Gece yarısı muhtıralarıyla kendi vatandaşını hizaya sokmayı amaçlayan, tankları sokaklarda yürüterek halkına balans ayarı çekmeye çalışan, 1000 yıl sürecek dedikleri 28 Şubat gibi postmodern darbeler dahil, her darbede halkını fakirleştirip köleleştiren, kendi halkını düşman gören zihniyete, bu değişiklik ile artık durun diyeceklerini açıklayan STK yöneticileri, “Yapılacak değişikliklerle, hali hazırda tarafsızlığını yitirmiş, hukuki olmaktan çok ideolojik yaklaşımları esas alan, Türk Milleti adına kullandığı yetkiyi suiistimal ederek, milletin değerlerini görmezden gelen bir yapının, Anayasa Mahkemesi"nin de gerekçesinde belirttiği gibi, daha hukuki bir zemine çekilmekte, yüksek yargı, farklı görüşlerin de temsil edilebildiği, daha katılımcı ve şeffaf bir organizasyona kavuşturulmaktadır” ifadelerini kullandılar.
Referanduma sayılı günler kala, halkın, siyasi ve partizanca çekişmeler arasında kaldığını iddia edilen açıklamada şu ifadelere yer verildi: “Ne acıdır ki bir kesimimiz, statükodan yana tavır alan hayır cephesinin, konuyu siyasi kamplaşmaya sürüklemesinden dolayı, Anayasa değişiklik paketi ve maddelerinin içeriğinden bihaber şekilde sandığa gitmektedir. Halkımız sistemli ve kasıtlı olarak, azami düzeyde değişiklik paketi içeriğinden uzak tutulmaya çalışılmaktadır. Bu nedenle, en önemli ve gözden kaçırılmaması gereken husus şudur. Yapılacak olan referandumun, A partisi ya da B partisi ile ilgili bir genel seçim, bir güven oylaması olmadığı gerçeğini unutmadan, bir kısım darbeci ve statükocu zihniyetin sözcülüğünü yapan kişilerin sahte, soyut ve sloganlaşmış, söz ve felaket çığırtkanlığına aldanmadan, değişiklik metnini anlayarak ve kendi kendimize sorgulayarak, bir kez olsun baştan sona kadar okunmalıdır. Gelecek nesillerimiz adına taşıdığımız sorumluluklar ışığında oylama yapacağız. Vatandaşlık görevimiz gereği mutlaka sandığa gidilmelidir. Bu referandum milletin elindeki önemli bir fırsattır. Bu fırsatın, sloganlaşmış kampanyalara, paranoyalara, siyasi kamplaşmalara feda edilmesi, ülkemiz ve milletimizin lehine olmayacaktır. Halk oylamasına sunulan paket, Anayasa Mahkemesi"nce de incelenmiş ve oluşturulmaya çalışılan soru işaretlerinin ve hukuka aykırılık iddialarının yerinde olmadığı mahkemece tespit edilmiştir. Referanduma sunulan değişikliklerin, millet tarafından teveccühle karşılanması sonrasında, milletimiz yıllardır özlemle beklediği yeni ve sivil bir anayasaya zaman geçirilmeden kavuşturulmalıdır. 12 Eylül"de halk oylamasına sunulacak olan değişiklik paketi, sivil anayasaya doğru atılan, önemli bir adım olacaktır. Bizler, şehit, gazi dul ve yetimlere, özürlülere, kadın ve çocuklara anayasal güvence getirilmesine, vatandaşların fişlenmemesine, memura toplu sözleşme hakkına, memurlar hakkında verilen disiplin cezalarına yargı denetimi getirilmesine, emeklilerin ve işçilerin şartlarının iyileştirilmesine, sivillerin askeri mahkemelerde yargılanmasına son verilmesine, Anayasa Mahkemesi"ne bireysel başvuru yolunun açılmasına, kendisini Türkiye Büyük Millet Meclisi"nin ve milli iradenin üstünde gören bir anlayışla kararlar veren, kararları ile pek çok kez millet vicdanında derin yaralar açan, kılık kıyafeti nedeni ile eğitim hakkı ellerinden alınan, meslek liseli oldukları için, üniversite kapısından geri döndürülen gençlere reva görülen uygulamanın mimarı olan yapının değiştirilmesine, kaha denetlenebilir ve şeffaf bir devlete, kamu denetçiliğine, milletin evlatlarını birbirine kırdıracak ortamı hazırladıktan sonra, karışıklık ortamından faydalanarak, Türkiye Büyük Millet Meclisi"ni lağvedip, yönetimi gasp eden, millet evlatlarına hapishanelerde, her türlü işkence ve zulümleri reva gören, 12 Eylül cuntacılarının yargılanmasına, ideolojik ve keyfi yaklaşımlarla, YAŞ ve HSYK kararları ile, mesleklerinden ihraç edilmelere yargı denetimi getirilmesine, HSYK"nin tek tip ideolojiden, görüşten kurtarılması ve kürsü hâkimlerinin de HSYK" da temsil edilmesine, "Evet" diyoruz” şeklinde ifade ettiler.