Değerli okuyucularım, Muharrem ayı Aleviler için önemli bir aydır. Bu ayda Alevi vatandaşlarımız kendi dini ritüellerini, kendi inanışlarına ve Kur’an’dan gelen bilgilere göre uygulayıp Muharrem ayını saygı ile kutlarlar.

Aydın Tekstil Park içindeki camimiz yıkılmaktan kurtulmuştur ancak camimiz harap durumdadır.

 

İşte bu şirin tarihi camimizde ilk defa Aydın İl Müftümüz Sn. İsmail Güneş geçen hafta hem camiyi yerinde incelemek hem de bizlerden destek almak ve cemaate cuma namazı kıldırmak için ekibiyle gelmişlerdir.

Büyük cemaat kalabalığı içinde Aydın Büyükşehir Belediyesi Genel Sekreteri Sn. Tahsin Kocaman da cemaatimize iştirak etmişlerdir.

Aydın Tekstil Camisi cemaatine Cuma namazı kıldıran Sayın Aydın Müftümüz İsmail Güneş ve ekibine teşekkür ederiz.

 

Ayrıca Aydın Büyükşehir Belediyesi Genel Sekreteri Sayın Tahsin Kocaman’a da cemaatimize iştirak ettikleri için teşekkür ederiz.

Önümüzdeki haftalarda CHP Efeler İlçe Başkanı’nı, CHP Aydın İl Başkanı ve Aydın CHP yetkililerini de lütfederler ise Aydın Tekstil Camisi’nde kuruluş aşamasında olan Aydın Tekstil Camisi Güzelleştirme Koruma ve Yaptırma Derneği olarak sevgi ile ağırlayacağımızı bildirir ve bekleriz.

 

Sayın Aydın il Müftümüzün Muharrem ayı ile ilgili açıklamalarını, bilgilendirmelerini Aydın Tekstil Camisi cemaati olarak dinledik.

Kendisinin ifadeleri ve başka yayınlardan topladığım bilgileri ve kendi bilgilerimi harmanlayarak bu yazımda Muharrem ayı ile ilgili bilgiler sunmak istiyorum.

cats-15

Muharrem Ayı Nedir?

İslam dininin son peygamberi Hz. Muhammed'in torunu olan Hz. Hüseyin, tam 1378 yıl önce Kerbela'da şehit edildi. Peki, Kerbela nedir? Kerbela olayı nedir? İşte Hz. Hüseyin'in Kerbela'da şehit edildiği olay hakkında detaylar...

Kuran-ı Kerim'de muharrem kelimesi ay olarak geçmemektedir.

Saldırıya uğrama durumu dışında savaşın haram olduğu aylardan söz edilmiş ve bu aylara saygı gösterilmesi emredilmiştir.

Hz. Muhammed, Muharrem ayını Allah'ın ayı olarak nitelendirmiş, bu aylarda tutulan orucun oldukça önemli olduğunu vurgulamıştır. Hanefi, Şâfi ve Şii mezhebinde Muharrem ayının ayrı bir yeri vardır.

 Ayrıca Anadolu'daki Alevi-Bektaşi geleneğinde bu aylarda yapılacak faaliyetler bir yönteme göre düzenlenmiştir.

Aynı zamanda bu aylarda tıraş olmamak ve eğlenceden uzak durmak gerekmektedir. Bu ayda, Hz. Hüseyin ve diğer şehitler için ağıtlar, mersiyeler okunur.

Muharrem Ayı Nedir? Muharrem Ayı Ne Zaman Başlar?

Muharrem, Hicri takvimde yılın ilk ayı olarak bilinir. Muharrem ayının onuncu gününe aşure denilmektedir.

Âşure gününün Yahudilikte, Hristiyanlıkta ve İslamiyet'te özel bir yeri vardır. Aynı zamanda Cahiliye dönemi de denilen İslamiyet öncesi dönemde, âşure gününde Araplar da oruç tutmuşlardır.

Ayrıca Muharrem ayının onuncu gününde birbirine savaş açmak yasaklanmıştır.

Hz. Muhammed Medine'ye hicret ettikten sonra, aşure gününde birkaç defa oruç tutmuş ve Müslümanlara da oruç tutmalarını emretmiştir.

Ancak Ramazan ayının farz kılınmasıyla bu oruç herkesin kendi tercihine bırakılmıştır. Hz. Muhammed Muharrem ayının dokuz ve on birinci günlerinde de oruç tutulmasını tavsiye etmiştir.

Şâfi mezhebinde olanlar bu ayın dokuz ve onuncu gününde oruç tutmanın sevap olacağına inanırlar.

Yahudiler ise Muharrem ayının onuncu gününde oruç tutarlar.

Ancak Hanefi mezhebinde bu ayın sadece onuncu gününde oruç tutulması, Yahudileri taklit etmek olarak görülür ve günah sayılır. Ayrıca Hanefiler ve Malikiler için de bu ayın onuncu ve on birinci günü oruç tutmak sünnettir.

İslamiyet'in ilk zamanlarında Muharrem ayında kurban kesme ibadeti görülse de daha sonraları ay takviminin on ikinci ayında yapılmaya başlanmıştır.

Hz. Hüseyin ve ailesinin 10 Muharrem 61'de (10 Ekim 680) Kerbala'da şehit edilmesi üzerine bu ay başka bir anlam kazanmıştır.

Bundan dolayı İran’da 10 Muharrem'de taziye denilen törenler düzenlenir.

Bu yas merasimlerinden ağıtlar söylenir ve Maktel-i Hüseyin eserleri sıkça okunur.

Muharrem ayında tutulan Mâtem Orucunun temel ilkesi kimsenin kalbini kırmamak, kimse hakkında dedikodu yapmamaktır.

Bu matemin amacı kendine eziyet etmek değil, kötülük ve katliamları unutmamak

içindir. Muharrem mateminin 12. gününün ardından aşûre günü yapılır. Diyanetin 2021 takvimine göre Muharrem ayı 9 Ağustos Pazartesi gününe denk gelmektedir.

Kerbela Olayı veya Kerbela Katliamı, 10 Ekim 680 tarihinde günümüzdeki Irak'ın

Kerbela şehrinde gerçekleşmiştir.

Kerbela Olayı'nda Hz. Muhammed'in torunu Hz. Hüseyin ve beraberindeki yarenleri, Yezid tarafından şehit edilmiştir.

Kerbela olaylarının gelişimi, Hz. Muhammed'in 632 yılında vefat etmesiyle başladı. İslam dininin son peygamberi Hz. Muhammed'in vefatının ardından, Müslüman toplumunun başına kimin geçeceği konusunda bir kaygı oluştu.

Müslümanların bir kısmı ilk olarak Ebu Bekir'in halifeliğini kabul etti.

Ardından da Ömer bin Hattab, Osman bin Affan ve Ali bin Ebu Talib halifeliğe geldi.

656 yılında Osman'ın Asiler tarafından katledilmesinin ardından Ali, halife olarak başa geçti.

 

Yaklaşık 5 yıl halifelik yapan Ali, 661 yılında Haricîler tarafından gerçekleştirilen bir suikastla şehit edildi ve iktidar 20 yıllığına Muaviye'de kaldı.

Muaviye, hayattayken oğlu Yezid'e biat edilmesini istese de destekçileri ve Hicaz ahalisi, Yezid'e biat etmeyi reddetti. Biat etmeyi reddetmek için sebep olarak Hasan ile yapılan anlaşma gösterildi. Yezid'e biat etmeyi reddeden toplumu gören Muaviye, biat etme isteğinden vazgeçti.

680 yılında ölen Muaviye'nin ardından Yezid iktidara geçti ve ilk iş olarak Medine valisine bir mektup yazdı. Yazdığı mektupta Hüseyin'e değil, kendisine biat etmesini istedi, reddetmesi halinde bunu canıyla ödeyeceğini belirtti.

Bu arada Hüseyin, Kûfelilerden kendisine bağlılıklarını sunan mektuplar alıyordu. Kûfe'ye gelip halife olduğunu ilan ederse Hüseyin'i destekleyeceklerini söylüyorlardı. Hüseyin bu teklifleri ciddiye aldı ve Kûfe'deki taraftarlarının gerçekte olduğundan çok daha fazla olduğunu zannetti.

Hz. Hüseyin'in, Oğlunun ve Beraberindekilerin Şehit Edilmesi

Yaklaşık 70 yareni ve ailesi ile Kûfe'ye doğru yola çıktı. Sayıca az olan Kûfeli taraftarlar, Yezid'in yandaşları tarafından bastırıldı.

Hüseyin ve beraberindeki 70 kişi, Kerbela'da Yezid'in 4500'e yakın adamıyla karşılaştı. Çıkan savaşta Hüseyin'in, 6 aylık bebeği susuzluktan ölmek üzereydi ve oğlunu kucağına alarak Yezid'in karşısına dikildi. Oğlu için Yezid'den bir yudum su istedi ancak Hurmala bin Kahil, çocuğu okla boynundan vurarak şehit etti.

Oğlunu gömen Hüseyin, yeniden Yezid'in karşısına çıktı ve teslim olmalarını istedi. Meydana gelen savaşta Hüseyin ve taraftarları şehit edildi.

Aynı zamanda, Hüseyin'in ailesi de esir alındı.

Ölen 72 kişinin cesedi El-Gadiriye köylüleri tarafından ertesi gün defnedildi.

Ertesi gün kadınlar ve çocuklar develerle yargılanmak üzere Kûfe üzerinden Şam'a götürüldüler.

Çok kötü muamelelere tabi tutuldular. Açlık ve susuzluğun üzerine Hüseyin ve askerlerinin kaybının acısı da eklenmişti.

Kerbelâ'da yaşananlar her yıl Şiî ve Alevîler tarafından muharrem orucu tutmanın yanı sıra törenler şeklinde, bir kısım Sünni Müslümanlar tarafından da tören yapılmaksızın (yalnızca mevlid okunarak ve Muharrem orucu tutularak) anılmaktadır.