Anıl Yetişkin’in halkın gözünde belediye başkanlığına başlayışında ve yaptığı görev dağılımında Efeler halkının çoğunluğunun gözüne girecek bir performans sergilediği pek söylenemez.
Seçim biteli bir ayı geçti, CHP’de eski belediye yönetimlerinin bıraktığı borçların ifşası ve kimlere aylık bağlandığına dair millete şikâyeti henüz son bulmuş değil.
Yeni yönetimlere bırakılan borçlar ve şirketler üzerinden dağıtılan ulufelerin ortaya dökülmesine dair haberleri iki şekilde okumak mümkündür.
Birincisi yeni başkanların eskiler gibi belediyeyi borç batağı yapmayacağı, kendinden sonraki yönetimlere kasası boş bir belediye bırakmayacağı konusunda bir iddia ortaya koyduğu,ikincisi de işin başında çamura yatarak “görüyorsunuz batık bir belediye teslim aldım,benden fazla bir beklentiniz olmasın” şeklinde okunabilir.
İkinci ihtimalin birinciye göre daha güçlü olduğunu zaman bize gösterecektir, düşüncesinde olanların sayılarının az olmadığını da belirtmek gerekiyor.
Ayrıca yeni yönetimlerin belediye iktisadi teşebbüslerinden eşine dostuna yönetim kurulu başkanlığı ve üyeliği adı altında aylık bağlanma isteklerine dayanabilecekler mi, hiç sanmam.
Çünkü bizde siyasetin amaçlarından biri de eş, dost ve yakın akrabaya iş ve aş bulmaktır.. Seçim kazanıldığında da omuz verenlerin paylarını dağıtmaktır. Yoksa bir daha seçim kazanmayı rüyanızda görürsünüz.
O nedenle acemiliklerinin bir ürünü, yeni başkanların eski yönetimlerin kimleri aylığa bağladığına dair söylemlerine pek itibar etmemelidir. Zira aynı köprüden nihayetinde kendileri de geçeceklerdir.
Efeler Belediyesi’nde olduğu gibi...
Borç batağında olduğu bildirilmesine rağmen Efeler Belediyesi’nde yeni yönetimin ballı maaşlı, bu tür görevlendirmelere başladığını bu haftaki yazısında Aydınpost Genel Yayın Yönetmeni Erman Çetin yazdı.
Onu diğer belediyelerin izleyeceğinden kimsenin şüphesi olmasın.
Demem o ki, yeni başkanların aceleci davranarak borç açıklamalarını ve ballı aylıkları dillerine dolamalarını pek ciddiye almamak lazım. Zira bu sistem yürürlükte olduğu sürece kendileri de aynı yola başvuracaklar ve bir o kadar da borcu görev bitiminde milletin sırtına yükleyeceklerdir.
Haberiniz olsun... Borç, harç açıklamalarıyla yeni başkanlar şimdiden bunun yolunu yapıyorlar. Yani iktidara CHP de gelse Aydın’da eski hamam, eski tas pek değişen bir şey olmayacaktır.
***
Bu sefer büyükşehir kavgası erken başlayacak gibi görünüyor.
Aydın’da bir siyaset klasiğidir, her yerel seçim sonrasında CHP’li oldukları halde birkaç ilçe belediye başkanı BŞB Başkanıyla anlaşmazlık yaşarlar.
Çünkü hizmet üretmekte zorlandığınızda eğer toplumsal algınız yüksekse elinizde halkı bir sonraki seçime kadar oyalayacak tek seçenek, kavga etmek kalır.
2014 seçimlerinin ardından Büyükşehir Belediye Başkanı Özlem Çerçioğlu ile Efeler, Söke ve Kuşadası Belediye başkanları sırasıyla Mesut Özakcan, Süleyman Toyran ve Özer Kayalı arasında uyum sorunu yaşanmıştı.
Hâlbuki seçim öncesi propaganda döneminde “büyükşehir ve ilçe oylarınızı CHP’ye verin ki, başkanlar arasında ahenk olsun,” denmişti, tam tersi oldu.
Mesut Özakcan’la ilgili anlaşmazlığa oğlu bahane gösterilmişti ama Süleyman Toyran ve Özer Kayalı ile Özlem Çerçioğlu arasında ne olduğu, ne geçtiği açıklanmamıştı..
Öyle olunca da çoğu insan bu ihtilafı olası büyükşehir adaylığına bağlamıştı. Sonuç olarak o başkanlar 2019’da yapılan seçimlerde ilçelerine bile aday olamamışlardı.
2019 seçimleri sonrasında Efeler Belediye Başkanı Fatih Atay ile Özlem Çerçioğlu arasında ihtilaf kaçınılmaz görünüyordu ancak Germencik Belediye Başkanı ile de geçimsizlik yaşanacağını kimse beklemiyordu fakat 31 Mart 2024 seçimleri onların da sonu oldu.
Önümüzdeki süreçte aynı olay Kuşadası Belediye Başkanı Ömer Günel ile Özlem Çerçioğlu arasında yaşanacak gibi görünüyor.
Her ne kadar ihtimal verilmese de Ömer Günel’e ikinci arkadaş Efeler Belediye Başkanı Anıl Yetişkin olacak gibi duruyor. Kendisinin- şimdilik kaydıyla- böyle bir hedefi olmayabilir.
Ancak çevresindeki guguk kuşlarının onu bu yola sürüklemeleri güçlü bir ihtimal olarak karşımızda duruyor. Çünkü kent içi reklam panolarına bakıldığında mizacı buna yatkın görünüyor.
Gerek Ömer Günel’in gerek Anıl Yetişkin’in, onlara zaman içinde elbette başkaları da eklenebilir, erkenden harcanmamalarının çaresi bu tarakta bezleri olmayacağına dair kesin tavırlarıdır.
Ne demek istediğimi tarihten bir örnekle açayım:
Atatürk’ün vefatının ardından İsmet İnönü’nün Cumhurbaşkanlığına adaylığı gündeme geldiğinde bir grup partili Başbakan Celal Bayar’a adaylık teklifinde bulunur.
Celal Bayar teklifi reddetmekle yetinmez onlara: ”Eğer bu teklifi başka bir yerde tekrar ettiğinizi duyarsam-İttihat ve Terakki’den kalan bir alışkanlıkla- sizi önce idam eder sonra yargılarım” der.
Yoksa bu tavrı koymadığı takdirde Celal Bayar konunun dallanıp, budaklanacağını ve baş ağrıtacak bir hal alacağını bilmektedir.
Çünkü Celal Bayar, Lenin’in vefatının ardından Stalin ile Troçki arasındaki kavganın Rusya’da yol açtığı krizin bir benzerinin Türkiye’de de yaşanacağının farkındadır.
Kesin sözcüğüyle anlatmak istediğim bu tavırdır. Yoksa bu konuyu hafife alanların sonu 2014 ve 2019 seçimleri sonrası BŞB başkanı ile çatışan başkanlara benzer.
***
Anıl Yetişkin’in başlangıç performansını Efeler halkı nasıl değerlendiriyor?
Seçim yapılalı biraz önce dediğim gibi henüz iki ayını doldurmadı ancak herkesin (kamuoyunun) ilgisini çeken Efeler Belediye Başkanı Anıl Yetişkin’in performansıdır.
Başarı ölçümünde fikir beyan etmek için henüz vakit erken, süre verilmeli, diyen de var, başlangıç performansı hakkında ihtiyatı elden bırakmayan da...
İkinci bölümde yer alanlar baro yönetir gibi Efeler Belediyesi’nin yönetilemeyeceğini düşünüyorlar ve Anıl Yetişkin’in henüz o alışkanlığını terk edemediği görüşündeler.
Buna gerekçe olarak da Efeler Belediye Başkanlığında rüştünü kanıtlamadan Anıl Yetişkin’in görevi olmadığı halde baro seçimlerine müdahil olma hazırlığı yapmasını gösteriyorlar.
Bunlara ek olarak çoğunluk Efeler’in yasaya uygun pazaryerleri, sokakların bakımsızlığı, eski minibüs garajı arsasının değerlendirilmesi, Pınarbaşı Mesire Alanı’nın düzenlenmesi benzeri biriken sorunların çözümünü içeren örnek 100 günlük, altı aylık, yıllık gibi acil eylem planlarıyla işe başlamamasını Efeler’e dair bir rüyasının, bir hayalinin olmadığına bağlıyorlar.
Diğer taraftan yayınladığı tasarruf genelgesinde araçlarla ilgili konular, dostlar alış verişte görsün, “biz de bir genelge yayınlamış olalım” türü malumun ilamı niteliğinde, Taşıt Kanunu’nda yer alan maddelerdir.
Asıl o genelgede bulunması gereken CHP Genel Başkanı Özgür Özel’in de adından söz ettiği belediyede bir taşıt havuzunun oluşturulması ve ancak resmi görevlerde, Başkan da dâhil araçların havuz amirinin izniyle görevlendirilebileceği maddesidir.
Velhasıl Anıl Yetişkin’in belediye başkanlığına ilk adımı attığında ve yaptığı görev dağılımında Efeler halkının çoğunluğunun gözüne girecek bir performans sergilediği pek söylenemez.
Ancak şu da var ki, Anıl Yetişkin’in başkanlıktaki başarısı kendisi kadar Efeler için de oldukça elzemdir.
