Değerli Okuyucularım, Aydın ilinde Doğu Gazi Bulvarı'ndaki evimde ilk defa tam bir ay Ramazan ayını geçirdim. Harika bir aydı, dostlarımla ve sevdiklerimle birlikte oldum. Aydın ili gerçekten iklimi ile yaşanılacak çok güzel bir şehir. Buna şehir demeyelim de köy diyelim maalesef CHP iktidarında Aydın’a hiçbir şey kazandırılmamış olduğunu ifade etmeliyim.

Her mikrofon uzattığım kişi profesöründen okul çocuklarına kadar herkes Aydın ilini yöneten büyükşehir belediyesinden şikâyet ediyor.

 

Ancak, sosyal belediyecilikte Sayın Özlem Çerçioğlu’nun eline kimse su dökemez dağın tepesindeki fakir insana hatta ovadaki insana bile AYBA ve AYBEL ile yardım ulaşıyor, bu da tabii büyük başarı.

Aydın ili gani gönüllü insanların yaşadığı bir yerdir, devletinden ve belediyesinden pek şikâyeti olan insanlar değildir. Bunu folklorik yapısında çok yakından görürsünüz. Efe oyununun bir Karadeniz, bir Doğu Anadolu insanının folkloru gibi hızlı ritmi yoktur. Ayrıca efe oyununda tek başına oynama kültürü vardır, bunu dünyanın hiçbir yerinde ve Anadolu’da bulamazsınız.

Aydınlı her yerde tek başına olmayı sever ve yöneticilerinden hiç şikâyet etmez. İşte bu yüzden Aydın adeta köy mantığı ile yönetilen bir şehir olarak kalmıştır.

Sadece Sayın Hüseyin Aksu döneminde Aydın ilinde büyük atılımlar olmuş, bu dönem Anavatan Partisi dönemidir.

 Bu dönemde Anavatan Partisi’nin döneminde Aydın ilinin iki tane uygulayıcı bakanı Sayın Cengiz Altınkaya ve Sn. Yüksel Yalova olmuştur.

AK Parti döneminde ise,

Ak Parti’nin son döneminde DSİ, Ulaştırma Bakanlığı, Tarım Bakanlığı, Sağlık Bakanlığı döneminde Aydın iline çok yatırım gelmiştir.

Ancak, Aydın Büyükşehir Belediyesinin ve birçok ilçenin CHP’nin kazanımında olması, siyasi iktidarla olan koordinasyon eksikliği ve proje üretilememesi sebebiyle Aydın ili köy olarak kalmıştır.

 

Maalesef, Sayın Özlem Çerçioğlu’nun tüm iyi niyetine rağmen sosyal belediyecilikteki başarısına rağmen Aydın ilinin önünü açacak kadrolar Sayın Özlem Çerçioğlu’na proje üretememişlerdir.

 

Üzülerek söylüyorum, ahbap-çavuş ilişkileri ağırlıklı olmuş ve bunların içinde geçmişte de övgü ile söz ettiğim Aydın tekstil fabrikası yerinin Aydınlıya kazandırılmasından başka Sayın Özlem Çerçioğlu’nun halka dokunur hiçbir projesi yoktur.

Yapılanları ise etrafındaki beceriksiz liyakatsiz tembel A kadrosu yöneticiler yönetememişlerdir.

Bunları sayarsak,

·         Atatürk Kültür Merkezi Spor Kompleksi milyonlar harcanmasına rağmen çürümeye terk edilmiştir.

·         Zincirlihan Oteli yeri vakıflardan kiralanmış; harika mutfağı ve ilk zamanlarda harika işletmesi olan, yerli ve yabancıların büyük takdirini taşıyan bu butik otel yönetime getirilen basiretsiz ve liyakatsiz yöneticiler tarafından doğru işletilememiştir.

Tüm suç işte Sn. Özlem Çerçioğlu’nun etrafındaki yöneticilerin basiretsizliğidir.

Burada Özlem Hanım’ın yapacağı ilk şey, burayı yönetenleri etrafından uzaklaştırmasıdır, yönetimden de muhasebecisi dahil kovmalıdır.

·         Atatürk Kültür ve Spor Kompleksi ile ilgili Sayın Özlem Çerçioğlu ile hayallerimiz vardı, tesis içinde tuz odasına kadar vardı. Aydın ilinin yüzmede, teniste en başarılı gençleri yetişecekti.

Ama olmadı,

Sayın Özlem Çerçioğlu’nun etrafındaki A Kadrosundaki bazı kişiler bu yerin işletmesini beceriksiz liyakatsiz insanlara verilmesini sağladılar.

Şu an Atatürk ismine layık olmayacak şekilde perişan ve pislik yuvası halinde dönüşmüştür ve Sayın Özlem Çerçioğlu kiracıdan kendisini kurtaramıyor durumdadır.

Temel atıldığı gün tesisi birlikte gezdiğimiz günleri hatırlıyorum, konuşmalarımızı hatırlıyorum, Aydınlı için çok kayıp olmuştur.

 

·         Kuşadası Tariş’ten o arazinin alınması çok büyük olaydı, yazdım o günlerde konuşmalarımızda ve Kuşadası halkının önüne sandık konuldu. Yeşil alan olacaktı içindeki birkaç bine yakın eski eser muhafaza edilecekti ama ne oldu? Devasa bir bina dikildi ve o bina ile ben ve Kuşadası halkı kandırıldı.

Sayın Özlem Çerçioğlu mimar değildir ama onu da etrafındaki basiretsiz ve liyakatsiz yöneticiler kandırmışlardır. Tabi ben de kandırıldım.

 

·         Nazilli İstasyon Meydanı Otopark Olayında adeta dağ fare doğurdu. Geçmişte 250 araçlık otopark diye defalarca yazdım ancak şimdi aylardır devam eden inşaat 80 araçlık otoparka dönmüş vaziyette. Ticaretin merkezi olan Uzunçarşı’nın önünde 80 arabalık otopark yapmak neyin aklı.

·         Hele Aydın Büyükşehir Spor Kulübü var ki evlere şenlik. Bunun başkanı CHP Efeler İlçe Başkanıdır. Yani, Polat Bora Mersin.

Bu kişinin idaresinde olan Aydın Büyükşehir Spor Kulübü Sayın Özlem Çerçioğlu’nun her türlü desteğine sahiptir. Kendisine Sayın Özlem Çerçioğlu’ndan eski parayla trilyonluk destek sağlanmış ama bu kişinin futbol kulübünü yanlış yönlendirmesi yanlış transferler yapması sebebiyle, bir eli yağda bir eli balda olan Polat Bora Mersin Aydın Büyükşehir’i bu büyük desteğe rağmen küme düşmesine engel olamamıştır. Bu kişi CHP İlçe Başkanı ve parti başkanlığı yaparken bu başkanlığına gelmesinde en büyük destekçisi de, Sayın Özlem Çerçioğlu’dur. Bu kişinin “hayır, Özlem Hanım ben CHP’yi Efeler’de birinci yapacağım demesi gereken yerde,

Beyefendi geliyor, “Aydın Büyükşehir Spor Kulübü Başkanı oluyor, yetmezmiş gibi sultanlar liginde olan voleybol kulübünün de başkanlığını yapıyor ve burada milyonluk transferler de bu beye teslim ediliyor.

 

İlk kurulduğunda burada genel direktör olan Aydın liseli Sn. Yaşar Ergun namı diğer Ayı Yaşar, Arkas’ın yıllarca şampiyonluğunun mimarı olan Koçarlılı bu kardeşimiz kulüpten uzaklaştırılıyor.

Şimdi ne oldu? Aydın Büyükşehir Belediyesi Spor Kulübü kümeden düştü. Sayın Özlem Hanım’ın bu kişiyi de kulüpten uzaklaştırması gerekir, bu tür adamların zararı Özlem Hanım’a oluyor.

Burada yapılacak ilk şey, başarısız olan Polat Bora Mersin’in Özlem Hanım’a gidip istifasını vermesidir veya Sn. Özlem Hanım’ın kendisini istifa ettirmesidir. Geçmişte olduğu gibi parası var ise kulübü Polat Bora Mersin’e teslim etsin ancak bu başarısızlık Sn. Özlem Çerçioğlu’na fatura edilecektir. Demedi demeyin.

 

Efeler Belediyesi Spor Kulübünü ve Fatih Atay’ı kutluyorum.

Kulübünü 3. lige çıkardı Aydınlının yüz akı oldu. Kitap kafelerini, konserve fabrikasını alkışlıyorum.

İlerleyen haftalar;

·         Kuşadası Belediye Başkanı Ömer Günel’in basın danışmanının DHA’dan kovulmasına sebep olan “haberleri bana Ömer Günel yazdırdı” konusunu yazmadım, yazacağım.

·         Söke’de bulunan Çallı Fasulye Ltd. Şti’nin sahiplerinin nerde bankamatik memuru olduklarını ve hızlı yükselişini ve Aydın Büyükşehir Belediyesi içindeki uzantılarını yazmadım yazacağım.

 

·         Aydın Büyükşehir Belediyesinde bulunan gazeteci, dışarıdaki üst yöneticilerin Çocuklarının bankamatik memuru oldukları söylentilerini yazmadım, yazacağım

·         Aydın Büyükşehir Belediyesi asfalt fiyatı ile Efeler Belediyesi asfalt fiyatı alım karşılaştırmasını yazmadım, yazacağım.

·         Atık çöp konusu Eman konusunu yazmadım, yazacağım.

·         Hapiste olan Sn. Erkan Karaaslan konusunu yazmadım, yazacağım. Kimlerin kendisine komplo, tuzak, pusu kurduğunu yazamadım, yazacağım.

·         Aydın Büyükşehir Belediyesine son zamanlarda mahkemelerden gelen cezaları yazmadım, yazacağım.

·         Aydın Büyükşehir Belediyesi büyükşehir belediyesi olarak Büyük Menderes Nehri’ni kirleten arıtmaları niye yapamadı? Bunları yazmadım, yazacağım.

·         Acarlar köyündeki Büyük Hal Projesi niye yapılmıyor? Bunu yazmadım, yazacağım.

·         Prof. Ümit Özdağ Bey’i MHP döneminden çok yakından tanırım. Boşu boşuna Kuşadası’na gelmemiştir. Sn. Ergun Poyraz konusuna inanmasa Ankaralardan kalkıp gelmezdi, bu konuyu yazmadım, yazacağım.

 

Hanımlar, Beyler, Beyefendiler!

Şunu unutmayın, biz gazeteciler sizden, trollerinizden, üstümüze atacağınız çamurlardan ve pisliklerden korkmuyoruz.

 

Niye korkmuyoruz biliyor musunuz? Biz Aydın’ı ve Aydınlıyı seviyoruz.

 

Kalem kılıçtan keskindir.

 

Allah aşkına, artık “bize siyasi iktidar ile pusu kuruyorlar, tuzak kuruyorlar, komplo kuruyorlar, siyasi iktidar bize iş yaptırmıyor” ifadeleri ile halkı kandıramayacağınızı bilin.

 

Gidin, gençlerle konuşun. Maşallah hepiniz Didim ve Kuşadası’na gidiyorsunuz. Niye biliyor musunuz?

 

Aydın merkez ilçede hiçbir şey yok, bisiklet binecek yer bile yok.

 

Aydın, köy gibi kaldı beyler.

 

Pınarbaşı bile perişan.

 

Bence Sn. Özlem Çerçioğlu’nun etrafından defolup gidin!

 

Hanımefendi iş yaptıracak, proje üretecek insanlar ile çalışsın.

Sağlıcakla sevgiyle kalın, hepinize mutlu bayramlar diliyorum!