli içine girince nüfusa bağlı olarak (650.000) trafik yoğunluğu var ancak yapılan alt ve üst geçitlerle kısa sürede Denizli’den çıkabiliyorsunuz. Efeler ve Nazilli’deki trafikte Denizli’den daha fazla zaman harcıyoruz. Bu arada yaşı belli düzeyin üstündeki insanlardan kime sorarsanız sorun 30 yıl önce Denizli Aydın’a göre köydü. Bir de şimdi gidip Denizli’yi görün.
Bu trafik yoğunluğunu bitirmek için yapımı yılan hikâyesine dönen bir otoyol projesi var. 2002’den beri iktidarda olan AKP liderleri, milletvekilleri, il başkanları her koşulda ve şartta bu otoyoldan söz ediyorlar. Ama sadece söz ediyorlar, icraat yok. Kaç yıldır ihalesi yapılacak ama bir türlü yapılamıyor, sürekli erteleniyor, tıpkı temcit pilavı gibi. Diğer illere ve bölgelere bakıldığında yapılan yollar, devasa tüneller, süper viyadükler çarçabuk yapılıyor. Karayolları dört başı mamur oluyor. Demek ki bizim siyasilerde sorun var.
Aydın Denizli yolu konusundaki sıkıntıyı en başta yazdım. Bu yolda alt ve üst geçit imalatları ile aşırı yoğun trafik rahatlatılıp hızlandırılabilir. Bunun için Sayın Özlem Çerçioğlu 2014 seçimlerinde “21 battı çıktı projesi” adında bir çalışmadan söz etti. Bu proje ile Aydın ilinin en batısından en doğusuna uzanan aks üzerinde 21 karayolu yapısı planlandı. Bu sayede trafik oldukça rahatlayacaktı. Astim kavşağında yapılan alt geçit çalışması bunun bir örneğini oluşturdu. Diğer karayolu yapılarını yapmak için Karayolları 2. Bölge Müdürlüğüne görüş soruldu. Karayolları bu karayolu alt ve üst yapılarını kendisinin yapacağını 2015 yılında Büyükşehir Belediyesine bildirdi. (Konu ile ilgili resmi yazıyı buraya koyuyorum, isteyen okusun). Ama geçen 3 yıllık süreçte trafik lambası dikmekten başka bir şey yapmadı. İstense yapılır mıydı, elbette yapılırdı. Neden yapılmadığını herhalde tahmin etmişsinizdir. Elbette Özlem Çerçioğlu başarısız olsun diye, ama bu kural dışı oyun tutmayacaktır.
Şehir içi trafiğinde de benzer engelleme çalışmaları var. Tıpkı Atatürk Bulvarı üzerinde kuzey güney yönünde yapılması planlanan tren yolu alt geçidine TCDD’nin izin vermemesi, bunun sonucunda ise alt geçidin tren yoluna paralel yapıldı. Tren yolu demişken her yere yüksek hızlı trenler yapılıyor ama İzmir Aydın Denizli hattında böyle bir çalışma yapılmadı. Bu hattın İç Ege ile Aydın’ı İzmir Limanı’na bağlayan bir hat olması nedeniyle önemi oldukça büyüktür. İzmir Limanı ülkemizin en büyük ihracat limanımızdır ve art bölgesine bu demiryolu ile çok iyi bağlanmaktadır. Bir başka hat yıllardır dillendirilen Aydın Çine Güllük demiryolu hattıdır. Maden ihracatı ve turizm için çok önemli bir proje olan bu demiryolu maalesef rüyadan öteye gidememektedir.
Çıldır Havaalanı projesi ise ayrı bir muamma, iktidardan kimse bu projeyi sahiplenmiyor. Oysa bırakın yolcu taşımacılığını, sadece kargo taşımacılığı bile bu havaalanını ihya edecek yapıdadır. Burada üretilen kısa ömürlü tarımsal ürünler bu havaalanı ile kısa sürede Avrupa ülkelerine ihraç edilebilecektir. Deniz ulaşımına da önem veren yok zaten. İktidar tarafından pek çok proje söylense de, yapılacak diye açıklansa da icraatta bir şey yok.
Sonuç olarak 100 gün sonra yerel seçimler var. İktidar partileri birçok projeyi bize müjdeleyecekler. Ama hangisini yapacaklar, daha önce yaptıkları hangi büyük projeleri kendilerine referans olacak? Otoyol yok, hızlı tren yok, havaalanı yok, ihracat limanı yok, maden taşımak için demiryolu yok, karayollarında alt geçit üst geçit yok. Hastane yok, adliye yok, yok oğlu yok. 16 yılda bu kente ne verdiniz, bundan sonra bu kente ne vereceksiniz?
Geçen hafta Sayın Vekilimiz Mustafa Savaş devasa organize sera bölgesi projesi müjdesini verdi. Tamam, yaptılar diyelim, mesela buradan üretilen binlerce ton taze domatesi veya kesme çiçeği Avrupa’ya nasıl göndereceğiz? Eğitim uçuşu yapılan havaalanı yolu ile mi?
Seçimler geldiğinde projeleri anlat, yapılan küçük işleri defalarca toplu açılış diyerek hizmete aç, ama iş gerçekleştirmeye gelince yok, sonra Aydın ili giderek gerilesin, ekonomik kapasitesi düşsün, halkı fakirleşsin. Bu şartlarda halk sizin belediye başkanı adayınıza neden oy versin ki?
Yalan zekâ işidir, dürüstlük ise cesaret. Eğer zekân yetmiyorsa yalan söylemeye, cesaretini kullan da dürüst olmayı dene. (Victor Hugo)
Aydınpost ANDROID'de TIKLA İNDİR! Aydınpost APPSTORE'da TIKLA İNDİR!
