İYİ Parti Aydın İl Başkanı Süleyman Demirci Aydınpost köşe yazarı Ahmet Gözen’e verdiği röportajda kelimenin tam anlamıyla içini dökmüş.
Bu anlamda Aydınpost’un ve Ahmet Gözen ağabeyimizin iyi bir başarıya imza attığını belirtmeliyim.
Süleyman Demirci bu açıklamasıyla ittifaktan memnun olmayan İYİ Parti tabanının gazını aldı.
Yerel seçimlerdeki katkılarının görmezden gelinmesini CHP’lilerin başarıyı bütünüyle kendilerine mal etmelerini dile getirenlerin olduğu biliniyordu.
Ancak İYİ Parti’de bu derece patlama noktasına gelen bir enerji biriktiğini kimse tahmin etmiyordu.
Kiminle konuştuysam Süleyman Demirci’nin açıklamalarından memnun olmayan İYİ Partiliye rastlamadım.
Süleyman Demirci’nin tabanda bu denli ses getiren şikâyetlerini iki ana başlıkta toplamak mümkün.
BİR: İttifak çerçevesinde büyükşehirde temsilde ve istihdamda İYİ Partili kadrolara yer verilmediği gibi CHP’lilerce İYİ Parti’nin yok sayılması,
İKİ: Eski il başkanı Cemal Sarı ve ekibinin kendini görevden aldırmak için uğraşması ve Özlem Çerçioğlu’nun da bu grupla birlikte hareket etmesi.
Birinci konu İYİ Parti’ye büyükşehirde eşit ortaklık yerine eksik giderici buçuk ortak muamelesi yapılması büyükşehirdeki yönetim tarzıyla ilgilidir.
Çünkü büyükşehirde ortaklık parti il başkanlığı üzerinden değil de belediye meclis üyeleri üzerinden sürdürülür.
Bu konuda İYİ Parti İl Başkanına tek seçenek kalıyor.
Grup başkanı olarak belediye meclis üyelerini tespitte ince eleyip sık dokumak ve her meclis toplantısından önce yapacağı toplantıda grup kararı almaktır.
Ayrıca müzakere kanalını çalıştırmaktır.
Meydanı boş bırakırsanız siyaset boşluk kabul etmez dolduracak birileri bulunur.
Herkesi kendi haline bırakmanın bir sonucu bu gün bırakın belediye meclis üyelerini belediye başkanlarının bile her hangi bir konuda büyükşehirden icazetsiz, bağımsız hareket etmesi mümkün değildir.
İYİ Partili İncirliova Başkanı Aytekin Kaya ve Nazilli Başkanı Kürşat Engin Özcan’ın Süleyman Demirci’yi açıktan desteklemekten çekinen açıklamaları buna bariz örnektir.
Hâlbuki siyasi ittifaklar partilerin karşılıklı çıkarları üzerine kurulur.
Günümüz kutuplaştırıcı siyasette ittifak sistemi partileri gerçekliklerden koparmakla kalmadı, siyaseti demokrasi zemininden otoriter bir mecraya kaydırdı.
Sonuçta gücü eline geçiren de kendi hükümranlığını kurmak ve devam ettirmek adına karşı gücü de pasifize etmenin yollarını arıyor ve buluyor.
Ne de olsa herkesin ya da yakınlarının bir şeylere ihtiyacı var, hiçbir eksiği bulunmayanın ya zaafları var ya da ihtirasları…
Günümüzün bu gerçekleri karşısında sadece İYİ Parti İl Başkanı Süleyman Demirci’nin değil diğerlerinin de elinde yapacak bir şeyi yok.
Çünkü destede kâğıt biter, eli güçlü olanda asıl oyun deste bittikten sonra başlar.
Süleyman Demirci’nin açıklamalarında öne çıkan ikinci konu Cemal Sarı grubunun kendini alaşağı etme çabalarıdır ki, bu tür girişim her siyasi parti için geçerlidir.
Temel siyaset kuraldır seçimle zor elde edilen mevki, makamlar kimseye ikram edilmez, imkânları fırsata dönüştürerek üstte olanı indirir, yerine siz geçersiniz.
Tek şartı sandığın hakemliğidir ki, demokrasilerin vazgeçilemez kuralıdır.
Çünkü günümüzde demokrasi sadece bir yönetim biçimi değildir aynı zamanda vazgeçilmez bir yaşam tarzıdır.
Süleyman Demirci’nin ileri sürdüğü hayli kafa karıştıran diğer bir konu da Özlem Çerçioğlu’nun kendini görevden aldırmak için Cemal Sarı grubuyla işbirliği yaptığı iddiasıdır.
Fakat bu iddia bir şüpheden mi ibarettir ya da kesin bilgi midir, bilinmiyor.
Ancak Özlem Çerçioğlu’nun İYİ Parti’ye ve liderine saygısızlık edecek bir siyasetçi olmadığında hemfikir olanlar bir hayli fazla…
Bu olayda inanları asıl şaşırtan İYİ Parti milletvekili Aydın Adnan Sezgin’in Süleyman Demirci’nin “Özlem Çerçioğlu ve İYİ Parti ilçe başkanları birlikte bir çay içemedik” sözünü yalanlamadaki aceleciliğidir.
O nedenle ne büyükşehirden ne CHP cephesinden kimse konuşmazken Aydın Adnan Sezgin’in konuşması ve disiplin iması yapması bir hayli manidar bulundu.
Hâlbuki olayın aslı onun söylediği gibi değil.
Aydın Adnan Sezgin’in sözünü ettiği ilk randevunun Ankara seyahati üzerine iptalinin ardından dönüşte il yönetiminin randevu talebi üzerine büyükşehirden gündemin ne olacağı sorulur.
İYİ Parti yönetimi de ilçe başkanlarına danışarak bir gündem oluşturur ve büyükşehre iletir.
Bunun üzerine Özlem Çerçioğlu aradan çıkar ve İYİ Partililere konuları CHP İl Başkanı Ali Çankır’la müzakere etmeleri önerisinde bulunur.
İYİ Partili ilçe başkanlarının da Ali Çankır’la toplantıya karşı çıkmaları sonucu toplantı yapılmaz.
Süleyman Demirci’nin kastettiği o toplantıdır.
Sonuçta tepkideki aceleciliğiyle Aydın Adnan Sezgin’in İYİ Parti’nin mi yoksa CHP’nin mi milletvekili olduğu pek anlaşılamadı.
Ondan da ilginci Aydın Adnan Sezgin’in “ Süleyman Demirci hakkında bir disiplin işlemi yapılacak mı, sorusuna verdiği üstü örtülü cevaptır.
Açıkça söylenmese de “muhtemeldir” iması ve il kongresinde delegeler üzerinde bıraktığı Cemal Sarı’ya destek verdiği algısı akıllara başka bir soru getirdi.
Aydın Adnan Sezgin seçilmiş başkanı görevden aldıracak da Cemal Sarı’yı mı il başkanı yaptırmayı düşünüyor?
İşte İYİ Parti Aydın’da sandık iradesini geçersiz kılacak o hareketi yaparsa asıl kurşunu topuğuna o zaman sıkar.
