Nitekim siyaset kulislerinde Bekir Kuvvet Erim’in Nazilli Belediyesi’nin projelerine karşı çıktığı iddialarının temelinde milletvekili seçilememesi halinde Nazilli’ye belediye başkanı olma hayalinin suya düşmesinin yattığı konuşuluyor.

Nazilli Belediye Başkanı Kürşat Engin Özcan’ın İYİ Parti^den ayrılarak AK Parti’ye katılalıdan bu tarafa Nazilli iktidar partisinin gündemi olmaya devam ediyor.

 Bu değişikliğin makbule geçtiğinin göstergesi ise en üst seviyede, bakan ve genel başkan yardımcılarının ziyaretleriydi.

Bilim, Teknoloji ve Sanayi Bakanı Mustafa Varank da Kürşat Engin Özcan’ın partilerine geçişinden memnuniyetinin bir ifadesi olarak Belediyeyi ziyaretlerinde “ben bundan sonra Nazilli’nin de bakanıyım,”dedi.

 Ardından yerel yönetimlerden sorumlu AK Parti genel başkan yardımcısı Mehmet Özhaseki de Ankara’dan Nazilli Belediyesini ve onun çiçeği burnunda yeni partilisi başkanı ziyarete geldi.

Ama bu değişiklik Ankara boyutundaki kadar Aydın AK Parti’de hatta Cumhur İttifakının diğer bileşeni MHP’de de sevinçle karşılanmadı.Nedenlerine gelince::

Kürşat Engin Özcan’ın Cumhur İttifakına geçişi hem AK Parti’de hem de MHP’de parti içi dengeleri bozmakla kalmadı gerek milletvekilliğinde gerek belediye başkanlığında beklentisi olanların da umutlarını azalttı..

O İlk darbeyi de Nazilli’de AK Parti’den belediye başkan adaylığını düşünenlere vurdu denebilir. .

Diğer taraftan bu olayla bağlı olmamakla birlikte önümüzdeki seçimlerde iktidar AK Parti’de milletvekilliği ve eğer ortaklık bozulmazsa 2024 Martında yapılacak belediye seçimlerinde Cumhur İttifakı en azından bir önceki seçimde aldıkları oyu korumaya çalışacak.

Kürşat Engin Özcan’ın geçişinin bu partide yarattığı memnuniyetin biraz da nedeni  muhalefetin çözülüyor propagandası karşısında AK Parti oylarında bir azalma yok aksine gücünü koruyor ki, muhalefet partileri belediye başkanlarının ilgi odağı algısı yaratmaktı.

Ama bu algı AK Parti’de milletvekilleri ve yeni aday olacaklar arasındaki listeye girme yarışını pek etkilemiyor.

Bilindiği üzere Aydın’ı AK Partiden dört milletvekili Ankara’da temsil etmek üzere seçilmişti. Nazilli merkezli Doğu Bölgesi’nden Bekir Kuvvet Erim, Söke, Kuşadası odaklı Batı’dan Metin Yavuz, Efeler’in başını çektiği merkezden de Mustafa Savaş ve Rıza Posacı…

Ancak yaklaşan seçimde milletvekilliği adaylığında her partide olduğu gibi AK Parti’de de kâğıtlar yeniden karılacak.

 Ayrıca görünen o ki, iktidar beklediği geçen seçimdeki oyu almada bir hayli zorlanacak.Bu da: AK Parti’de adaylık yarışını daha da çekişmeli hale getirecek:

Bu partide bir zafer olarak görülen Kürşat Engin Özcan’ın parti değiştirmesinde kirveliğini yapan Metin Yavuz’u adaylıkta şanslı duruma getirmiş görünüyor.

Diğer taraftan da kendi bölgesi dışında, Nazilli’de kirvelik yapması da seçim önü  diğer milletvekillerinin ayrıca adaylık düşünenlerin  pek hoşuna gittiği söylenemez..

Ancak Cumhurbaşkanı onun bu başarısını milletvekilliği listesinde seçilebilecek bir sıraya yerleştirerek ödüllendirecek mi, listeler açıklandığında görülecektir.

Ancak birinci, ikinci sıra dışında bir adaylık bu kirvelikte onun şansını garantilemiyor. Nedeni ise Aydın’da AK Parti eski gücünde değil.

Çünkü Aydın bir emekli ve tarım bölgesidir. AK Parti kırsaldaki ağırlığını korusa da kent merkezlerinde ve ovalık kesimde sulu tarım ve hayvancılıkla uğraşan kesimde oy kaybetmiş görünüyor.

Ayrıca özellikle gıda fiyatlarındaki ve eğitim giderlerindeki fiyat artışları AK Parti’nin oy aldığı önemli bir kesim olan kadınları etkilemektedir.

Emekli kesime yönelik hükümetçe yapılan iyileştirmeler ise iki, üç ay devam etmekte sonrasında emekli harcamalarında eksiye düşmektedir.

Bu durumların sandığa nasıl yansıyacağını bu günden kestirmek güç olmakla birlikte genel kanı iktidarın geçen seçimde çıkardığı dört milletvekilinde bu seçimde azalma . olacağıdır.

Siyaset kulislerine göre bu seçimde üç milletvekili çıkarması başarıdır Bu görüş de AK Parti’deki ikinci sıradan sonraki milletvekilliğinin aslanın ağzında olduğundan adaylık yarışını kızıştırmaktadır.

Ayrıca yeni seçim yasasına göre partiler ittifak da yapsalar bir seçim bölgesinde aldıkları salt oyla milletvekili çıkarabileceklerdir. Bu da küçük partilerin aleyhine olacağından ittifaka dahil partiler bazı seçim bölgelerinde tek listeyle seçime girme düşüncesindedirler.

Aydın’da da bir ihtimal AK Parti ile MHP tek listeyle seçime girecektir. O takdirde AK Parti’nin üçüncü ya da dördüncü sıra adayı MHP’den olacak demektir ki, bu da AK Parti’den mevcut milletvekillerinden birinin ya da başka bir adayın eksilmesi demektir.

Diğer bir ihtimal de AK Parti’nin bu seçimde ilk üç sıradan birinde kadın kontenjanı kullanmasıdır. O takdirde de mevcut AK Parti milletvekillerinden biri ya da ikisi liste dışı kalacaklar ya da seçilemeyecek bir sırada yer alacaklar demektir.

Diğer taraftan Kürşat Engin Özcan’ın parti değiştirmesi sadece milletvekili sırasını değiştirme ihtimali ile kalmadı, listede yer alamayan ya da yer aldığı halde seçimi kazanamayan bölge milletvekilinin Nazilli özelinde belediye başkanlığına adaylık ihtimalini de ortadan kaldırdı.

Nitekim siyaset kulislerinde Bekir Kuvvet Erim’in Nazilli Belediyesi’nin projelerine karşı çıktığı iddialarının,(aydinpost.28.12.2022) temelinde milletvekili seçilememesi halinde Nazilli’ye belediye başkanı olma hayalinin suya düşmesinin yattığı konuşuluyor.

Kürşat Engin Özcan parti değiştirmesi MHP’yi de etkiledi.

Örnek; “yeri geldiğinde milletvekili olmak yerine belediyede Nazilli’ye hizmeti tercih ederim” diyen MHP İl Başkanı Haluk Alıcık ya da aynı partiden başkanlık hayali kuranların kararlarını revize etmelerine neden olacak.

Mesela Haluk Alıcık ya Cumhur İttifakı’ndan büyükşehre ya da bu seçime kadar adından pek söz etmediği milletvekilliğine adaylıklardan birini seçebilir.

Bir belediye başkanın parti değiştirmesi ile bunlar olabiliyorsa seçime bu gün karar alınsa daha üç ay var demektir, halkın görüşünü etkileyecek beklenmeyen çok şeyler olabilir.

Bu bizde siyaset zeminin ne kadar kaygan aynı zamanda kırılgan olduğunun da bir göstergesidir.

O nedenle Süleyman Demirel’in “siyasette 24 saat uzun bir zamandır”, sözünü her daim hatırdan çıkarmamak gerekiyor.