Siz değerli okuyucularımızla paylaştığımız son içeriklerimizde piyasalardaki gözlemlerimizi ve beklentilerimizi birtakım rasyonel neden sonuç ilişkileri çerçevesinde detaylıca belirtmiştik. Yine aynı içeriklerde mevcut konjonktürdeki gelişmeler ışığında, Türk yatırımcılarının ilgisinin Borsa tarafına yöneldiğini de ifade etmiştik.

Son yazımızın yayınlanma tarihinin hemen ardından MKK (Merkezi Kayıt Kuruluşu) tarafından kamuoyu ile paylaşılan verilere göre; Borsada yatırımcı sayısının 18 Ağustos itibarıyla 6 milyona yaklaşarak yeni bir rekor seviyeye ulaştığı açıklandı…

Veriler detaylı olarak incelendiğinde; yıllık yatırımcı sayısındaki yükselişin yüzde yüzün üzerinde bir artışa tekabül ederek 3 milyon üzerinde olduğu görülmektedir. Ayrıca aylık bazda bakıldığında da borsada yatırımcı sayısı ciddi bir artış göstermiş ve 1 milyon kişinin üzerinde yeni yatırımcının borsaya ilgi gösterdiği görülmektedir.

Tüm bu gelişmeler; sermaye piyasamızın güçlenmesi, mevcut kaynaklarımızın ve tasarruflarımızın işlevsel yatırım araçlarında değerlendirilerek ülke ekonomisine pozitif katkı sağlanması ve sermayenin tabana yayılması adına oldukça kıymetlidir.

Ancak bu noktada, her şeyden önce yeni bireysel yatırımcılar tarafından dikkat edilmesi gereken bir takım konu başlıkları olduğunu unutmamak gerekir. Özellikle çeşitli nedenlerden dolayı tasarruf etmenin oldukça zorlaştığı günümüzde, mevcut tasarrufları değerlendirirken son derece titizlikle hareket etmek, ilgili spesifik konular özelinde bilgi sahibi olmak, çeşitlendirilmiş finansal enstrümanları yakından tanımak bir zorunluluk halini almıştır.

Bu bağlamda öncelikli olarak bireysel yatırımcılar tarafından atılması gereken ilk adım yatırım kavramının doğru anlaşılması ve yapılacak tüm işlemlerin stratejik bir kurgu dahilinde bilinçli olarak yürütülmesidir.

İçinde bulunduğumuz günlerde yalnızca enflasyondan korunmak için panik ve stres altında hareket etmek oldukça riskli sonuçları da beraberinde getirebilir. Özellikle şahsi olarak bilinçsiz ve bilimsel bilgilerden uzak bir şekilde veya yetkili/lisanslı sektör temsilcilerinden destek almadan, duyumlar temelinde borsa yatırımı yapmak yağmurdan kaçarken doluya tutulmaya benzer.

Anlaşılabilir olması adına daha somut olarak örnek vermek gerekirse bu olaya şöyle bakmak gerekiyor: Düşünün ki bugün bir kıyafet satın alacaksınız. Bir kıyafeti bile satın alırken, farklı mağazaları geziyor, farklı modelleri görüp incelemek istiyor, alternatif fiyatları karşılaştırıyor o da yetmiyor yeri geldiğinde web platformları üzerinden bile fiyat araştırması gerçekleştirdikten sonra alım tercihimizi belirliyoruz.

Maddi olarak küçük ürünleri bile satın alma sürecini bu titizlikle yürütürken, nasıl olur da dişimizden tırnağımızdan arttırdığınız tasarruflarımızı; kendi işlem karakterimizi tanımadan, yaşamsal çerçevemizi belirlemeden, sorgusuzca, stratejilerden uzak bir şekilde, sosyal medya üzerinden hiç tanımadığınız kişilerden, kulaktan duyma bilgiler veya tüyolar aracılığıyla, işleyişini hiç bilmediğimiz bir finansal varlığa yatırabiliyoruz?  

Şunu da ifade etmekte fayda var. Elbette ki yükselen bir trend içerisinde bu tarz bir yaklaşımla günlük ya da aylık tesadüfi kazançlar sağlamak da mümkündür ancak bunun şahsi başarıyla ilişkili olmayan sürdürülebilir bir durum olmadığını, günü geldiğinde kaçınılmaz risklerin gerçekleşebileceğini asla unutmamak gerekir. Bu riskler gerçekleştiğinde, hangi varlık olursa olsun; yapılacak bilinçsiz yatırımlar sonucunda meydana gelebilecek olumsuz tablonun yalnızca maddi bir kayıp değil; başta sizin, ailenizin ve yakın çevrenizin üzerinde de yıkıcı olumsuz sosyal etkiler yaratabilecek durum olduğunu asla unutmamak gerekir.

O sebeple hangi varlığa yatırım yapılırsa yapılsın, ilk aşamada: Doğru yatırım kendinize yapacağınız yatırımla yani; Finansal Okuryazar olmakla başlar …

Finansal Okuryazarlık becerisi, işçi, memur, çiftçi, öğrenci, iş insanı, yönetici kısacası yaşadığımız dünyada finansal işlemlere taraf olan tüm bireyler adına sahip olunması gereken olmazsa olmaz bir beceridir.

Altını çizerek belirtmek gerekir ki; Finansal Okuryazarlık sadece bu alanda eğitim görmüş kişilerin değil, hangi meslekten ve yaş grubundan olursa olsun her bireyin asgari oranda kolaylıkla öğrenebileceği ve geliştirebileceği temel bir beceridir.

***

Yeri gelmişken değinmek gerekir ki; Finansal Okuryazarlık; birçok ana ve alt disiplin özelinde spesifik konuları içerisinde barındıran genel bir kavram olarak karşımıza çıkmaktadır.

Bu sebeple belirli kalıplar içerisine sokulmuş sabit bir tanımı olmamakla beraber, uzun yıllardır çeşitli coğrafyalardan farklı bakış açısına sahip bireyler ve kurumlar tarafından sürekli olarak yorumlanmış ve tanımlanmıştır.

En genel tanımıyla Finansal Okuryazarlık; bireylerin, bütçelerini ve mevcut tasarruflarını etkili ve doğru yönetebilme kabiliyetidir. Daha detaylı ele alacak olursak; finansal ürünler ve kavramlar hakkında sahip olunan finansal bilgi birikimini, hayatın olağan akışında meydana gelebilecek tüm olumlu-olumsuz koşullardaki finansal risk ve fırsatları irdeleyerek, bilinçli bir şekilde yaşamsal tutuma dönüştürebilme becerisi olarak tanımlanabilir.

Özetleyecek olursak çatı bir kavram olarak nitelendirebileceğimiz Finansal Okuryazarlık becerisi her yönüyle oldukça stratejik bir yere sahip olmakla birlikte bu bilinçle atılacak adımlar hem bireysel açıdan hem de toplumsal açıdan mevcut kaynakların işlevsel değerlendirilmesi noktasında; matematiksel kar-zarar ilişkisinin ötesinde sürdürülebilirlik adına da önemli bir yere sahiptir.

Tüm bu bilgiler ışığında doğru yatırımın; bilimsel bir altyapı ve tecrübe gerektirdiğini unutmamak gerekir.

Özellikle Borsa tarafında yapılacak bireysel yatırımlarda başarı sağlamak için; rasyonel analiz becerisi kazanmak, piyasadaki manipülatif girişimlerden etkilenmemek, yasadışı hareketlerden kaçınmak, kimseye ihtiyaç duymaksızın size özel doğru stratejiler geliştirmek, diğer bireylerin yaptığı analizleri objektif olarak değerlendirebilmek için bütünsel bir yaklaşım modeli ile alınacak eğitimler ve konu özelindeki bireysel gelişim çabası son derece önem arz etmektedir.

İyi Haftalar…

(Burada yer alan bilgiler herhangi bir sermaye piyasası aracına ve ya diğer varlıklara yönelik bir yatırım tavsiyesi, alım-satım önerisi ya da getiri vaadi değildir. Sadece şahsi yorum/görüş içermektedir. Yatırım Danışmanlığı hizmeti; yetkili kuruluşlar tarafından imzalanacak yatırım danışmanlığı sözleşmesi çerçevesinde kişilerin risk ve getiri tercihleri dikkate alınarak kişiye özel sunulmaktadır.)

Düşen Mevduatlardan kaçan yatırımcı nereye gidiyor? Makale: Düşen Mevduatlardan kaçan yatırımcı nereye gidiyor?