Belediye meclis üyelerinin de sandıkta belirleneceği iki turlu seçim aynı zamanda siyasetin dilini de kırıcı olmaktan kurtaracak, yarışta terbiye düzeyini yükseltecektir.

Bayındırlık eski Bakanlarından ve Anavatan Partisi eski Aydın Milletvekili Cengiz Altınkaya, geçtiğimiz Cuma onursal başkanı olduğu Gıda Tarım ve Hayvan Üreticileri Derneği’nin düzenlediği kahvaltıya katıldı.

Cengiz Altınkaya belediye başkanlığından milletvekilliğine geçiş yaptığı için yerel yönetimler hakkındaki söz ve açıklamaları ayrı bir değer ve öneme sahip olan   politikacılardandır

Başka ülkelerde olsa bu tür eski bakanlık, milletvekilliği, bürokratlık yapmış tecrübeli politikacılarla yerel siyasetçiler görüşlerinden istifade için toplantılar düzenlenir..

 Yerel yönetimle ilgili bir yasa ya da yönetmelik hazırlanacağında görüşleri alınmak üzere Meclis Komisyonlarına davet edilirler.

Ama ne yazık ki, öyle bir gelenek bizim memleketimizde bulunmuyor. Onu da geçtik, ara sıra memleketlerine gelseler, ziyaretlerde bulunsalar mevcut siyasetçilerin ya da gelecek beklentisi  olanların adaylık amaçları mı var acaba noktasında şüphesini çeker.

Eski Devlet Bakanı, Anavatan Partisi Milletvekili Yüksel Yalova’da olduğu gibi ondan sonra da komplolar düzenlenir, velhasıl geldiğine geleceğine pişman edilir.

Yaşanan bir paradokstur aslında…

Çünkü diğer taraftan da dost, tanıdık hemşerileri Ankara’dan zahmet edip de Aydın’a niye gelmezler de eşi, dostu aramazlar serzenişinde bulunurlar.

Aydın’ın bunca avantajına rağmen geri kalmışlıktan kurtulması ve yeni kuşakların geleceği bu kısır döngüleri kırmakla mümkündür.

O nedenle Aydın’ın yetiştirdiği bir devlet ve siyaset adamı Cengiz Altınkaya’nın gelişi ve alanı olmayan hayvancılıkla ilgili bir konuda onun ezber bozacak neler söyleyeceği ayrı bir merak konusuydu.

Cengiz Altınkaya da kısıtlı zaman içersinde Aydın tarımı ve yürürlükte olan Büyükşehir Yasasıyla ilgili ezber bozacak derece olmasa da önemli konulara değindi.

BİR: Yılın her mevsimi zengin sebze, meyve ve bitki örtüsüyle Aydın organik ürün bolluğu açısından da dünyanın sayılı ovaları arasında yer alır ki, bu özelliğiyle de Aydın Ovası  iyi değerlendirildiğinde tarımsal projelerde “Pilot Bölge”,gıdada Lojistik Merkez olmayı fazlasıyla hak eden bir bölgedir.

Tek eksiği ev sahipliğini yaptığı ürünlerin sertifikasyondur ki, o konu da görev TARİŞ’e düşüyor.

İKİ: Bilindiği gibi bir ürünü yetiştirmek kadar dalından koptuğu tazelikte tüketiciyle sağlıklı şartlarda buluşturmak da önemlidir.

Bu bağlamda yerli ürecilerin ürünlerini satabilecekleri Aydın-Denizli Otoyolunda  yer alacak dinlenme tesislerinde “üretici satış noktalarının” da  bulunması, buralara ücretsiz giriş çıkış kapıların planlanması girişiminde bulunulmalıdır.

ÜÇ: Bunlarla birlikte tez elden ürün tanıtımına öncelik vermek ve pazarlanmasına yönelik fuar alanları ve satış  merkezleri yapılmalıdır.

DÖRT: Geçtiğimiz yıl sulamada karşılaşılan sıkıntı Adıgüzel Barajı kaynaklıydı. Kuraklık yeterli yağış olmazsa gelecek yıllarda da çekilebilir ki, su kullanımında o nedenle tasarruf etmek zorundayız.

BEŞ: Çitçilerimizin kuraklıkla bir daha uğraşmak zorunda kalmaması için elektriğin sulama birliklerinin girişimiyle ova genelinde yaygınlaştırılması çözüm için tek çaredir.

BÜYÜKŞEHİR YASASI BİR TUZAKTIR

ALTI::Büyükşehir sayısını 30’a çıkaran son 6360 Sayılı Yasa birkaç büyükşehir belediye başkanının isteği doğrultusunda hazırlanmış eksiklerle dolu, tuzak bir yasadır.

En mağdur ettiği de devletten gelen gelirlerinin yarısına yakını ve eski gelir kaynaklarının neredeyse tamamı büyükşehre aktarılan, buna karşılık hizmet alanı beş, on katına çıkan ilçe belediyeleridir.

YEDİ: Yasanın en temel eksiği de köy tüzel kişiliğine son verilmesidir. Oysa muhtar köyün güvenliğini sağlayan, devlete yük olmadan birçok eksiği köy bütçesinden ya da kendi imkânlarıyla karşılayan, köyünde bayrağı dalgalandıran bir yöneticiydi.

Mevcut yasayla kümes ve ahır bile yapmak mümkün değil. Oysa büyükşehir meclisi halk tarafından seçilen mahalli üyelerden oluşmalı, Örnek Ankara- Çankaya’da ya da Yeni Mahalle’de oturan bir meclis üyesi taşradaki bir mahalleyi ne kadar tanıyabilir.

SEKİZ: Diğer taraftan belediye başkanları iki turlu seçimle iş başına gelmeli. Birinci turda yüzde 40 oy alan seçilmeli, mümkün olmazsa en yüksek oy alan iki aday ikinci turda yarışmalı.

Belediye meclis üyelerinin de sandıkta belirleneceği iki turlu seçim aynı zamanda siyasetin dilini de kırıcı olmaktan kurtaracak, yarışta terbiye düzeyini yükseltecektir.

TEVFİK FİKRET KOCA “GIDA İHTİSAS BÖLGELERİ KONUSUNDA BÜROKRASİYİ AŞAMADIK”

Gıda üretimi ve pazarlanması konularında benzer konulara değinen dernek başkanı Tevfik Fikret Koca da Tarım, Gıda, Hayvancılık Organize İhtisas Bölgeleri kurulması konusunda girişimleri olduğunu ancak bürokrasiyi bir türlü aşamadıklarından yakındı.

O konuda aynı kurumda odadan, odaya gidip gelmekten bıkıyor, bir süre sonra sonuç alamamaktan bezgin düşüyorsunuz diyerek yakınmasını sürdürdü.

Sözlerinin devamında da ihtisas bölgelerinin hem gıdanın çeşitlendirilerek katma değerinin yükseltilmesinde hem kurulması halinde her bir firmanın ÇET raporu almak zorunda kalmayacağı için üretimin artmasında hem de pazarlanmasında üreticiye ve işletmelere kolaylıklar sağlayacağını belirtti..

Dernek olarak birinci önceliklerinin Aydın’da da zeytincilik ve zeytinyağı, incir, hayvancılık ve süt ürünleri, kümes hayvancılığı ve arıcılık ve bal üretimi benzeri sektörlerde organize ihtisas alanları kurulmasına öncülük etmek olduğunu söyledi.

BU GİDİŞLE HAYVANCILIK AYDIN’DA TAMAMEN BİTER

Uzun süredir süt sığırcılığı ve besicilikle uğraşan Ali Ertürk(Kuyucak) geçen yılki bir konuşmamızda Ulusal Süt Konseyi  tarafından belirlenen  süt fiyatlarına zam yapılacağında, yem üreticisinin konseyden önce davranarak fiyatlara iki kat, üç kat yaptığı zamla artışlar daha üreticinin cebine girmeden  elinden alındığını söylemişti..

Devamında da yem üreticilerinin Doların çıkışını bahane ederek fiyatları yükselttiği ama inişleri fiyatlara yansıtmadığını dile getirmiş süreç böyle işlemeye devam ederse hayvancılığı sürdüremeyiz, demişti.

Son Süt Konseyi’nin çiğ sütün 7,50 Kuruş olan litre fiyatını değiştirmemesinde görüşünü sormak için aradığımda “hayvanları sattım”  dedi.

Hayvancılıkta sayıda bilmem ama hem kıdemde hem de ihtisasta Aydın’da Arif Gürdal ne ise Kuyucak’da Ali Ertürk odur.

Eğer o ahırları boşalttım, diyorsa hayvancılığın gidişatı Ülke’de hayra alamet değildir. Güney Amerika’dan kaymak, peynir ithal edeceğimiz günler yakın demektir.