2014-2020 yılları arasında işim nedeniyle Muğla’da bulundum. Bu süreçte, işten arta kalan vakitlerde Muğla’yı adım adım gezme fırsatım oldu. Bu küçücük, derli toplu şehirden pek keyif almış; doğum yerim olmasının da etkisiyle Muğla’ya yerleşmeyi bile aklımdan geçirmiştim. Ama Aydın’la bağım başkadır, böyle aklımdan geçirdiğim zamanlar olsa da şehrimi terk edip gitmem benim için zor.


Muğla’yı sokak sokak gezme, gözlemleme şansımın olduğu bu dönemde bu küçük şehirle ilgili birkaç şey dikkatimi çekmişti:
Birincisi gecekondu semti veya gecekonduvari evler yoktu. Evler eski de olsa belirli bir düzen içindeydi.
İkincisi, sokak hayvanları için en küçük parklarda bile küçük, ahşap, sevimli barınaklar; mama ve su kapları vardı. Hepsi belediye tarafından yapıldığı için sabit ve bakımlıydı. Bunları görünce “Medenî bir kentte olması gereken tam da bu.” demiş, kendi şehrim Aydın için hayıflanmıştım. (Bu konuya başka bir yazımda değineceğim.)
Üçüncüsü, sokaklar tertemizdi. Günün hangi vaktinde olursa olsun dolaşırken gözüme bir izmarit, bir pet şişe dahi ilişmedi.
Aydın’da da sokak aralarında gezmeyi ve şehri buralardan gözlemlemeyi severim. Baharda çiçek kokularını taşıyan rüzgâr eşliğinde gezintinin tadı bir başka olur. Ancak şehrimde, bu tadı yarıda bırakan çöpler gözüme çarpıyor, tadımı kaçırıyor. Öyle kıyı köşelere, kuytulara gitmeye gerek yok. Bu manzara şehrin göbeğinde, sözde tercih edilen semtinde bulunuyor. Yer, Girne Mahallesi, Huzurevi Caddesi ve bu caddeye çıkan iki sokak.
Bugün, yazım için yalnızca iki sokağı ve koşu yolunu adımladım. Çöplerin bulunduğu sokakları aramama gerek kalmadı çünkü her yer çöptü.

Efafb0A5 E468 4Fe5 B2Df E9B87599F013

Bu çöpler, belediye işçilerinin sorumluluğundan ziyade biz vatandaşlara ait. Birkaç kez, elindeki çöpü iki adım ötesindeki çöp konteynırına değil de sokağa atan vatandaşın kendisini uyaranlara, “Belediyenin işi ne, çöpçüler toplasın.” dediğini duydum. La havle… Teşbihte hata olmaz demişler, bunu söyleyenin hâli şundan farksız: Vatandaş tuvalete giriyor, tuvaletin deliğine değil de ayak basılan yere pisliyor. “Buraya pislenir mi?” dendiğinde de “Görevli temizlesin, işi ne?” diyor.

A7Ae96E3 6C69 40F6 9C4F 06B080F2Aef1
Geçen yazımda bahsetmiştim; konuşurken mangalda kül bırakmayan, vatanseverlikten dem vuran, suçu hep başkasında arayan, sorumlu olarak hep başkasını gören kişiler bu toprağın her karışına karşı sorumlu olduğumuzu idrak etmekten yoksun.
Bu konuda lafı çok uzatmayacağım, böyle düşünenlerin laftan anlayacaklarını da zannetmiyorum. Eğitim çok uzun soluklu bir süreç; öğüt vermekle, olması gerekeni söylemekle işler yoluna girmiyor. Biz o aşamayı çoktan geçtik maalesef.
Bizim toplumun anladığı bir şey var: Okkalı bir ceza.
www.bolu.bel.tr’de yayımlanan, 31 Temmuz 2024 tarihli habere göre konuya ilişkin açıklama yapan Bolu Belediye Başkanı Tanju Özcan; bu tarihten itibaren sokak, cadde, kaldırım ve parklara çekirdek kabuğu, izmarit veya çöp atanlara ayrım yapmaksızın 593 TL’den 14 bin 407 TL’ye kadar idari para cezası uygulanacağını açıkladı. Haberlerden takip ettiğimiz kadarıyla yaptırımlar hakkıyla uygulanıyor da…
Rize Fındıklı Belediyesinin Facebook sayfasında yayımlanan haberinde 5326 Sayılı Kabahatler Kanunu kapsamında yere sigara izmariti atan 3 kişiye 2953’er TL idari para ceza uygulandığı belirtiliyor.

7Fc9Eb19 E8A7 4063 8Fed F3F5A37F20D9
İstanbul Büyükçekmece Belediyesi, 1 Ocak 2025 itibarıyla yere çöp, sigara izmariti veya kabuklu yemiş atarak çevreyi kirletenlere 2 bin 950 TL idari para cezası uygulayacağını duyurdu.
Adana Masası’nın 15 Kasım 2024 tarihli haberine göre Kuşadası Belediyesi tarafından çevreyi kirleten kişi ve işletmelere yönelik uygulama kapsamında cadde ve sokaklara sigara izmariti, çöp, ambalaj ve evsel atık atarak çevrenin kirlenmesine neden olanlara yönelik caydırıcı tedbirler alındı. 5326 Sayılı Kabahatler Kanunu’nun 41. Maddesi gereğince 303 TL ile 106 bin 515 TL arasında değişen idari para cezası uygulanacağı belirtildi.
Uyarıdan anlamayan, elindeki çöpü sokağa atmakta mahzur görmeyen, üstüne üstlük arsızca sırıtıp “Çöpçüler toplasın.” diyen hatta bunu inadına yapan iki ayaklı canlılar için uygulanacak tek tedbir, bence bu tür yaptırımlardır. Zira sözle uyarı zamanı çoktan geçti. “Yerlere çöp atmayınız.” şeklindeki uyarı yazılarının hiçbir etkisi yok.

48Fbb521 36B9 446F 91Ed Adabe982Ee3F

Bu konuda örnek belediyelerin çalışmalarından hareketle ben de hem Aydın Büyükşehir Belediyesinden hem de Efeler Belediyesinden gereken yaptırımların uygulanmasını bekliyorum.
Yeryüzünün en güzel coğrafyalarından birinde yaşarken bu kendini bilmezlikle iç içe olmak zoruma gidiyor.
Herkese anladığı dilden konuşmak lazım.
Bu tatsızlıkların üzerine coşkumuzu dile getirmeden geçmeyelim.
19 Mayıs Atatürk’ü Anma, Gençlik ve Spor Bayramı’mız hepimize kutlu olsun.
Önderimiz Atatürk’ün, silah arkadaşlarının, vatan mücadelesine katılan büyüklerimizin ruhu şad olsun. Bugün de vatanı için fedakârca çalışan, “Vatanını en çok seven, görevini en iyi yapandır.” düsturundan hareketle yol alan dürüst, ahlaklı tüm vatanseverlerin Allah yolunu açık etsin.