Son dönemde sosyal medyada veya haberlerde sıkça gördüğümüz ‘’Su Diyeti’’ önerildiği kadar etkili midir, vücuda zararı var mıdır ve en önemlisi de sürdürebilir mi gibi soruların cevabını bu haftaki yazımızda siz değerli okurlarımız için yazdık.  Öncelikle bir diyeti ünlülerin, sosyal medya fenomenlerinin yapması veya sayıca azınlık derecesindeki hekimlerin önermesi su diyetinin sağlıklı olduğunu veya bilimsel bir geçerliliği olduğunu kanıtlamadığı gibi bu kişileri toplumda örnek alanlar olabileceği için dikkatli olmalı, her bir bireyin diyetinin kendisine özgü olduğunu atlamamalıyız.

SU DİYETİ NEDİR?

Her bir bireye değil, kalıp bir diyet şeklinden ibaret olan Su diyeti genelde su, maden suyu, su oranı yüksek sebze (domates, kabak, salatalık, koyu yeşil yapraklı sebzeler vb.) ve su oranı yüksek meyvelerden (papaya, ananas,  karpuz vb.) oluşan ortalama 7-21 gün süren bir diyet olarak uygulanmaktadır. İlk günler kişinin diyetinde sadece su ve maden suyu bulunmakta ve 3.günden sonra sebze suları ve akabinde meyve sularıyla devam etmektedir. Yani anlayacağınız diyetinizde vücudunuz için elzem olan herhangi bir protein ve yağ bulunmamaktadır, çok çok az düzeyde karbonhidrat bulunmakta ve bu karbonhidratlarda glisemik indeksi yüksek meyve sularından oluşmaktadır. Çok çok düşük kalorili, yüksek lifli ve sadece su içerikli bir diyettir. Zaten bir besinin su oranı yükseldikçe kalorisi de düşmektedir.

SU DİYETİ KİLO VERMEDE MUCİZE MİDİR?

İlk hafta astronomik 5 ila 7 kg arası kayıplar gözlenmekte ve bu diyeti uygulayan kişiyi tartıda mutlu etse de aslında kalıcılığın hiçbir zaman olmadığı bir diyettir. Beslenmeniz değiştiğinde ilk günler vücudunuz hücre dışı su dediğimiz ödeminizi azaltmaya başlar, bu doğaldır fakat bu sıvı atımı uzun sürerse hücre içi su ile mineraller ozmoz kuralları gereğince vücuttan atılmaya başlar ve bu durum su diyetini yapan tüm bireylerde görülür, bu tablo son derece tehlikeli ve kalıcı bir kilo kaybı da değildir. Su diyeti yaparken ve hatta çok yüksek sıvı alırken aslında çok büyük sıvılar da kaybediyorsunuz, bunun nedeni çok çok düşük kaloriye inmenizden kaynaklıdır.  Ayrıca verilen kilolarda gerçek bir yağ kaybı değildir, hatta metabolizma hızınızın günden güne düşererek yağ depolamaya bile geçebilir. Her daim açlık yağ yakan bir tablo değildir, hücrede yağ kaybı için hafif bir enerji farkının olması yeterlidir. Daha büyük enerji farklarında sıvı ve mineralin yanında kas kaybı da gözlenmektedir. Büyüme gelişme çağı dönemi çocuklarda bu diyet persentillerinde gerilemelere yol açabilir. Yaşlı bireylerde sarkopeniye yani kas erimelerine neden olabilir. Mineral ve kas kayıpları ile kemik kayıplarına yol açabilir. Ayrıca hiç karbonhidrat içermemesi diyabet, insülin direnci ve kalp hastalığı olan hastaları oldukça etkiler. İnsülin kullanan diyabetliler kesinlikle bu diyeti uygulamamalıdır. Yüksek protein gereksinmesi olan sporcular için bu diyet uygun değildir.

SU DİYETİ BİLİMSEL MİDİR VE SÜRDÜRÜLEBİLİR Mİ?

Bakacağınız üzerine Su diyeti travmatik bir diyetten başka bir şey değildir, son kaynaklara baktığımızda diyet kitaplarına geçmemiş, bir hastalıkta tedavi olarak kullanılmamış, üzerine yüzlerce çalışma yapılmamış bir diyet modelidir. Kesinlikle su diyeti bilimsel bir diyet modeli değildir, herhangi bir klinik uygulaması bile bulunmamaktadır. Ayrıca bu kadar düşük enerji ve tokluğun sağlanamaması depresif ve agresif hissetmenize ve konsantrasyon düşüklüğüne yol açabilir. Böyle bir diyeti sürdürmeniz mümkün değilken kötü bir diyet deneyiminden başka bir şey değildir. Bir beslenme ve diyet uzmanı olarak kendi yaşam stilinize ve klinik bulgularınıza göre en iyi diyet modelini bulmalı ve bir ömür bu sınırlar içinde kalarak idela kilonuzu korumanız dileğimle, herkese sağlıklı günler…