2024 yılında ekonomik tablonun ana hatları görülmeye başladıkça, Merkez Bankası'nın sıkı para politikasını sürdürme kararı, ekonomik dengeler üzerinde belirgin bir etki yaratmaktadır.

Yüksek faiz oranları, hem tüketici harcamalarını hem de işletmelerin yatırım yapma istekliliğini önemli ölçüde etkileyerek kısa vadede ekonomik aktiviteler üzerinde baskı oluştursa da, bu kararlı duruşun devamı uzun vadede enflasyonun kontrol altına alınmasında hayati önem taşımaktadır.

***

Eylül ayında açıklanan Orta Vadeli Program sonrası geride bıraktığımız bu süre zarfında; enflasyonu kontrol altında tutmayı amaçlayan sıkı para ve maliye politikalarına paralel, hedeflenen ekonomik büyüme çabası da en büyük zorluklardan biri olarak öne çıkmaktadır.

Bu karmaşık ekonomik ortamda, Merkez Bankası ve hükümet politikaları, yerel ve global ekonomik koşullara duyarlı hareket etmeye çalışırken, özellikle seçime kadar olan dönemde döviz kurları üzerindeki baskının bir miktar daha sürmesi beklenmektedir.

***

Atılan somut adımlara istinaden; bozulan imajı düzeltmek, yatırımcı güvenini korumak ve ekonomik istikrarın sağlanmasındaki kararlı söylemler hala önceliğini korumaktadır.


Pozitif algı yaratan bu görünüm; kredi notu başta olmak üzere ülkenin yatırım yapılabilirliğini desteklemekte olup, küresel yatırımcılar nezdinde uzun vadeli sermaye akışlarının sağlanması için zemin hazırlamaktadır. Yüksek faizin yanında özellikle yabancı yatırımcıların ilgisini çekecek etkili reformlar ve spesifik teşvikler de bu sürece katkı sunacaktır. Ayrıca, ekonomik verilerin şeffaflığı ve politika yapıcıların öngörülebilirliği de yatırımcıların karar alma süreçlerinde kritik bir role sahiptir.

İç gelişmelerin dışında, diğer taraftan küresel ekonomik koşullar ve ticaret savaşları gibi dışsal faktörlerin yaratacağı etkiler ülkemizin stratejik konumu gereği bizleri doğrudan etkilemektedir. Bu nedenle, dış politikalardaki hassas dengeli tutum ve dahil olacağımız uluslararası iş birlikleri, ekonomik stratejilerin önemli bir parçası haline gelmiş durumdadır.  

****

Borsa İstanbul tarafına bakacak olursak

6 ay önce “İki Seçim Arası Ekonomik Gelişmeler Işığında Borsa” başlıklı yazımızı kaleme almıştık. Başlıkta yer alan ikinci Seçim tarihi de yaklaşırken önceki analizlerimizin ne durumda olduğunu görmek adına üzerinde durmakta fayda var.

O gün için Bist100 endeksi 7.000 li seviyelere yeni ulaşmışken dayandırdığımız somut beklentiler dahilinde olumsuz bir gelişme olmaz ise yükseliş trendi içerisinde, endekste 8.000 li seviyeleri değerlendirme ihtimalimizin oldukça yüksek olduğunu dile getirmiştik.

Nitekim sonrasında endeks 8.000 li seviyelere ulaşmıştı. Ayrıca hatırlayacak olursak aynı yazımızda dolardaki 27 TL seviyesinin teknik olarak direnç görevi gördüğünü, üzerine aşılması durumunda da teknik olarak 30 TL seviyesine doğru hareketin güçleneceğini belirtmiştik. Bugün deneyimliyoruz…

( https://www.aydinpost.com/iki-secim-arasi-ekonomik-gelismeler-isiginda-borsa )

 

***

2024 yılına temel perspektiften bakacak olursak, güven esasına dayalı rasyonel zemindeki kararlı tutumun devamı halinde Borsa İstanbul'da pozitif ve iyimser beklentiler orta-uzun vade için arka planda güçlenerek devam etmektedir.

Daha önceki dönemlerde enflasyonist ortamın varlığı ve kur beklentilerinin borsa üzerindeki etkilerine özel olarak değinmiştik. Mevcut tabloda da benzer durumların varlığı söz konusu olsa da; unutmamak gerekir ki somut koşullar artık çok farklı. Bu bağlamda yabancı yatırımcıların ilgisi önümüzdeki sürçte borsanın seyrinde temel faktör olacaktır.

Haliyle en iyimser senaryoda; küresel risk iştahı artarak, yatırımlar yüksek getiri sunan varlık sınıflarına, özellikle gelişmekte olan piyasalara yönelecek olursa, yabancı yatırıma ihtiyaç duyan, Türkiye’nin de içinde yer aldığı gelişmekte olan ülkelere sermaye girişi sağlanabilir. Bu durumun, borsa açısından yeni fırsatları beraberinde getirmesi muhtemeldir.

Ancak bu beklenti yukarıda değindiğimiz gibi hassas terazide seyreden, uzun bir zaman dilimine dayanmaktadır. Gelişmeleri izleyip göreceğiz…

***

İç dinamikler açısından ele alacak olursak mevcut yüksek faiz, riskli varlıklar üzerinde baskı unsuru yaratmaktadır.

Açıklanan verilere istinaden yerli yatırımcıların başta borsa olmak üzere riskli varlıklara karşı temkinli yaklaştığı görülmektedir.

Yine önümüzdeki süreçte politika faizi ve mevduat faizi arasındaki farka yönelik, ihtimal dahilindeki uygulamaların hayata geçmesiyle kısa vade de borsa üzerindeki baskının daha da artabileceğini göz ardı etmemek gerekir.

***

Teknik açıdan bakıldığında;

Ekim ayından beri düşüş eğiliminde olan BİST100 endeksi, aralık ayı sonunda dip seviyeye ulaşmış ve yılın ilk ayını geride bırakırken sergilediği performansla, bir önceki zirveyi tekrar zorlayacak bir görünüme sahiptir.

Yakın dönemde sınırlı geri çekilmeler yaşanabilir olsa da; ana yükseliş adına denge noktası olarak izlediğim 8.250 üzerinde kalıcı olmayı başaran endekste olası yukarı hareketlerde ilk etapta sırasıyla, 8.550 ve 8.900 seviyelerini takip ediyor olacağım.

***

Özellikle pandemi sonrası borsaya giriş yapan yeni yatırımcılar için önemli bir hatırlatma; pandemi sonrası yaşanan kümülatif yükseliş dönemini artık sona ermiştir.

Altını çizerek belirtmek gerekir ki; enflasyon üzeri getiri hedefleyen yatırımlarda seçicilik ön plana çıkmaktadır. Bu bağlamda yatırımcılar açısından daha stratejik ve araştırmaya dayalı kararlar alınması zorunlu kılan bir döneme girmiş bulunmaktayız.

Yatırımcılar, borsa özelinde belli sektörlerde ve bu sektörlerde temel açıdan ayrışan güçlü şirketlerde yeni fırsat arayışı içerisinde olmalıdır. Bu çerçevede, yatırımcıların geniş bir perspektiften durumu değerlendirmeleri ve çeşitli riskleri göz önünde bulundurarak konjonktüre uygun dengeli bir portföy oluşturmaları önem kazanmaktadır.

Kulaktan duyma tavsiyelerin ötesinde, yatırım kararlarında detaylı araştırmalar yapmak ve piyasa trendlerini dikkatle izlemek, yatırımcıların riskleri yöneterek piyasa dalgalanmalarından en iyi şekilde yararlanmalarına olanak tanıyacaktır.

İyi Haftalar…

(Burada yer alan bilgiler herhangi bir sermaye piyasası aracına veya diğer varlıklara yönelik bir yatırım tavsiyesi, alım-satım önerisi ya da getiri vaadi değildir. Sadece şahsi yorum/görüş içermektedir. Yatırım Danışmanlığı hizmeti; yetkili kuruluşlar tarafından imzalanacak yatırım danışmanlığı sözleşmesi çerçevesinde kişilerin risk ve getiri tercihleri dikkate alınarak kişiye özel sunulmaktadır.)

İnovatif Kalkınma Ekosistemi ve Yeni Nesil Kentler Makale: İnovatif Kalkınma Ekosistemi ve Yeni Nesil Kentler