Vali Kerem Al, yıllardır bölge çiftçisinin bu kaderi yaşadığını dile getirirken, Söke Ziraat Odası Başkanı Kemal Kocabaş çiftçinin kaderinin bu olmadığını ve bu olayı çiftçinin kaderi haline gelmesinin sorgulanması gerektiğini söyledi.
Aydın’da bir haftadır süren yağışların ardından iki gündür yatağına sığmayarak binlerce dekarlık ovaya denize döndüren Büyük Menderes Nehri Aydın, Söke ve Koçarlı Ovalarını denize döndürdü.
Büyük Menderes’in taşmasıyla ilgili açıklama yapan Aydın Valisi Kerem Al, bu taşkınların yıllardır bölge çiftçisinin yaşadığı bir kader olduğunu belirtti. Taşkınların sadece bu yıla özgü bir şey olmadığını dile getiren Kerem Al, “Şuanda Menderesin çevresinde birçok alan sular altında. Bu yalnız bu yıla özgü bir şey değil. Yıllardır aynı kader yaşanıyor. Aynı şeyler yaşanıyor. Ocak ayında metre kareye geçmiş yılların ortalamasının iki katı yağış düştü. Böyle olunca Menderes ırmağında taşkın yaşanması kaçınılmaz oldu. Menderes ırmağının taşıma kapasitesi belli” dedi.
‘ÇİNE VE İKİZDERE BARJLARI ZARARIN İKİ KATI OLMASINI ÖNLEDİ’
Büyük Menderes Nehrinin büyük bir bölümünün ıslah edilmesine rağmen bu sonucun kaçınılmaz olduğunu dile getiren Vali Kerem Al, “u aşamadan sonra zarar tespit çalışması yapılarak sonuçları gerekli mercilere ulaştırılacak. Bu yaşanan taşkın olayı yıla özgü değil, yıllardan beri aynı kader yaşanıyor. Yapılan Çine Adnan Menderes ve İkizdere barajlarıyla nispeten bu taşkının etkisi düşmüştür. O barajlar olmasaydı bu taşkının faturası bunun iki katı olacaktı. Menderes ırmağının geri kalan yatak bölgesini süratle ıslah etmemiz lazım” şeklinde konuştu.
‘100 BİN DEKAR ARAZİ SULAR ALTINDA’
Menderesin taşması nedeniyle meydana gelen sel sularının ovada iki gündür yükseldiğini dile getiren sel sularının giderek yükseldiğini belirtti. Son iki günde ovadaki suların 10 12 santimetre yükseldiğini ifade eden Söke Ziraat Odası Başkanı Kemal Kocabaş taşkından dolayı zarar tespiti yapılması mümkün değil. Zarar tespiti için öncelikle suların çekilmesi gerekiyor. yaptığımız ilk araştırmalara göre tahminen şuanda 100 Bin dekar arazi sular altında. Ovalarda ekili olan fii, buğday ve arpalar maalesef heba oldu gitti. Maalesef yıllardır biz bu çileyi her yıl kader gibi çekiyoruz” dedi.
‘BİZİM KADERİMİZ DEĞİL’
Bereket olan yağmurun yıllardır insanlar tarafından felakete dönüştürüldüğünü belirten Kocabaş, “Ne yazık ki biz yıllardır Menderes yatağının ıslahını bir türlü yapamadık. Nazilli ve Aydın’a kadar olan bölgenin yatak ıslahı yıllar önce yapılmasına rağmen 2004 yılından bu yana maalesef Çakırbeyli’den bu tarafa ıslah çalışması yapılmamıştı. DSİ daha bu yıl çalışmaya başladı. Niye bu zamana kadar bu çalışma yapılmadı, illaki biz bu felaketi yaşamamız mı gerekiyor. Bunların sorgulanması gerekiyor ve ben de sorguluyorum. Bu bizim kaderimiz değil aslında. Onu kader haline getirenleri bizim bulmamız lazım. Neden bu ıslah bugüne kadar yıllar içinde yapılmadı, yaptırılmadı. Biz bu aşamadan sonra Menderes yatak ıslahının bir önce tamamlanmasını, Çine Adnan Menderes ve İkizdere barajları gibi yapımı için adım atılan Sarıçay ve Beşparmak barajlarının tamamlanmasını istiyoruz. Hem böylece yağmur sularının akışı kontrol altına alınmış olur, hem de her yıl ürünlerimizi heba eden taşkınları bir nebze olsun önlemiş oluruz” diye konuştu.