Değerli okuyucularım, Türkiye bayram havasında, muazzam bir seçim atmosferi yaşadı.

Milletimiz, istikrara, bölünmez bütünlüğe vurgu yapan Milliyetçi ruhu sandığa yansıtarak ülkesine sahip çıktı. Mevcut iktidara ise, "dikkatli ol, her an seni de gönderebilirim, bana sahip çık" mesajı verdi. Hayırlı, uğurlu olsun!
 

Türkiye, dünyaya demokrasi ve özgürlük dersi verdi. Seçime katılım % 90 civarında gerçekleşti. Ne ABD ne İngiltere ne de kendisini demokrasinin beşiği ve bekçisi zanneden ülkelerde, tarih boyunca bu kadar yüksek katılımlı bir demokratik seçim yapıldı. Kazanan Türkiye ve Türk halkı oldu.

Cumhur İttifakı parlamentoda 326 milletvekilliyle çoğunluğu aldı. Aksi bir durumda, Türkiye'nin Güneydoğu Anadolu'da PKK’ya karşı verdiği mücadele zora girecekti. Artık ABD burada Kürt devleti kuramayacaktır. Bu aşamadan sonra Türkiye zor dönemi geride bırakmıştır.


CHP iktidara gelmiş olsaydı, ordumuzun Güneydoğu Anadolu'da ve buradaki hudutlarda faaliyetlerini durdurmak amacıyla TBMM’den geçirilen teskereleri reddedecekti. HDPKK’yla birlikte CHP, Türk devletini dünyaya karşı zor durumda bırakacaktı.

Öte yandan, CHP’nin, Rusya’yla ilgili ifadeleri, doğalgaz ve ürettiğimiz silahlarla ilgili tutumu Türk milletinin zoruna gitti. Ayrıca, HDPKK'nın oyu %12'lerden %8'lere düştü. Bu tablo bize şunu göstermektedir: Türk halkı vatanın bölünmesini asla istememektedir. Dolayısıyla, HDPKK'nın CHP içindeki belirleyici konumu da ortadan kalkmıştır.

Diğer taraftan, MHP'nin ve Sinan Oğan'ın oylarının yükselmesi, Türk ulusunun asla Atatürk milliyetçiliğinden uzaklaşmadığını net şekilde ortaya koymuştur. CHP’nin Atatürk milliyetçiliğine dönmesi gerekir. “Dersimli Kemal” ifadesi Atatürk’ün politikalarına taban tabana zıt bir anlayışı temsil etmektedir. Kemal Kılıçdaroğlu, Türk milliyetçiliğini maalesef görememiş ve üzerinde taşıyamamıştır. Önümüzdeki seçimleri Tayyip Erdoğan’ın kazanması muhtemeldir.

Bu seçim sonuçlarıyla birlikte ABD, Kandil ve Kürt oyunun sonuna gelmiştir. Bundan sonrası sonun başlangıcıdır. Ayrıca, Suriye’nin kuzeyinde Kürtlerden müteşekkil bir kantonun kurulma hayalleri de bitmiştir. Bu durum, Suriye’nin yanı sıra Irak ve İran’ı da rahatlatmıştır. Türk seçmeni, bu ülkelerde yaşanabilecek olayların da önüne geçmiştir.

Türkiye'deki seçim haritasında yer alan turuncu renk milliyetçilerin, kırmızı renk ise Kemal Kılıçdaroğlu'nun rengidir. Bu bize şunu göstermektedir, Türkiye bölünmez bir bütündür; herkesin bunu iyi çok iyi anlaması lazımdır.
Bu seçim dünya demokrasilerinde bugüne kadar yaşanmamış bir seçimdi. Türk halkı seçimlere %90 oranında katılım sağladı. Resmi olmayan rakamlara göre Cumhurbaşkanlığı seçimlerinde küsuratlar olmadan Recep Tayyip Erdoğan %49, Kemal Kılıçdaroğlu %44 oy aldı ve seçimler ikinci tura kaldı. Daha önemlisi ise, meclis çoğunluğunun kazanılmasıydı. Ayrıca, tüm anket firmaları sınıfta kaldı; halk çoğunluğu Ak Parti’ye verdi. Yine resmi olmayan sonuçlara göre, bu yazıyı kaleme aldığım saatlerde,

Cumhur İttifakı

AK PARTİ (266) + MHP (55) +Yeniden Refah Partisi (5) = 326,

 

Millet İtifakı

CHP (169) + İYİ Parti (41) + HDPKK (60) + TİP (4) = 274 milletvekili kazandı.  

Yukarıdaki tabloya Türkiye düşmanı olan devletler iyi baksınlar. Bu tabloda resmi olmayan sonuçlar yer alıyor; ancak beş aşağı beş yukarı, bu tablo Türk halkının vatanına düşkünlüğünü gösteriyor.

Bu tablo, Millet İttifakı’nın lideri Sn. Kemal Kılıçdaroğlu ile Atatürk’ün kurduğu Cumhuriyeti yıkmak ve özerklik getirmek isteyen ortağı HDPKK’nın yüzüne indirilen en büyük darbedir. Öte yandan, daha önce yıllarca AK Parti’nin politikalarını yöneten ve kendilerinin başarısızlığını gören Sayın Tayyip Erdoğan’ı arkadan vuran Ahmet Davutoğlu ile Ali Babacan’a atılan çok sert tokattır. “Sn. Kemal Kılıçdaroğlu ikinci turda ne yapar?” diyenlere ben şimdiden söyleyeyim; kaybedecektir (bence).

Depremzedeleri Unutmayın

Binlerce deprem şehidi, binlerce yaralı ve yuvası yıkılmış binlerce kişi varken lütfen kutlama konvoyu yapmayınız. Kahramanmaraş’la birlikte 11 ilimiz 6 Şubat'ta bir depreme uyandı. 04.17’de başlayan ve 3 dakika süren depremlerde binlerce insanımızı toprağa verdik. Yaramız ve acımız henüz çok tazeyken, daha deprem bölgelerinde enkazlar bile kalkmamışken, konvoy yapan insanlardan hiçbirinin acaba yakını, eşi, dostu falan vefat etmedi mi; çok merak ediyorum.

Bu illerimiz perişan, yarısı yok olmuş, vatandaş hala çadırlarda kalıyor, yemek kuyruklarında gün geçiriyor. Sevinç yapılır, saygı duyuyoruz. Ama depremden yeni çıkmış ve hala sürekli sallanan bu illerde ve Aydın’da konvoylar düzenlemek insanlık ve merhamete zıt bir durum oluşturuyor. Daha acılarımızı giderip yaramızı sarmamışken, vicdanları kanatacak şekilde konvoy yapmayalım lütfen.

Deprem Bölgesi Verdiği Oylarla Ak Parti İktidarına Teşekkür Etti


Değerli okuyucularım, Türk milleti kadirşinas bir millettir. Bu seçimlerde Malatya, Adıyaman, Kahramanmaraş, Gaziantep ve Hatay Ak Parti iktidarına teşekkürlerini sundu. Yitip giden insanımızın acısı hala içimizde. Buralardaki vatandaşlarımızın Sn. Erdoğan’a güvenmeleri çok önemli.

HDP, Yeni İsmiyle Yeşil Sol Parti

Kürt vatandaşlarımız Türkiye Cumhuriyeti içinde asla Kürt-Türk ayrılığı, Kandil eksenli politika istemiyor. Kürt vatandaşlarımız işte bundan dolayı, yeni ismi YeşilSol olan HDP’nin ortaya attığı söylemleri, Atatürk düşmanlığını pompalayan politikalarını reddetti. HDP’nin daha önce %12’lerde dolaşan oyları %8’lere kadar düştü.

CHP Lideri Sn. Kemal Kılıçdaroğlu, “Dersimli Kemal” ifadesini artık tedavülden kaldırmalıdır. Bu resmen Atatürk düşmanlığıdır.

Bu seçimlerden önce Kürt-Türk düşmanlığı yaratmak isteyenleri vatandaşlarımız elinin tersiyle bir kenara itmiştir. ABD ve Avrupa avucunu yalayacaktır. Bu seçimlerle birlikte Türkiye rahatlayacaktır.

Aydın’daki Seçimlerle İlgili Düşüncelerim

Değerli okuyucularım, Aydın’daki seçimlerde Ak Parti teşkilatı ve milletvekili adayları insanüstü bir gayret gösterdiler. Halka kendilerini anlatmak için olanca güçleriyle çalıştılar. Bunun sonucunda Ak Parti Aydın’dan 3 milletvekili çıkardı; dördüncü milletvekili ise direkten döndü.

Ak Parti Aydın’ın doğusunda milletvekili adayı belirlerken hata yaptı, yine Söke’de hata yaptı. Bunları şimdi konuşmanın alemi yok. Ak Parti’nin üst yöneticilerine şunu söylemek istiyorum: Ya temayül yoklaması yapmayın ya da yaptığınız temayül yoklamasına uyun. Burada bu vesileyle İl Başkanı Sn. Gökhan Ökten’in şahsında Ak Parti İl Teşkilatını kutlarım.

CHP ise Aydın’dan 4 milletvekili çıkardı, kendilerini kutlarım. Ancak bu asla teşkilatın çalışmasının sonucu değil.

CHP’nin aldığı oy, diğer illerden Aydın’a göç etmiş ve Kuşadası, Didim, Söke ve Efeler ilçelerinde oturan emekliler ile Aydın’a aidiyeti olmayan kişilerin oyudur.

Aydınlı olan bu milletvekillerimiz inşallah Aydın için iyi şeyler üretirler. Kendilerinden talebimiz, Aydın’da yönettikleri Büyükşehir Belediye Başkanlığıyla şehri köy olmaktan kurtarmalarıdır.

Sn. Meral Akşener seçimlerden önce temayül yoklamasına uyacağım dedi; teşkilatı ise tersini yaparak insanları aldattı. Aydın’da belirledikleri listeyi yabancı ithal adaylar doldurdu. İl Başkanı Sn. Recep Taner maalesef bu konuda dik durmadı. Neden durmadı, bunları sonra yazacağım zaten.

Verdiği röportajda “başarılı olamadık” demiş; aferin, gerçeği konuşmuş. Esasında Sn. Recep Taner, MHP kökenlidir. Neden bu listeye karşı itiraz etmedi, anlamak mümkün değil.

Meral Hanım, “kumar masası” olarak nitelendirdiği masaya 72 saat sonra döndü ve kendi ifadesiyle hayatının hatasını yaptı. “HDP ile aynı masaya oturmam” dedi; tıpış tıpış oturdu. İşte bu sebeplerden dolayı Aydın’da %20 olarak beklenen İyi Parti oyları yarı yarıya azaldı ve yazık oldu.

Bundan sonra CHP’yle pazarlık masasındayken Aydın’dan hiçbir şey beklemesinler. Meral Hanım’ın kumar masasındaki restini CHP görüyor, kral çıplak çünkü. Bunu İl Başkanı Recep Taner de görsün. İYİ Parti Aydın’da tükenmişlik sendromuna girmiştir.

MHP Aydın teşkilatından özellikle İl Başkanı Haluk Alıcık kardeşime iki çift söz söylemek istiyorum. Değerli Başkan, Nazilli Belediye Başkanlığını kaybettiğin gibi, bu seçimlerde de Aydın’dan milletvekili bile çıkaramadın. Bir büyüğün olarak, istifa ederek kızının avukatlık bürosunda oturmanı tavsiye ederim.

Sn. Burak Pehlivan’a karşı tutumunuz Amerikan mafya liderlerinin söylemine çok iyi uyuyor. Ne diyordu Al Copone: “Dostunu yakın tut, düşmanını daha da yakın tut”.

Siz Sn. Burak Pehlivan’a işte tam da bu politikayı uyguladınız. Sn. Pehlivan’ın saha çalışmalarına kerhen destek oldunuz.

Ayrıca, MHP’nin ülke genelindeki başarısını sahiplenmişsin. Yaptığın çok ayıp, senin bu başarıda hiçbir hakkın yok. Adama sorarlar; ey Başkan, sen Aydın’da milletvekili çıkardın mı, ne kadar oy aldın diye. MHP’nin başarısını sahipleniyorsun Haluk Başkan. Bence sus; senin bu aşta tuzun yok.

Hem Nazilli Belediye Başkanlığını kaybettiniz hem de partiyi Aydın’da sıfırladınız.

Size tavsiyem derhal il başkanlığından istifa etmeniz.

Gidin kızınızın avukatlık bürosunda hatıralarınızı yazın Sayın Başkan. Bırakın MHP’deki yararlı insanlar gelsinler o göreve. Sakın MHP’nin başarısına sahip çıkmaya çalışmayın; sizin Aydın’da hiçbir başarınız yok.