İzmir, Antalya, Muğla gibi turizm kentlerindeki orman yangınlarını üstlenen terör örgütü PKK, İstanbul’da son 10 günde çıkan orman, fabrika ve gemi kundaklamalarını da kendilerinin yaptığını ileri sürdü. İstanbul’da Şamlar Ormanı’nı yakmaya çalışırken yakalanan 3 PKK’lı talimatı örgütten aldıklarını itiraf ederken, Tuzla’daki fabrika yangınını PKK’ya yakınlığı ile bilinen “Halkların Birleşik Devrim Hareketi” (HBDH) adlı örgüt üstlendi. Son olarak Pendik Aydos Ormanı’nda yangın çıkarmaya çalışan ve amatör kamera ile görüntülen Yakup Akman isimli şüpheli şahıs gözaltına alındı. Akman’ın terör bağlantısı olduğu ileri sürüldü.

‘Güçleri kalmadı’

Altınbaş Üniversitesi Öğretim Üyesi Dr. Eray Güçlüer, terör örgütünün son dönemde orman yangınlarına yönelmesini Milliyet’e değerlendirdi. Yapılan operasyonlarla örgütün eylem kabiliyetinin azaldığını belirten Güçlüer şunları söyledi:

“Terör örgütlerinin eylem kabiliyetleri kalmaz ise kendilerini bu şekilde ifade edebilecekleri, daha basit eylem türlerine yönelirler. Bileşik kaplar teorisi gibi, bir tarafta gücünüz biterse diğer tarafa yönelirsiniz. Dağdaki savaşı yürütemiyorlar ve yurt içinde güçleri kalmadı. Dağda eylem kabiliyeti kalmayınca da, sivil hedeflere yöneliyorlar. Diyarbakır Kulp’ta odunculara yapılan saldırı, orman ve fabrika yakmaları bunun en net örneği. Asker ve devlet kurumlarına saldıracak eylem güçleri yok. Diğer yandan hayatta kalmak ve seslerini duyurmak istiyorlar. O yüzden bu tip eylemlere gidiyorlar. Bu eylemler için de dağ kadrosunun olmasına gerek yok. Zaten dağda da terörist kalmadı. İçişleri Bakanlığı rakamlarına göre, Doğu ve Güneydoğu Anadolu Bölgesinde 22 ildeki toplam terörist sayısı 500’ün altına indi. 1 Ocak 2019’dan itibaren örgüte yurt içinden katılım yok.



‘Biz varız algısı’

Diyarbakır’da anneler isyan ediyor. İnsanlar tepki gösteriyor. Örgütün sosyolojik düzlemde toplumsal karşılığı eriyor. ‘Suçun maddi şiddeti geçse bile psikolojik korkusu devam eder.’ Dağda bitmiş, alan kaybetmiş, toplumsal düzlemde sosyolojik tabanı her geçen gün eriyen bir terör örgütü, ne yapacak? Sivil görünümlü, legal aparatlar içerisine yerleştirdiği ya da onlarla bağlantılı olan kimliğini gizleyen sivil görünümlü teröristler üzerinden, ormanları yakıp, sivile saldırarak kendilerini ‘ifade etme’ye çalışacak. ‘Biz varız, şiddette uyguluyoruz’ algısını yaratma amacındalar. Örgütün bu eylemlerdeki amacı, suçun psikolojik şiddet ögesini, yani toplum üzerindeki baskısını devam ettirmeye çalışmak. ‘Toplumsal tabanımı nasıl elimde tutarım’ derdindeler.”