6360 Sayılı Kanun ile diğer 13 ille beraber2014 yılında Aydın İli tamamen Büyükşehir kapsamına alınmıştı. Bu dönüştürülme ile tüm ilçeler Büyükşehir Belediyesine bağlanmış, tüm belde belediyeleri kapatılarak ilçelerin mahallelerine dönüştürülmüştü. İlde bulunan tüm köyler de ilçe belediyelerinin mahallesi olmuştu. Bu kanun ile getirilen değişiklik ile büyükşehir sorumluluk alanının tüm ili kapsayacak şekilde büyütülmesi ile her yere hizmet götürme sorunu oluşmuştu. Geçen zaman hala bu sorunların tam olarak çözülemediğini de gösterdi.

Hızlı ve kapitalist büyümenin sonucu olarak Kuşadası gibi şehirler çok boyutlu sorunlarla karşı karşıya kalmaktadır. Bu karmaşık sorunların çözümünde ilçe belediyelerinin yetersiz kaldığı ve bu nedenle de kanun içerisine bu konu ile ilgili maddeler konuldu. İki kademeli süreçte ilçelerin ekonomik olarak yetişemediği konularda Büyükşehir Belediyeleri yetkisini kullanarak ilçe belediyelerine olumlu manada müdahale edebilecektir. Bazı ortak hizmetlerin Büyükşehir ile ilçe belediyelerinin birlikte sunacak olması ise önemli bir yetki sorunu oluşturmaktadır. Birçok konuda Büyükşehir belediyelerinin koordine edici ve denetim yetkisinin bulunması, belediyeler arası koordinasyonun ne kadar önemli olduğunu ortaya koymaktadır. Ayrıca alt yapı ulaşım, imar, bütçe gibi konularda Büyükşehir belediyesinin denetim ve onay yetkisi belediyeler arasında ara sıra gerilim oluşturabilmektedir. Her ne kadar aynı siyasi partilerin belediyeleri arasında görülse de, özellikle farklı siyasi partilerin belediye başkanları arasında bu çekişme ve kısır döngü kendini daha çok hissettirmektedir. Bu çerçevede Büyükşehir belediyeleri ile ilçe belediyeleri arasındaki ilişkilerin idari, mali ve siyasi açıdan iyi olması gerekir.

Kuşadası Belediyesi sorumluluk alanında mevcut bulunan ve oluşabilecek sorunların giderilmesini sağlayacak düzenlemelerin hayata geçirilebilmesi için Aydın Büyükşehir Belediyesi ile etkin bir koordinasyon gereklidir. Kuşadası sorumluluk alanında müşterek hizmetlerin etkin bir şekilde sunulabilmesi, Büyükşehir Belediyesi’nin koordinasyon de denetim görevinin yanı sıra makro nitelikteki yatırımları gerçekleştirebilmesi ile mümkün olacaktır. Bu durumun gerçekleşebilmesi, Kuşadası Belediyesi sorumluluk alanında ortak çalışmalar ve iyi bir uyum ile mümkündür. Her ne kadar şimdiye kadar bu uyum görülmese de bundan sonra görülmeyeceği anlamına gelmemektedir.

Kuşadası Belediyesi ile Büyükşehir Belediyesi arasında oluşabilecek bir siyasi ya da kişisel çekişmenin burada yaşayanlara çok olumsuz etkileri olacaktır. Özellikle çekişmeye dönük anlayıştaki belediye başkanları ile bu tür siyasi ve kişisel çekişmeler daha sık görülecek, bundan da burada yaşayanlar şimdi olduğu gibi zarar görecektir. En azından buradaki yaşanabilecek çekişmeler vatandaşların yönetime katılımını, belediye hizmetlerinin vatandaşın ayağına gitmesinin önüne geçeceğini, verilecek birçok hizmetin nitelik ve nicelik olarak kötüleşeceğini tahmin etmek hiçte zor olmayacaktır. Unutulmamalıdır ki Kuşadası’nın kaybedeceği bir dönem daha yoktur.

Bu durumun en güzel örneğini Kuşadası özelinde hep beraber yaşayıp gördük. 2014 yılında ilk defa yapılan Büyükşehir Belediye seçimlerinde hem Büyükşehir hem Kuşadası Belediyesi CHP’den seçilmişti. Hatta, Sayın Özlem Çerçioğlu bu uyum için Kuşadası CHP üyelerinin büyük kısmının desteklediği aday adaylarını değil, başka bir adayın seçime girmesini sağlamış, ancak bu kişi ile maalesef uyum içinde çalışamamıştır. Durum böyle olunca da bunun zararını Kuşadası halkı çekmiştir.

Olaya başka bir pencereden bakacak olursak, farklı siyasi partiden olmasa bile Büyükşehir ve ilçe belediye başkanları arasındaki çekişmelerin yaratacağı sorunun yanında, başkanlar arasında oluşabilecek uzgörü farklılığı da halka getirilecek hizmetleri olumsuz etkileyecektir. Uzgörü sahibi bir Aydın Büyükşehir Başkanının yanında uzgörü sahibi olmayan bir Kuşadası Belediye Başkanı olursa hizmet sorunu oluşacaktır. Çünkü birisi geleceği iyi okuyup farklı projeler sunabilecek iken, diğeri geleceği iyi okuyamadığı için kendisine önerilen projeleri anlayamayacak ve olaya yanlış pencereden bakacaktır. Olaylara ne kadar farklı pencereden bakılırsa o kadar çok sorun ortaya çıkacaktır. Belediye başkanları arasında oluşabilecek sorunlarda o kadar büyük olacak, en çok zararı da burada yaşayan halk görecektir.

Halkın ve Kuşadası Belediyesinin zarar görmemesi için uyum içinde çalışmak önemlidir. Bunun için yapılması gereken, Büyükşehir ile ilçe belediyelerinin aynı siyasi fikre ve halkın teveccühüne sahip kişilerden oluşmasıdır. Aynı siyasi fikre sahip olmayan ve halkın teveccühünü kazanamamış belediye başkanları her zaman sorun oluşturacaktır. Daha iyi bir Kuşadası için, daha iyi bir Aydın için uyumlu bir ortam yaratmak ve üyelerin tercihlerini göz önüne almak gerekir. Büyükşehir’de Çerçioğlu olacak ise, daha iyi hizmet alabilmek için Kuşadası’nda da yeni ve gelişime açık bir başkanı seçmeliyiz. Mevcut aday adayları arasında birkaç kişi bu örneğe uygun yapıda olduklarını bizlere hissettiriyorlar. Bu birkaç aday hem uzgörü açısından, hem uyum açısından, hem halkın teveccühünü kazanması açısından,  hem de çalışkanlık açısında diğer adaylardan farklılaşmaktadır. Aday seçiminin bu kriterlere göre yapılması önemli ve gereklidir.

”Birlik ve beraberlik; ölümden başka her şeyi yener.” (Mustafa Kemal Atatürk)

 

Aydınpost ANDROID'de TIKLA İNDİR!   Aydınpost APPSTORE'da TIKLA