Merkez sağda birleşerek 50+1 hedeflenmeli. Farklı ideolojilerle ittifak yerine, ortak bir çatı altında bütünleşerek ülke yönetimine talip olunmalıdır.

Türkiye, 1923-1946 yılları arasında tek partili dönemde ülke CHP tarafından yönetildi.
1946 yılında çok partili döneme geçildiğinde, CHP (İsmet İNÖNÜ), MKP (Nuri DEMİRAĞ), DP (Celal BAYAR) ve LDP (Kazım DEMİRASLAN) arasında yapılan seçimlerde, ülkeyi aralıksız 23 yıl tek başına yöneten CHP tekrar seçimleri kazandı.

1950 yılında yapılan seçimleri ise merkez sağ partisi olan Demokrat Parti “DP”, Adnan MENDERES ile tek başına kazanarak ülke yönetimini CHP’den devralıp 1960 ihtilaline kadar 10 yıl devam ettirdi.

Daha sonra merkez sağ partileri olarak kabul edilen DP, DYP (Süleyman DEMİREL) ile 1980 ihtilaline kadar, dönem dönem koalisyon hükümetleriyle olsa da, ülke yönetiminde yer aldı.
1980 ihtilali sonrası, 1983 yılında yeniden demokratik düzene geçilince, dört eğilimi bir araya getiren ANAP uzun yıllar ülkeyi yönetimde bulundu.

1999 DSP-ANAP-MHP koalisyon iktidarının erken seçim kararı ile 2002 yılında yapılan erken genel seçimlerinde tek başına iktidara gelen AK Parti, 23 yıldır ülkeyi aralıksız yönetmektedir.

F9B700Ef A650 4Ea4 B37F A8Bfb20Eefaf

2017 yılında yapılan Anayasa değişikliği ile 2018 genel seçimlerinde Cumhurbaşkanlığı Hükümet Sistemi’ne geçilmiş ve 50+1 oy alan Cumhurbaşkanı tarafından ülke yönetilmeye başlanmıştır.

2023 Cumhurbaşkanlığı seçimlerinde, tek başına 50+1 oy oranına ulaşamayacağını öngören siyasi partiler, ittifaklar yapmak zorunda kalmıştır.

Bu ittifaklar, birbirinden farklı parti ve politikalara sahip partileri bir araya getirse de, muhalefet partilerinin Cumhurbaşkanı adayı konusunda ortaya çıkan anlaşmazlık, özellikle merkez sağ seçmenin Kemal KILIÇDAROĞLU’nu desteklemediğini göstermiştir.

Birbirinden farklı siyaset anlayışına sahip partilerin kurdukları ittifaklar yerine, birbirleri ile aynı siyaset anlayışı içinde olup farklı farklı isimlerle kurulan merkez sağ partilerinin iktidar olma yolunda başarılı olabilmeleri için, 50+1 seçim sistemi ile birleşmenin önemini görmeleri gerekmektedir.

Elbette her kurulan partinin genel başkanı, kendi kurduğu partisini korumak ve genel başkanlık koltuğunda kalmak ister.
Geçmişte denenen birleşme çabaları da bu koruma içgüdüsü sebebiyle başarılı olamamıştır.

Başarılı olabilmek için koltukları kırmak, nefis duygularından kurtularak yeni bir çatı altında birleşip bu millete umut olabilmek adına koltukları korumak için değil, vatanı korumak için bir araya gelme mecburiyeti doğmuştur.

Osmanlı’nın çöküşü döneminde bütün çabalara rağmen ortaya çıkan isyan ve bağımsızlık hareketleri engellenememiş, Osmanlı toprak kaybetme sürecine girerek 1915’te başlayıp 1918’de başarılı olan emperyalist ülkeler tarafından topraklarımız işgal edildiği unutulmamalıdır.

Büyük deha Başkomutan Mustafa Kemal “Atatürk” ve arkadaşları, yanıp yıkılmış, parçalanmış bir Osmanlı’dan Anadolu’da bir kurtuluş mücadelesi başlatarak yeniden bağımsız bir Türkiye Cumhuriyeti devletini kurmayı başarmışlardır.
Bugün yaşamış olduğumuz Türkiye Cumhuriyeti, yine emperyalist ülkelerin projeleri kapsamında destekleriyle, PKK ve bölücü gruplarca parçalanıp, topraklarımızın bir bölümünü işgal ederek yeni bir Kürt devleti kurulmak istenmektedir.

“BOP” (Büyük Ortadoğu Projesi) emperyalist ülkelerin öncülüğünde, **“BİP” (Büyük İşgal Projesi)**ne dönüşmüş olup, komşu ülkelerimizde başlayan isyan ve ayaklanmalar ile insanlar hayatlarını kaybetmiş, vatanları bölünüp parçalanarak yeni devletlerin kurulmasını engelleyemediklerine hepimiz şahit olduk.

Büyük İsrail Projesi için Ortadoğu’da değiştirilmeye çalışılan ülke sınırları içinde bir Kürt devleti kurmayı hayal edenlerin, ülkemiz topraklarında da gözü olduğunu hepimiz biliyor ve endişe ile takip ediyoruz.

Türk milliyetçilerinin, onlarca parti kurup birbirlerine rakip olmak yerine, ülkemizin bölünüp parçalanmasının önüne geçmek adına, mutlak birlik ve beraberlik için bir çatı altında toplanıp, merkez sağın tamamını kucaklayan yeni bir parti kurarak ülke yönetimine talip olmaları zorunlu hale gelmiştir.

Parçalanarak küçülmeyi başaranlar, birleşerek büyümeyi de başarmalıdır.

Bundan sonra yapılması gereken, 50+1 oy oranına ulaşabilmek adına, birbirine benzemeyen partilerle ittifak yapmak yerine, merkez sağda birleşerek büyümenin yollarını aramak olmalıdır.

Her zaman olduğu gibi, takdir okuyucularındır.

7A5213B6 3C61 42Aa 95F8 E2A1A4618Af0

CHP Kuruluş Ayarlarına Geri Dönmeli Makale: CHP Kuruluş Ayarlarına Geri Dönmeli