Hayatında bağımlı yaşadığın neler var?

Uyuşma, uyku, hissizlik vererek fiziksel, ruhsal hastalıklarla beraber hücresel düzeyde bağımlılık yapan maddeler kullanmak, fiziksel, ekonomik ve sosyal yönden çöküntü içine girmek demek.

Bağımlılık yapıcı maddeler kullanan kişilerde iştahsızlık, bilinç bulanıklığı, gerçekle hayali ayıramama, ruhsal ve fiziksel rahatsızlıklar, stres, gerginlik, saldırganlık ve intihar eğilimi, özellikle beyin ve sinir sisteminde çöküntü görülür.

Bugün araştırmalar gösteriyor ki bağımlı gençlerin sorunu, ailede ve çocuğun aile bireyleriyle ilişkisinden kaynaklanıyor.

Çocuk aileden beklediği ilgiyi, sevgiyi şefkati göremiyor. Bu duyguların açlığını dışarda gidermeye çalışırken birileri tarafından bağımlı hale getiriliyor.

Eğer aileler çocukları sık sık karşılarına alır, onların gözlerinin içine sevgiyle bakarak, tatlı bir dille hayatın gerçeklerini ve tehlikelerini anlatırlarsa çocuk kendisini koruyacak en değerli bilgi donanımını kolaca kazanmış olacaktır.

Alkol, uyuşturucu, sigara bağımlılığının yeni güç kaynağı yüzyılın silahı internettir.  İnternetin kendisi de bir bağımlılık halini almıştır.

Gençler tek tuşla dünyaya ulaşıyor. Diğer yandan sayısız korkunç tuzaklarla karşı karşıyalar. İnternetteyken sanal bir hipnoza giriyorlar. Gençlerin canı sıkılıyor. Lüks tüketim ve para temel ilişkilerde çok önemli hale getirildi.

Ailelerin çocukla kaliteli bir iletişim kurması gerekiyor.

Çocuk, ebeveynlerini yaşadığı her şeyi anlatacak kadar yakın görmeli kendine.

Çocuk yaşadıklarını bir arkadaşına değil önce anne ve babasına anlatmalı! Bu sevgiyi yakalayabilmek için güvene dayalı bir ilişki olmalıdır.

Bağımlılığın sebepleri nelerdir?

 

1-Bir kereden bir şey olmaz.

Bir insan bir iki kere kullanımla ile bağımlılık tuzağına düşebilir. Bağımlılık hızlı ve kaçınılmazdır.

2-Bilgisizlik, Uyuşturucuların tehlikelerinden haberdar olmamak.

3-Aile içi huzursuzluk,

4-Manevi boşluk

4-Stres

6-İnançsızlık

7-Ekonomik sıkıntı

8-Eğlence, merak ve özenti

Unutulmamalıdır ki daha hayatı tozpembe gören genç ve çocuklar farkına bile varmadan, aldatılarak bağımlı hale gelebiliyorlar. Toplumun onlara nefretle değil sevgi, şefkat ve bilgiyle yaklaşması gerekir.

Bağımlı olan bir gencin yaşamı ızdırap, işkence sıkıntı ve bunalımdan ibarettir. Suçluluk duygusu içinde vicdan azabı çekmektedir. Ruhu yaşamdan bıkkınlık, utanç, aşağılanma, stres, korku, kendinden nefret etme gibi ıstıraplarla uğraşır.

Çocuklar ve gençler hepimizin sorumluluğundadır.

Sevilen, değer verilen, hayallerine ve hedeflerine giden yolda desteklenen herkes bağımlılıkların esiri olmaktansa kendisinin bir mucize olduğunu keşfeder ve mucizelerle dolu bir hayat için gerekli adımları atacak cesareti bulur.

Bizlerin görevi onları öz benlikleriyle onurlandırmak ve hayata doğru yollarla bağlanmalarını sağlamaktır. Bu da sadece sözle değil davranışlarla örnek ve ilham alınacak bilinçli insanlar olmamızla mümkün olabilir.

Gençlere ve çocuklara kendi potansiyellerini keşfetmeleri için alan açtığınızda onlarda kendi mucizelerini yaşamaya başlayacaklardır.

Hissettiğin, düşündüğün ve söylediğin her şeyle yaşayacaklarını sen belirlersin Makale: Hissettiğin, düşündüğün ve söylediğin her şeyle yaşayacaklarını sen belirlersin