Deve güreşi, özel olarak yetiştirilip hazırlanan erkek develerin birbirleriyle dövüşürcesine yaptıkları güreşe denir. Deve güreşi iki deve arasında yaptırılır. Bu güreş oyununun kendine özgü kuralları vardır. Özellikle develerin yaşadığı ülkelerde düzenlenen bu güreş karşılaşmaları uzun bir zamandan beri devam eden ve yoğun ilgi gösterilen bir tür eğlence gösterisidir. Deve güreşi ayak, orta, başaltı ve baş olmak üzere dört boyda yapılmaktadır. Galibiyetler, bağırtarak, kaçırtarak veya yıkarak elde edilir. Deve güreşi ülkemizde özellikle Ege, Akdeniz ve Marmara bölgelerinde düzenlenen ve Yörük kültürüyle ilişkili olan güreşlerdir. Deve güreşleri açık alanlarda yapılır. Deve güreşi genellikle kış aylarında yapılır. Rakibini yenen deve sahibi halı ile ödüllendirilir.

 Deve güreşinin tarihi 19. yy başlarına kadar dayanır. O tarihlerde İzmir yönünden gelen kervanlar, eski adı Karapınar olarak bilinen İncirliova ilçesinde konaklamaktaydı. Konaklama sırasında yükü olmayan boşta olan develer birbirleriyle oynarlardı. Bu durumu gören deve sahipleri, bu hareketlere karşı ilgi duyarak zamanla develerin birbiriyle oynamalarını güreş halinde organize etmeye başlamışlar ve bu oyunları bir gelenek haline getirmeye başladılar.

 İlk zamanlarda deve sahiplerinin kendi aralarında iddia ile yaptıkları deve güreşleri ilerleyen zamanlarda toplumların bir eğlence şekline dönüştürülmüş adeta bir bayram olmuş. Develer tıpkı diğer güreşlerde olduğu gibi "Pehlivan" olarak adlandırılır ve cazgır tarafından anons edilirler.

 Deve güreşlerinin amacı, toplumsal bir dayanışma meydana getirmektir. Artık deve güreşleri çok kontrollü olarak festival şeklinde yapılmaktadır. Urgancı ve hakem sayıları artmış, en küçük bir sıkıntı olabilecek durumda hemen müdahale edilmektedir. Uzun zamandır bu güreşlerde hiç bir deve zarar görmemiştir. Üstelik develerin bakımlarında gösterilen Özen onların daha iyi şartlarda ve ortamlarda yaşamasını sağlamaktadır. Artık folklorik bir olaya dönüşen deve güreşleri uluslararası düzeyde beğeni kazanmaktadır.

 Deve Güreşleri Festivali yapıldığı tüm şehirlerde şenlik havasında yapılmaktadır. Az önce belirttiğimiz gibi güreşen develerin ve seyircilerin sağlığı en önemli konudur. Bu nedenle develer kontrollü olarak adeta gösteri şekline güreştirilmekte, tehlikeli olabilecek pozisyonlarda güreşe hemen müdahale edilmektedir. Bir Yörük kültürü olan deve güreşlerinde en önemli konulardan birisi de develerin süslenerek giydirilir. Develer bu konuda da birbirleri ile adeta yarışırlar. Develerin güzel süslenmesi ve alımlı olmaları sahiplerine ayrı bir övünç kaynağı olmaktadır. Çalınan davul zurna, satıcılar, değişik kıyafetli deveciler görsel bir şölen oluşturur.

 Deve sahipleri develerine aşırı özen gösterirler, onları çocuklarından ayırmazlar. Her sabah yanlarına uğramadan işlerine gitmezler, kendi yemediği yiyecekleri onlara yedirirler. Soğuktan sıcaktan, yağmurdan, çamurdan develeri korumak için ne gerekirse yaparlar. Kendileri hasta olduklarında doktora gitmeyi ihmal ederler ama develeri hasta olduğunda hemen veterinere koşarlar.

 Hayvan severler folklorik bir gösteri olan deve güreşlerine karşı çıkacaklarına daha efektif konulara enerjilerini saklasınlar. Daha birkaç haftalık iken tandır için kesilen oğlak ve kuzular için çaba harcasınlar. Kaçak yollardan kesilen ve insanlara yedirilen tek tırnaklı hayvanlar için mücadele etsinler. Petshoplarda para ile hayvan satılmasını engellesinler. İstanbul, Ankara gibi şehirlerden kıyılardaki yazlık evlerine gelirken evcil hayvan getirip veya buralarda evcil hayvan satın alıp giderken sokaklara bırakıp gidenlerle mücadele etsinler. Bu hayvanların büyük çoğunluğu bir kaç gün içinde ölüp gidiyor. Yerel yönetimlerin kontrolünde olan hayvan barınaklarına destek olsunlar.

 "Bir milletin büyüklüğü ve ahlaki gelişimi, hayvanlara olan davranış biçimi ile değerlendirilir." (Mahatma Gandhi)