Konut gereksinimi nedeniyle kira sözleşmesinin dava yoluyla feshedilebilmesi için kiraya verenin veya 6098 Sayılı Türk Borçlar Kanununda sayılan diğer kişilerin zorunlu konut gereksinime ihtiyaç duyması gerekmektedir. Konut gereksinimi sebebiyle tahliye istemi kişinin sürekli olarak ikamet edeceği taşınmazla ilgili olabileceği gibi sürekli konut ihtiyacının uzantısı niteliğinde olan yazlık olma özelliklerine sahip taşınmazlar için de mümkündür.

    Bu yazımızda “ yazlık konut“ gereksiniminin yasa kapsamına giren zorunlu ihtiyaç nedeniyle tahliyeye sebebiyet verip vermeyeceği üzerinde durulacaktır. 

    Yazlık İhtiyacının “Gereksinim Nedeniyle Tahliye Davasına” Konu Edilmesi
Kiraya verenin, kiralananı kendisi, eşi, altsoyu, üstsoyu veya kanun gereği bakmakla yükümlü olduğu diğer kişiler için konut ya da işyeri gereksinimi sebebiyle kullanma zorunluluğu varsa, belirli süreli sözleşmelerde sürenin sonunda, belirsiz süreli sözleşmelerde kiraya ilişkin genel hükümlere göre fesih dönemine ve fesih bildirimi için öngörülen sürelere uyarak belirlenecek tarihten başlayarak bir ay içinde açacağı dava ile sona erdirebilir. 

    İlgili madde hükmü gereğince kiraya verenin konut veya işyeri ihtiyacının gerçek, samimi ve zorunlu olması gerekmektedir. Kiraya verenin konut veya işyeri ihtiyacının gerçek, samimi ve zorunlu olması, kiracıyı koruyan bir hukuki düzenlemedir. Zira bu şekilde ev sahiplerinin, kiracıları haklı bir neden olmaksızın tahliye etmesinin önüne geçilmesi amaçlanmıştır. Açılacak davada tahliye kararının verilebilmesi için ihtiyacın somut olarak kanıtlanması gerekmektedir.

    Yargıtay, bahsi geçen nitelikler yönünden, her somut olay özelinde değerlendirme yapmaktadır. Örneğin, davaya konu mecura yakın bölgede, kiracıya ait benzer nitelikte başka bir mecurunun bulunması durumunda samimi ve zorunlu bir ihtiyacın bulunmadığına ilişkin değerlendirme yapılabilecektir.

    “Yazlık konut” teriminden ne anlaşılması gerektiği kanun koyucu tarafından düzenlenmemiş olsa da Yargıtay, yazlık evleri sürekli konut ihtiyacının bir devamı olarak nitelemektedir. Bu sebeple yazlık evlerin, ihtiyaç nedeniyle tahliye davasına konu edilebilmesi de ihtiyacın gerçek, samimi ve zorunlu olduğu ölçüde mümkündür.

    Yazlık ihtiyacı nedeniyle tahliye davasına yönelik Yargıtay’ın bazı kararları şu şekildedir: 

    Yargıtay Kararı - 6. HD., E. 2014/11405 K. 2014/11609 T. 27.10.2014 tarihli kararında;

    "...
    2-Davacı vekilinin ihtiyaç nedeniyle tahliye istemine yönelik temyiz itirazlarına gelince ; Davada dayanılan ve hükme esas alınan 01.06.2010 başlangıç tarihli ve bir yıl süreli kira sözleşmesi konusunda taraflar arasında uyuşmazlık bulunmamaktadır. Davacı yazlık konut ihtiyacına dayanarak kiralanan taşınmazın tahliyesini talep etmiş,Mahkemece yazlık konut ihtiyacının gerçek anlamda konut ihtiyacı olarak değerlendirilemeyeceği gerekçesiyle ihtiyaç nedeniyle tahliye davasının reddine karar verilmiştir. TBK, kiraya verene kiralananı kendisi, eşi, alt soyu, üst soyu veya kanun gereği bakmakla yükümlü olduğu diğer kişilerin konut ihtiyacı için tahliye isteme hakkı tanımıştır. Yasada öngörülen ihtiyaç devamlılık arz eden bir ihtiyaç olup, geçici ihtiyaç tahliye nedeni olarak kabul edilmemiştir. Ancak uygulamada yazlık ihtiyacı yaşam biçimi olarak sürekli konut ihtiyacının bir devamı olarak nitelendirilmiştir. 

    Bu ilkeden hareketle taraflara yazlık konut ihtiyacına yönelik delillerinin ibrazı için imkan tanınarak dava konusu taşınmazın bulunduğu yer ve mimari yapısı itibariyle yazlık nitelikte olup olmadığı hususunun araştırılması gerekirken eksik inceleme ile davanın reddine karar verilmesi doğru değildir.

    Hüküm bu nedenle bozulmalıdır...."

    Şeklinde karar verilmiştir. Sonuç itibariyle, 6098 sayılı Türk Borçlar Kanunu’nda aranan şartlar sağlandığı takdirde, yazlık konut ihtiyacını gidermek amacıyla kullanılacak olan konutların ihtiyaç nedeniyle tahliye davasına konu edilebilmesi mümkündür.
    
    Bu nitelikteki konutlara olan ihtiyacın zorunlu, gerçekçi ve samimi bir ihtiyaç olup olmadığı hem de dava konusu taşınmazın bulunmuş olduğu muhitin, yazlık konutların olduğu bir muhit olup olmadığı da önem taşımaktadır.

İki haklı ihtar sebebiyle tahliye davası Makale: İki haklı ihtar sebebiyle tahliye davası