Son yıllarda özellikle orta yaş erkeklerde görülme sıklığı artan uyku apnesi, uykuda solunumun durmasına bağlı olarak hayati fonksiyonların yavaşladığı ve hatta kalp atımının da durduğu genelde obeziteye bağlı bir rahatsızlıktır. Uykuda kalbin durması hastalığın şiddetine göre bazen 100 ve üzeri olacak şekilde tekrar tekrar durup çalıştığı ve en çokta uyku kalitesini etkilediği kronik bir hastalıktır. Bu hastalıktan muzdarip bireyler ne yazık ki uykularında kullandıkları uyku solunum cihazlarıyla yatmakta ve hastanın yaşam kalitesini etkilemektedir. Genel toplumda 100 kişinin 3’ünde görülen uyku apnesi artan obezite prevelansı ile paralel artış göstermektedir. Bu hastalığın tedavisinde ilk sırada ideal yağ oranına ulaşmanın olduğu uyku apnesini bu haftaki yazımızda yakından inceleyelim.
· ERKEKLERDE KADINLARA GÖRE 2 KAT DAHA FAZLA GÖRÜLÜYOR!
Kadınlarda menopozla görülme sıklığı artan fakat genelde toplumda kadın cinsiyete göre erkeklerde 2 kat daha fazla görülen bu rahatsızlık özellikle 40 yaş ve üstü erkekleri etkilemektedir. Kanda azalan oksijen miktarı ile artan karbondioksit miktarı birçok hayati organımız için tehdit oluşturuyor. Hasta bireyler genelde sabah uyandıklarında tatminsiz bir uyku, sisli beyin, sinirlilik, baş ağrıları, gece baş-boyun terlemeleri, gece idrara çıkmada artış ve depresyon belirtilerinden yakınmaktadır. Aynı zamanda hipertansiyon veya ritim bozukluğu ile görülmesi halinde uykuda ani ölümlere kadar hastayı götürebilen ciddi bir hastalıktır. Bu hastalığın tedavisinde uykuda solunumun ve kalp atımının devam ettirilmesi amacıyla uyku solunum cihazları kullanılmaktadır. Hastalığın birinci basamak tedavisinde diyet ve egzersizle hastanın ideal kiloya düşürülmesi bulunmaktadır. Aynı zamanda bu hastalığa sahip bireyler horlama ve gündüz uyuklamaları en büyük sıkıntılarından birkaçıdır.
· BOYUN ÇEVRESİNİN KALINLIĞI BU HASTALIK İÇİN EN BÜYÜK RİSK!
Bu hastalıkta artan obezitenin özellikle adipoz (yağ) dokunun boyun çevresinde artmasıyla boyundaki solunum kaslarının disfonksiyonuyla ilişkili bir hastalıktır. Bu hastalıkta hastanın doğru bir diyetle yağdan kayıp olacak şekilde kilonun ideale ulaştırılması ve hastanın yavaş yavaş egzersiz kapasitesinin arttırılmasıdır. Erkeklerde 43 cm’den kadınlarda ise 38 cm’den fazla olan boyun çevresi bu hastalık için risk faktörüdür. Özellikle ileri yaşlarda erkeklerin ve kadınların evde boyun çevrelerini ölçmeli ve eğer yüksek çıkarsa aynı zamanda horlamada eşlik ediyorsa hekime başvurarak uyku testi yaptırmalarını öneriyorum. Bu hastalık için zaman kaybetmeden ideal kiloya ulaşmalı ve ideal kilonun korunması bir ömür sağlanmalıdır. Bir sonraki yazımızda görüşmek dileğiyle, herkese sağlıklı günler dilerim…