Türkiye Beslenme ve Sağlık Araştırması (TBSA) 2017 verilerine göre
toplumda 15 yaş üzeri obezite oranımız %31.5 olarak karşımıza çıkarken
kadınların obezite oranı %39.1 olarak bulunmuştur. Yapılan çalışmalara göre
de her obez 5 kadından 2’sinde hormon bozukluğunun da geliştiğini
göstermekte. Hormon bozukluğu için obezite bir risk faktörü olarak kabul
edildiği için bu hafta yazımızda obeziteden uzak sağlıklı bir endokrin sistemi
anlatacağız.

DİŞİLİK HORMONLARIMIZDA OBEZİTE %70 ETKİN!
        Vücudumuzda yağ hücrelerini beyaz ve kahverengi olarak
sınıflandırdığımızda hormonlarımıza etki eden beyaz yağ
hücrelerimizdir. En fazla bel bölgesinde bulunan bu yağ hücreleri
yalancı östrojen dalgası yaratabiliyor. Özellikle artan yağ doku fazlalığı
kadınlarda total testosteronun artmasına neden oluyor. Bu durumda
kadının yumurtlama dönemine daha geç periyotlarda girmesine ve
bununla birlikte bir dizi belirtinin ortaya çıkmasına neden oluyor. En
başta amenore (menstruasyon yokluğu), dismenore (ağrılı
menstruasyon), sivilcelenme, vücut yağında artış ve kıllanma da
görülebiliyor. Bir kadının normal menstruasyon döngüsü 21-35.günler
arası normal kabul edilirken bu sürenin uzaması birçok obez kadında
daha sık görülmektedir. Menstruasyonun bozulmasıyla birlikte
yumurtalık kanalında sayıca fazla polikistler görülüyor, bu da kadının
gebelik şansını azaltabiliyor. Menstruasyon dönemindeki anomaliler ve
değişkenler polikistik over sendromuna neden olabilir. Bugün her beş
kadının 2’sinde polikistik over sendromu yaygın görülebiliyor.

HORMON BOZUKLUĞU BİRÇOK PROBLEME YOL AÇIYOR!
       Kadınlarda değişen hormon seviyeleri kıllanma, vücut yağında
artış, sivilcelenme, seste kalınlaşma ve ruhsal değişimler yapıyor.
Hormon bozukluğu olan kadınlar genelde premenstrüel sendrom 

dediğimiz dönemde çok fazla ağrılı, ödemli ve ruhsal değişim
yaşayabiliyorlar. Bu durum kadınlarda her regl döngüsünde
tekrarladıkça kadınların iş ve özel hayatları olumsuz etkilenebiliyor.
Prolaktin yüksekliği de birçok kadında göğüsten süt gelmesine
neden olabiliyor. Değişen dişilik hormonları seviyeleri genelde artan
basit karbonhidrat ve glisemik indeksten kaynaklanıyor. Kadınların
bozulan glukoz metabolizması ve insülin açlık seviyelerinin artması
yağlanma ve hormon bozukluğu olarak geri dönüyor.

TEDAVİDE KİLO KAYBI VE DOĞRU BESLENME ŞART!
      Hormon bozukluğu ve polikistik over sendromu olan birçok
kadında birinci basamak tedavi olarak kilo kaybı şart kabul
edilmektedir. Aynı zamanda tabakların karbonhidrat miktarları
azaltılmalı, glisemik indeksi düşük beslenilmelidir. Basit
karbonhidrattan gelen enerji diyet enerjisinin %10’unu
geçmemelidir. Diyette yumurta foliküllerini güçlendiren yaban
mersini sıkça tüketmelerini öneriyoruz. Susam, ay çekirdeği,
kabak çekirdeği ve keten tohumu da fitoöstrojenik etkilerinden
dolayı diyetlerinde sıkça yer veriyoruz. Yapılan son çalışmalarda
B8 vitamini dediğimiz diğer adıyla inositol de destek olarak
kullanılmaktadır.

Birçok obez kadını etkileyen hormon bozukluklarının
tedavisinde ideal kiloyu korumalı, egzersiz düzeyi arttırılmalı ve
beslenme ve diyet uzmanından destek almalısınız, bir sonraki
yazımızda görüşmek dileğiyle, herkese sağlıklı günler…