Aydın Büyükşehir Belediye Başkanı Özlem Çerçioğlu, 08.02.2020 tarihinde gerçekleştirilen CHP 37. Olağan İl Kongresi’nde Aydın ile ilgili hava ölçüm sonuçlarını açıkladı.
Özlem Çerçioğlu konuşmasında “…Çevre ve Şehircilik Bakanlığı sınır değerini 20 mikrogram m3 olarak belirlemiş. Biz iki türlü ölçüm yaptık. Bir sabit bir de geçici. Bütün ölçümlerimizin yerleri bellidir. Koordinatları hepsinin mevcuttur. Sınır değeri neydi, 20’ydi. Germencik’te sınır değeri 2 ölçümde de üstünde. İncirliova’da 3 noktada üstünde. Efeler sınır değerinin üstünde. Sultanhisar sınır değerinin üstünde. TÜBİTAK, diğer firma ve Büyükşehir Belediyesi’nin ortak ölçümleridir” dedi.
Sonuçlar dev ekranda paylaşıldı. Peki sonuçlar nasıldı?
Açıklanan bütün değerler, sınır değer olan 20 mikrogram/m3 üstündeydi.
Özlem Çerçioğlu, ölçümlerin Tübitak ve Artek tarafından gerçekleştirildiğini ifade etti. Ve ölçüm değerlerini iki şirketin verileri üzerinden açıkladı.
Özlem Çerçioğlu, ölçüm yapılan yerleri de açıkladı. Tek tek koordinatları verdi.
Özlem Çerçioğlu, Aydın’da yaşanan çevre kirliliği ile ilgili olarak, ölçümü yapan kuruluşları, ölçüm değerlerini ve ölçüm yapılan koordinatları açıkladı.
Fakat bu ölçümlerin ne zaman yapıldığını ve tüm ölçüm değerlerini açıklamadı!
İşte bu aşamadan sonra ortada bir şüphe belirmeye başladı. Neydi bu şüphe?
17.01.2020 tarihinde Aydın’a konuşmacı olarak gelen Deniz Zeyrek, Özlem Çerçioğlu ile görüştükten sonra, Sözcü Gazetesinde 18.01.2020 tarihli “Efeleri kızdırmayın efendiler” başlıklı yazısı ile Aydın Büyükşehir Belediyesi ve AFAD tarafından Hidrojen Sülfür gazı ölçüm sonuçlarının en fazla 100 olması gerekirken 1100 civarında çıktığını açıkladı.
Deniz Zeyrek’in yazısında, AFAD ve Büyükşehir Belediyesi’nin Hidrojen Sülfür gazı ölçüm sonuçlarını istediğini, en fazla 100 olması gereken değerlerin 1100 civarında çıktığını kendisinin gördüğünü ifade ediyor.
Yani Deniz Zeyrek, Aydın’daki çevre ölçüm değerlerinin normalde 11 kat yüksek olduğunu, ölçüm raporlarından kendi gözleriyle gördüğünü söylüyor.
Özlem Çerçioğlu’nun 08.02.2020 günü açıkladığı hiçbir değerde böyle bir sonuca rastlamadık. Başka bir deyişle açıklanan hiçbir değer, sınır değerin % 1100 üstünde değildi. Nasıldı hemen bakalım;
O zaman şu soruyu sormamız gerekiyor.
Özlem Çerçioğlu’nun açıkladığı çevre ölçüm verileri doğru mu?
Özlem Çerçioğlu’mu yoksa Deniz Zeyrek’mi doğru söylüyor?
Ölçümlerin ne zaman yapıldığının ve tüm ölçüm değerlerinin açıklanmaması nedeniyle, ölçüm raporlarının içinden sadece istenilen ve açıklanması uygun görülen değerler mi açıklandı?
Özlem Çerçioğlu, çevre kirliliği sonuçlarını açıklarken siyaseten stratejik bir hamle yaparak, halkın üzerindeki baskısını azaltarak, halkın gazını alabilecek kadar sınır değeri (20 mk/m3) aşan değerler paylaşırken, jeotermal enerji üreten şirketlerle ve devletle karşı karşıya gelmemek ve halkı tahrik etmemek için de sınır değeri % 1100 aşan çok kötü değerleri paylaşmamış olabilir mi?
Özlem Çerçioğlu, konuşmasında “amacımız bağcıyı dövmek değil. Ülkemizin enerjiye ihtiyacı var, farkındayız.” derken jeotermal enerji üreten şirketlerle karşı karşıya gelmek istemediğini açıkça ifade etti.
Bu soruların yanıtını Özlem Çerçioğlu’nun vermesi gerekmektedir.
Özlem Çerçioğlu bu sonuçları CHP 37. Olağan İl Kongresi’nde açıklarken, salonda bulunan ölçüm cihazları aldığını ve sürekli ölçüm yapılarak sonuçlarının kamuoyuyla paylaşılacağını açıklayan Efeler Belediye Başkanı Fatih Atay’dan hiçbir ses çıkmadı.
Daha ilginç olan neydi biliyor musunuz?
Özlem Çerçioğlu, bir kahraman edasıyla ölçüm sonuçlarını açıklarken, salonda bulunan Efeler Belediye Başkanı Fatih Atay ile Germencik Belediye Başkanı Fuat Öndeş’e “işyeri açma ve çalıştırma ruhsatları olmayan jeotermal enerji santrallerini, kanun ve yönetmelikler uyarınca neden mühürleyip kapatmıyorsunuz?” sorusunu soramadı.
Daha da ilginç olan neydi biliyor musunuz?
İl Kongresinde divan başkanı olan, CHP Genel Başkan Yardımcısı Gülizar Biçer Karaca, Aydında CHP’li Belediye Başkanlarının görevde olduğu, Efeler ve Germencik’te “işyeri açma ve çalıştırma ruhsatı” olmayan jeotermal enerji santralleri hakkında mühürleme ve kapatma işlemi yapılmadığını bildiği halde, bu konuda hiçbir yorum yapmadı.
CHP olarak bir taraftan çevre mücadelesinin içinde olunduğunuzu ifade edeceksiniz, bir yandan da “işyeri açma ve çalıştırma ruhsatı” olmayan jeotermal enerji santrallerini mühürleyip, kapatmayan iki Belediye Başkanına hiçbir şey söyleyemeyeceksiniz!
Takdiri okurlarıma bırakıyorum.
