Aydın ilinde DSİ Bölge Müdürlüğünün çok özel yeri var.

Buradaki mühendisler, teknikerler, teknisyenler usta başıları, ustaları işçileri herkes ama herkesin, Aydın ovası Uşak – Denizli - Muğla şehirlerini içine alan bu DSİ Bölge müdürlüğünün çalışanlarının bende çok özel yeri vardır.

Bölge Müdürü olarak yapan Sn. Göktuğ İlter’i DSİ Barajlar Daire Başkanı olarak uğurladık.

Yolu açık olsun. Aydın ilini 2021 yılında barajlarımız boşalmışken Aydın çiftçisini fazla ürün kaybı oluşturmadan olumlu çalışmaları ile atlattık. Kendisine teşekkür ederiz.

Bölge Müdürümüzün DSİ’nin Aydın ilindeki içme ve sulama suyu konularında Aydın Büyükşehir Belediyesinin yapması gereken ama sürüncemede kalan arıtma tesisleri ve çevre ile ilgili çalışmaları ile ilgili çok önemli köşe yazısı yazmıştım.

Şimdilerde, Bölge Müdürlüğüne daha önceleri Aydın DSİ Bölge Müdürlüğünde görev yapmış, Antalyalı, bölgeyi bilen Sn Emrah Köleoğlu göreve başladı. Kendisine göreve başlaması sebebiyle tebrike giderken, çiftçi dostu Sn Ak Parti Milletvekili Rıza Posacı yine çiftçi dostu Hayvancılık Konfederasyonu Genel Başkanı Ak Parti Eski Milletvekili Sn Ahmet Ertürk’e birlikte DSİ Bölge Müdürüne tebrike gidelim dedim onlar da beni kırmadılar, kabul ettiler. DSİ Bölge Müdürünün odasında aşağıdaki röportajı yaptım.

Değerli okuyucularım Sayın Rıza Posacı ve Sayın Ahmet Ertürk, çiftçi denilince hemen aklımıza gelir. Sayın Rıza Posacı yıllarca Aydın ilinde ziraat odası başkanlığı yapmış halen Menderes ovasında yüzlerce dönüm arazide çeşitli ürünler ekmekte. Aynı zamanda günde 2 ila 3 ton süt üretmektedir. Ondan daha iyi Aydın çiftçisinin halinden anlayacak kimse yoktur. Hani Aydın’da meşhur söz vardır, damdan düşenin halini damdan düşen anlar.

Diğer taraftan Sayın Ahmet Ertürk, Tariş Yönetim Kurulu Üyesi, ÖR-KOOP ve birçok kooperatif üyeliği Hayvancılık Federasyonu Başkanıdır ve tarım arazilerinde bitki üretimi ve üreticilik yapmaktadır.

Çiftçinin her türlü problemini yakından bilmektedirler.

Ben de suyu yöneten, kuran işleten DSİ’nin Bölge Müdürü Sn. Emrah Köleoğlu ile röportaj yaptım.

BUYRUN BAŞLAYALIM…

  

Emrah Bey, yeni görev yeriniz hayırlı olsun. Aydınpost okuyucularına ve Aydınlılara kendinizi tanıtır mısınız?

1999 yılı İTÜ İnşaat mühendisliği mezunuyum aslen Antalyalıyım DSİ’nin çeşitli bölge müdürlüklerinde görev yaptım.

2012 ve 2016 yıllarında Aydın DSİ Bölge Müdürlüğünde Bölge Müdür Yardımcılığı görevinde bulundum. 2016 yılında Kahramanmaraş Bölge Müdürlüğüne atandım.

Son 4 yılda Erzurum Bölge Müdürlüğüne atandıktan sonra Sayın Bakanımızın ataması ile Aydın Bölge Müdürlüğünde göreve başlamış oldum.

Daha önceden görev yaptığım Aydın Bölge Müdürlüğünde Aydın, Denizli, Muğla illerimizde DSİ Bölge Müdürü olarak hizmete devam edeceğim.

Sayın Bölge Müdürüm, siz o zaman Aydın iline yabancı değilsiniz, Aydın çiftçisinin, Aydın ilinin su problemlerini bilen birisisiniz. Aydın ili bu sene barajlardan gelen suyun az oluşu sebebiyle maalesef sulamayı yapamadı. Aydın çiftçisi bu sorunu yer altı sularıyla çözmeye çalıştı. Ama pamuk ekimi üçüncü sulamayı alamadı ne diyeceksiniz? Bu soruyu tüm konuklarıma soruyorum.

Rıza Posacı:

Çiftçimiz yer altı suları ile bu mevsimi geçirdi DSİ’nin sulamadan sorumlu Bölge Müdür Yardımcısı Cengiz Beyin çalışmaları ile atlattı. Cengiz Beye teşekkür ederim. Bana göre bu yılı başarılı şekilde atlattık.

Ahmet Gözen:

Ben de bu sene 180 km Aydın vadisinde binlerce km dolaştım, Aydın çiftçisi pek şikâyetçi değil. Ancak gelecek sene için endişeyle bekliyorlar. Bununla ilgili bir projeniz var mı, ne yapmayı düşünüyorsunuz? Gelecek sene de meteoroloji verilerine göre kuraklık var ne yapacaksınız?

DSİ Bölge Müdürü Emrah Köleoğlu:

Bu sene iklim değişiklikleri sebebiyle ülkemizin Karadeniz bölgesi büyük yağış aldı. Ege Bölgesi ise kuraklığı yaşıyor. Ege Bölgesi yoğun bir şekilde kuraklıktan etkilendi.

Bölgemizdeki barajlar yüzde 10’un altında çok kötü durumdayız. Barajlarımız ancak 3 sezonda eğer normal yağış alırsa dolu hale gelebiliyor. Ülkemiz maalesef şu an kuraklığın pençesinde. Bu durum tarım üretimlerinin pahalılaşmasına sebep oluyor. Bundan hepimiz etkileniyoruz.

Sayın Bölge Müdürüm, önümüzdeki sene için kuraklık böyle giderse ne yapacaksınız ne projeniz var?

Bu sene yaptığımız gibi çiftçi kuruluşları ile önden bilgilendirme toplantıları yapacağız. Kış sezonunda barajlardaki doluluk seviyesine göre hangi ürünlerin ekileceği toplantıları yapacağız. DSİ olarak ne kadar su verebileceği bilgilendirilmeleri yapacağız. Uzun vadede sulama sistemlerini düzenlememiz suyu daha fazla depolamamız gerekir.

Sayın Posacı, DSİ Bölge Müdürümüz yeni geldi, siz ne diyeceksiniz?

Aydın vadisinde DSİ Sondaj kuyuları açılması planlandı ama bunlar geçici çözümler. Önümüzdeki seneler için,

Dalaman deresi suyunun buraya bağlanması projesi var, bu su KEMER BARAJINA bağlanacak. Geçmiş yıllarda ben bunu çok söylemiştim şimdi ilgililere bu konuyu tekrar söylüyorum, Muğla - Dalaman çayı mutlaka Kemer Barajına bağlanması gerekir.

Denize akan suyu buraya Kemer Barajına bağlayacağız Dalaman çayını.

Kuraklıkla ilgili konu bıçak kemiğe dayanınca bunu tekrar gündeme getiriyorum.

Aydın’daki kuraklıkla ilgili olarak ÖR-KOOP Başkanı Ünal Önal, Aydın DSİ Bölge Müdürüne ve Aydın AK Parti Milletvekillerine çok acele Aydın Ovasındaki kuraklıkla ilgili olarak bu konuları konuşmak için bir çalıştay yapalım diyor.  Sn. Ahmet Ertürk’ün de katılacağı hayvancılığı da içine alan böyle bir çalıştay toplamayı düşünüyor musunuz?

(Rıza Posacı)

Yılbaşından bu yana kuraklığın geldiğini ifade ettim, Mart ayı başında Aydın Ziraat Odasında toplantı yaptım niye yaptınız bu toplantıyı diye eleştiride aldım gayem Aydın ovasında suya dayanıklı Ayçiçek ekimini tavsiye ettim isabetli de oldu. Bu ekim alanlarına pamuk ekilecekti su da bulunmayınca çiftçimiz zarara uğrayacaktı. Bu toplantı isabetli oldu.

ÖR-KOOP Başkanı Sn. Ünal Önal, doğru söylemiş böyle bir çalıştayın toplanmasında yarar var.

Aydın DSİ’nin bütçesini bu sene %100 arttı, DSİ ile çalışmalarımız kesintisiz sulamayla ilgili Kapalı Sulama sistemlerine dönük çalışıyoruz.

Damlama sistem ve kapalı sistem sulamaya mutlaka geçmemiz gerekir diye düşünüyorum

Sayın Ahmet Ertürk, Türkiye’de hayvancılığın su ile ne ilgisi vardır? Ot konusu susuzluktan etkileniyor mu? Ne söyleyeceksiniz kuraklıkla ilgili?

Sizin Bölge Müdürümüze ve Milletvekilimize sorduğunuz sorulara verdikleri cevapları verirken ben de farklı bir açıdan anlatmak istiyorum.

Tire Kiraz Bölgesinde artezyen kuyuları 150 metre derinliğe indi. Aydın Ovasında ise sondaj kuyuları ortalama 30 metre idi şimdi 60 metre iniyor, yavaş yavaş yer altı suları da bitiyor. Bir hayvan günde 50 litre su içer. Bu hayvanları beslemek için çiftçi slaj, yonca mısır ekiyor.  Bütün bir kış bu depoladığı ot ile hayvanını besliyor. Aydın Ovası çok mümbit ancak ovada mera usulü hayvancılık yapılamıyor. Maalesef ahır usulu hayvancılık yapılıyor. Suyu çok ekonomik kullanmamız lazım. Yonca yetiştiricilerimiz tarlaya MANDAL yapmak yerine tarlayı vahşi sulamayla bir karış su olması için 20 dekar araziye 5 saat su bırakıyorlar pamuk sulamasında olduğu gibi MANDAL YAPMALARI suretiyle su daha iktisatlı kullanabilir. Meyvecilikte ise mutlaka DAMLAMA USULUNE DÖNMEK LAZIM. Sayın vekilimiz bu konuları bilir çiftçiye anlatmak lazım. Vahşi sulamadan çiftçiyi kurtarmak lazım.

Sayın Ahmet Ertürk, Aydın bölgesinde hayvancılık bu yıl kuraklık sebebiyle kayba uğradı mı?

Hayvancılıkta zayiata uğramadık ama çok büyük sıkıntı çekildi özellikle yem bitkileri sıkıntısı var. Çiftçiler bu kış için gerekli yem stoku yapamadılar. Verim düştü. Sondaj yapan çiftçiler AYDEM kolaylık göstermeli, DSİ bürokrasiyi kaldırmalı.

“ÖNÜMÜZDE 10 YIL SÜRECEK KURAKLIK VAR”

Şimdi köylü üretemez ise kentteki insan ne yiyecek? Ege Bölgesindeki bu kuraklık için mutlaka alternatif çalışma yapılması gerekir.

Dalama çayından su basılması yıllardan beri söyleniyor şimdi çok acil duruma geldi.

Mutlaka yapılmalı.

Sakarya’dan İstanbul’a su getiren devletimiz bunu da yapar Veysel Eroğlu Bey bunu yaptı.

Konunun Tayyip beye anlatılması lazım.

Kıbrıs’a su taşıyan Türkiye Cumhuriyeti, Dalama çayına çok kolay Kemer barajına suyu getirir.

Rıza Bey, Ahmet Bey hayvancılığımız zor durumda, yem fiyatları artıyor diyor ne diyorsunuz?

Cumhur Başkanımız ile yapılan kahvaltılı toplantıda ben çiftçi kökenliyim Aydın çiftçisi dertlerini bana anlatıyor dedim. Tüm sıkıntıları anlattım.

Ben 400 dönümde damlama yaptım ama mevzuaat yüzünden çok sıkıntı çektim dedim. Vatandaşa kolaylık sağlamak gerekir dedim.

Bu konuşmadan sonra Sayın Cumhurbaşkanımız birçok iyileştirme kararnamelerini çiftçi adına çıkardı çünkü AK Parti çiftçinin yanındadır.

Aydın Büyükşehir, Kuşadası’na yetecek su veremiyor. Kuşadası Didim su alamıyor barajlarda dip savak suyuna inildiği için su kalitesi kötü. Aydın merkezde artezyen kuyuları sebebiyle durum iyi.

Sayın Özlem Çerçioğlu ben bu su ihtiyacını gidermek için bunları yapacaktım devlet bu görevi DSİ’ye arıtmalar dahil verdi dedi. Bu konularla ilgili ne diyeceksiniz rıza bey?

Geçmişte Sn. Özlem Çerçioğlu ile bu baraj konusunda diyaloğumuz anlatayım,

Ben Sayın Özlem Çerçioğlu’ndan Umurlu Belediye Başkanı iken su talep ettim kendisi bana Dalama Belediye Başkanı yanımda idi. O günü Sn. Veysel Eroğlu Aydın’a gelecekti.

Umurlu suyu da barajdan geliyordu.

Su konusu ile yaptığımız protokolde Aydın Büyükşehir’in imzası var dedim.

Sayın Özlem Çerçioğlu “Bana ne kardeşim bu imzayı Hüseyin Aksu atmış, o yapsın” dedi.

Böyle bir şey olur mu başkanım, devlette devamlılık vardır, dedim.

Baktık ki barajla ilgili vecibelerini yerine getirmeyecek doğru DSİ Bölge Müdürüne gittim.

Umurlu’nun su problemini söyledim. Özlem hanım ile konuştum bana ne kardeşim, dedi Sayın Bölge Müdürüm dedim.

Umurlu, Nazilli, Germencik, Efeler, Söke arıtmalarını bile Sn Özlem Çerçioğlu yapacaktı, yapmadı.

DSİ Bölge Müdürü bana Özlem Çerçioğlu yapsın yapmasın senin su problemini biz yapar geçeriz dedi.

Şimdi bu yapılan barajı Sayın Özlem Çerçioğlu 30 yıl vade ile ödüyor.

Büyük şehir yapması gereken bir sürü şeyi yapmadığı için biz AK PARTİ iktidarı Aydın halkını Özlem Hanım CHP’li diye cezalandıramayız.

Bunun için Aydın halkına hizmet için bu içme suyu dâhil her şeyi biz yapıyoruz.

Hatta arıtmaları da DSİ’ye devretti onları da yapamadı.

Bütün teşkilatları HAMASET ÜZERİNE HAMASET YAPIYORLAR, SÖYLÜYORLAR.

Ama icraata baktığımız zaman, söylem var ama eylem yok. Biz bunları söyledik mi trolleri ile bize bombardıman yapıyor.

Biz iktidar olduğumuzda hepimiz bir araya gelelim bu ilin valisi başkanlığında sorunları çözelim dedik.

Yerel ile iktidar birlikte olursan Aydın ilinin önünü açarız dedik ama kendisi kabul etmedi.

Özlem hanımın Aydın’da iş yapma derdi yok ki.

 

DSİ Bölge Müdürü Emrah Köleoğlu:

Şu an Sarıçay barajı hızla devam ediyor dip savak derivasyon kanalları yapılıyor herhalde 2 yıl içinde bu yapıyı bitirmiş olacağız. Biz vatandaşımızın içme suyunu öncelikli görev kabul ederiz. Ödenek sıkıntımız yok.

Sn Rıza Posacı:

Aydın Büyükşehir hiçbir şey yapmadı ki Belediye şehrin önünü açar, önüne proje koyar bunları yıllara sari gerçekleştirir. Planlar Aydın’da böyle bir şey göremiyorsunuz.

Ben DSİ’nin buralardan geçerken bu ağaçları iyi ki Sayın Hüseyin Aksu dikmiş diyorum yoksa 10 senedir hangi ağaç dikildi?

Rıza Bey, Ahmet Ertürk Bey yıllarca jeotermali kötülediler şimdi görüyoruz ki jeotermalden ne bir koku geliyor ne de çevre kirliliği var.

Germencik, İncirliova, Efeler, Nazilli, Kuyucak, Buharkent jeotermal üretiminden devletten çok büyük miktarlarda para alıyor.

Germencik CHP’li belediye. Öğrendiğim kadarıyla 10 milyon TL’nin üzerinde para aldı.

2021 yılında dikkatimi çekiyor hiçbir CHP’li belediye hayır biz bu jeotermalden geldi bu parayı almayız demediler. Buradan gelen paralar ile belediyelerinde hizmetler yapıyorlar bütçeleri rahatladı.

Siz bu konuda ne diyorsunuz?

Ahmet Ertürk:

Aydın hayvancılığının ve çiftçisinin jeotermal ile hiçbir zararı olmadı bir problemde olmadı hatta su sıkıntısı çektiğimiz bu dönemde elektrik üretiminde büyük katkısı var. Aydın Büyükşehir şehir ısıtmasında Aydın ilinin önünü açsaydı çok iyi olurdu seracılıkta Jeotermalin kıymetini bilmemiz lazım. Bütün dünyanın kullandığı bu doğal enerjiyi kullansak.

Doğal gaz için yurt dışına ödediğimiz paraları azaltacak olan jeotermali niye kullanmıyoruz, niye bunun önünü yerel yöneticiler niye açmıyor anlamak mümkün değil.

Kendi arazilerimizin içinden çıkan milli enerjinin kıymetini bilmemiz lazım.

Bu firmaları üretimlerinde özen gösterirlerse sorun kalkar zaten şimdi böyle bir sorun yok incire jeotermal zararlı dediler.

İncir hasadı bitti incirde jeotermalin sebep olduğu hiç bir şey olmadı verim kaybı kuraklıktan oldu. Kesinlikle jeotermalden değil.

Zeytin hasadı başladı maşallah verim çok iyi hayvancılık hiç bir zararı yok.

Aydın Büyükşehir Belediyesi jeotermal kaynaklarının şehirlerin ısıtılmasında önünü açarsa ki açması gerekir doğal gaz sadece sanayide kullanılır. Hale getirilmesi gerekir bu görev de Aydın Büyükşehir’e aittir.

 

Ayrıca maşallah CHP’li belediyeler jeotermalden para da kazanıyor. Jeotermale karşılar ise parayı da almasınlar o zaman.

Rıza Posacı:

Ben kendilerine şunu söyledim jeotermal dünyada nasıl üretiliyorsa öyle üretilmeli diyorum. Şu anda koku filan hiçbir şey yok, benim bu ürünlerimde zararı yok bu bir şehir efsanesi olarak anılıyor.

Bunun üzerinden kolay oy toplandı biz jeotermalcilerin avukatı değiliz ama bu enerjiye de ülkemizin, Aydınımızın ihtiyacı olduğu da bir gerçek.

Jeotermal, milli enerjimiz her yerde kullanılmalı, dünya kullanıyor biz de kullanacağız. Sn. Özlem Çerçioğlu ilk geldiğinde ben Aydın ilini ısıtacağım dedi, yine söylemde oldu maalesef eyleme geçemedi.

Buharkent örneği ortada Sayın Özlem Çerçioğlu gitsin kendisinin yanında staj yapsın. Siz de Mehmet Erol ile ilgili yazıyorsunuz.

Şehir nasıl planlanır, neler yapılır bu ayıp değil, bakın Buharkent ve Kuyucak uçtu. Özlem Hanım ve etrafındaki adamları Buharkent’e Kuyucak’ta staj görsünler kendisi de.

  

Bu çalışmaları Mehmet Erol mu yapması gerekirdi, Sayın Özlem Çerçioğlu mu? Aydın ilini planlayacak kişi Sn. Özlem Çerçioğlu’dur.

Ben iş yapanın yanındayım.

Mesela Söke kağıt fabrikası yatırımı 1 milyar dolarlık yatırım. Sn. Özlem Çerçioğlu zamanında randevu bile vermemiş Vali Muharem Göktayoğlu olmasaydı bu yatırım Aydın’dan kaçacaktı böyle mi olması lazımdı?

Battı çıktıları yapsaydı, otobana gerek kalmazdı.

Efendim Karayolları engel oldu diyor.

ASTİM ÖNÜNDEKİ BATTI ÇIKTIYI PEKİ KİM YAPTI?

AYDIN BÜYÜKŞEHİR YAPTI KARAYOLLARI BUNA KARŞI ÇIKTI MI? HAYIR!

Özlem Hanım da SÖYLEM VAR, EYLEM YOK.

Özlem Hanım’ın Aski’si yüzünden Kuşadası’nda kanalizasyon patlaması neticesinde dünyaya rezil olduk.

Bu Aydında 10 senedir arıtmaları Sn. Özlem Çerçioğlu yapamadı. Aydın Efeler ili garajın yanındaki arıtmanın yaydığı b*k kokusu Aydın iline yakışmıyor.

Niye yapmadı Nazilli - Söke - Umurlu - Kuşadası’nı da yapmadı.

Menderes nehrine KANALİZASYON AKIYOR.

SAYIN ÖZLEM ÇERÇİOĞLU’NA YAKIŞIYOR MU?

Aydın iline yakışıyor mu?

  

Bereket AK Parti iktidarı halkını düşünüyor. DSİ Bunları yapacak AK Parti iktidarı olmasa Aydın ili b*k kokusundan kurtulamayacak. 

BU KURAK DÖNEMDE 23 GÖLET AYDIN BÜYÜKŞEHİR TARAFINDAN İŞLETMEYE ALINMIYOR!

  

Mesela 23 tane göleti, Sayın Özlem Çerçioğlu alıp işletmiyor. Özlem Hanım kavgadan prim yapıyor.

Bu göletler şu an çürümeye mahkûm edildi.

Bu göletler tarımın sulamasında kullanılabilir eften püften sebeplerle ASKİ bu göletleri almıyor hem de bu susuzluk döneminde.

Ahmet Ertürk:

Bu göletler Aydın İl Özel İdaresi döneminde yapıldı tabii olarak Aydın Büyükşehir Belediyesine devir edildi.

Bu göletler sulama maksatlı yapılmıştır bu kurak döneminde bu göletlerde faydalanılması gerekiyordu.

Sayın Özlem Çerçioğlu şu eksik bu eksik diye bu müteahhitler ile davalık oldu. Müteahhitlerin birçoğu beraat etti ama hala göletler maalesef  Aydın Büyükşehir Belediyesi tarafından işleme alınmadı, çiftçimize yazık .

Aydın Büyükşehir, bu göletleri işletmeye alsa bugün Aydın ilinde tarımda susuzluk yüzde 70 azalır ama Özlem hanım niye bunu yapmıyor, Aydın çiftçisini kuraklığa mahkûm ediyor anlaşılır gibi değil.

Rıza Posacı:

Sayın Özlem Çerçioğlu ile bir araya gelsek bir sürü işi Aydın halkının menfaatine sunabiliriz ama Sayın Çerçioğlu, İŞ YAPMAYARAK SEÇİM ALMA KONUSUNDA DOKTORA OLSA ÖZLEM HANIM GAYET BAŞARILI DOKTORA ÖĞRENCİSİ OLUR.

Aydın Sulama Birliği ile ilgili sıkıntılar nedir Ahmet Bey anlatır mısınız?

Bu sene ben yem bitkileri için DSİ suyundan 5 kere kullanmadım ama Sulama Birliği benden dekar başına 100 TL para istiyor bu büyük haksızlık diyor.

Sulama Birliği bana 5 kere su vermedi iki kere verdi bu düzeltilmeli diyor çiftçi bunu bana devamlı soruyor.

Rıza Bey de bana da soruyorlar diyor. Ve devam ediyor,

Sulama Birlikleri kendi bütçelerini kendileri yapıyor işin başında DSİ Müdür Muavini Sn. Cengiz Köse var, DSİ tarafından atandı, bu kişi Emrah Beyin emrindedir.

Ama Ahmet Ertürk ve çiftçiler haklı bu su ücretinin 40 TL ye düşmesi gerekir. Burada DSİ desteklenmesi gerekebilir.

Sulama Birliğinin başında şu an DSİ’den Cengiz Bey var. Eskiden sulama birliğine başkan seçim ile geliyordu. Biz buna kayyum diyoruz.

Sulama Birliğinin bütçesi bu su ücretinden ötürü azalacak ise DSİ destekleme yapması gerekir.

Rıza Bey, siz milletvekili olarak çiftçinin bu talebini Sayın Ahmet Ertürk açık dille çiftçinin şikâyetini anlattı bu ödemelerde kasım ayında başlayacak siz bu konuyu DSİ Genel Müdürü ile konuşup hal edecek misiniz?

Rıza Posacı ve Ahmet Ertürk:

Ben bu konuyu Bakana taşıyacağım Ahmet Ertürk Bey de ben de Bakana taşıyacağım Sulama Birliğinin yüzde 10 indirimi yeterli değil. Bunun çözüm yeri Tarım Bakanı ben tarım bakanına söyleyeceğim çözüm onda.

Son Sözlerinizi almak isterim…

DSİ Bölge Müdürü Emrah Köleoğlu:

Ahmet Ağabey, ziyaretinizden ötürü size Aydınpost’a, Sayın Milletvekillerime teşekkür ederim sizleri her zaman bekliyorum sağ olun.

Ak Parti Eski Milletvekili Sn. Ahmet Ertürk:

DSİ Bölge Müdürümüze başarılar dilerim. Sn. Gözen her zaman bizim sesimiz oldunuz Aydınpost’a size teşekkür ederim,

Ak Parti Milletvekili Sn Rıza Posacı:

Çiftçi kuraklık çalıştayının yapılmasına ben yardımcı olurum sesimizi duyurduğunuz için Ahmet Ağabey size ve Aydınpost’a teşekkür ederiz.

DSİ Bölge Müdürümüze başarılar dilerim.