Geçtiğimiz yıllarda kılık kıyafeti düzgün bir şahsın, kendisinin müsteşar olduğunu söyleyerek İzmir’den Antalya’ya korumalarla gittiğini duymuştum.
Bu zat sonunda yakayı Antalya’da ele vermişti.
Hatırlarsanız, Kemal Sunal rahmetli de bir filminde yeni atanan Kaymakam olarak ilçe halkı tarafından karşılanmış ve bir süre ilçeyi yönetmişti.
Oysa, Kemal Sunal akıl hastanesinden kaçan bir deliydi.
Ulaşım zorluğundan ve mevsimlerden kış olması münasebetiyle, kış boyu ilçe halkı tarafından Kaymakam muamelesi görmüştü.
Şimdilerde böyle şeyler olmasa da, “Nüfuz ticareti” halen devam etmekte.
Meşhur meseldir.
“Hamili yakinimdir!” 
Geçerli akçe olmaya devam ediyor.
Yaşanan hayatın, her zaman diliminde ve her alanında bazı insanlar hak etmedikleri şeyi elde etmek için değişik yollar arıyorlar.
“Nüfuz ticareti” bu yollardan biridir.
Hatta en önemlisidir.
İhale kovalamak bunların başında gelir.
Böyle kişiler etraflarına “Önemli ve değerli kişileri tanıyorum” mesajı verirler.
Bir kez bu mesajı verdiler ve muhatabına inandırdılar mı gerisi kolay.
Ondan sonra başlar, inandırdığı kişiden menfaat devşirmeye.
Olmayacak işlerini oldurmaya.
Bazen yüzsüzlük yapar ve talebinin gerçekleşmesi için tehdit eder.
Kimi zaman aleni, kimi zaman üstü örtülü.
Bu kişilerin yaşama alanları siyaset çevresidir.
Çünkü o alandan beslenirler.
Siyasetin atadığı bürokratın arkasında işleri görülene kadar dolanırlar.
Öyle zamanlar olur ki, taşra siyasetçilerini Genel Merkez üzerinden etkilemek isterler.
Bu tipler yeni türemiş değildir.
Hep vardılar ve var olmaya devam edecekler.
Bu sebeple;
Başbakanımız teşkilatlarında “Eşini, İşini ve Evini değiştirenleri” mercek altına alacaklarını söyledi.
Bu parazit üreten sistemden kurtulabilir miyiz? 
Bekleyip göreceğiz.
Maalesef bizde sistem böyle işliyor.
Parazit üretiyor.
Siyasi ve bürokratik hayatımızda;
Dalkavuklar nasıl varsa,”Nüfuz tacirleri” de var. 
Bu kişilerin en önemli özelliği, önemli kişilerle fotoğraflar çektirmektir.
Bu onlar için önemlidir.
Çekilen fotoğrafları sermaye olarak kullanırlar.
Çektirdikleri fotoğrafları internet aleminde bolca paylaşırlar.
Aldığım bilgilere göre son günlerde, Üniversite çevresine dadanmış bir “Nüfuz Taciri” değişik sıfatlarla devletin en üst noktası ve eşi dahil, bir çok kişi ve makamın adını kullanarak eşi için makam talebinde bulunmakta.
Yerelde de bazı eski siyasilerle tanışıklığını öne sürmekteymiş.
En ilginci ise, bu kişi her hangi bir yerde öğretim üyesi olmamasına rağmen, kendisini öğretim üyesi olarak tanıtmakta, görevini bi hakkın yapan öğretim üyesi ve üniversite yöneticilerini “Paralelci” yaftasıyla yaftalamaktaymış.
Böylece ilimizin, idari ve siyasi kişileri üzerinde psikolojik baskı kurmak, imtiyaz elde etmek derdinde.
İddia doğruysa bu şahıs, Din Kültürü Öğretmeni olan eşini üniversitede önemli bir makama getirme arayışında.
Sanırım bu kişinin yakında “İpliği pazara çıkacak!”
Ya da “Pabucun pahalı” olduğunu anlayarak bu sevdadan vazgeçecek!
Bekleyelim görelim.