Otoyollar karayolu ulaşımı için son dönemlerin vazgeçilmez yapılarıdır. Uzun mesafelerin daha kısa sürede geçilmesini sağlarlar. Yolcu ve yük taşımacılığında payları büyüktür. Ancak yapımı esnasında geçtiği yerlerde coğrafyaya önemli etkileri vardır. Özellikle Aydın gibi topraklarının büyük kısmı eşi bulunmayan birinci sınıf tarım toprağı olan yerlerde bu etki oldukça önemlidir. Özellikle otoyolların mümkün olduğu kadar düz olarak ilerlemesi prensibi önüne çıkan en güzel şeylerin bile yok olmasına neden olmaktadır.

Aydın Çevre Yolu Otoyol Ayrım Kavşağı’ndan başlayarak, Dalaman üzerinden Yenipazar’a ulaşacak olan otoyol, Çeltikçi-Korucuk-Kocadere istikametinde devam ederek Kocabaş mevkiinde sonlanacak. Aydın Denizli Otoyolu 140 kilometre otoyol, 23 kilometre bağlantı yolu olmak üzere toplam 163 kilometre uzunluğunda inşa edilecek.

Bu verilerin ışığı altında kabaca bir hesapla beş bin dönüm birinci sınıf tarım arazisi, bir o kadar da meyve bahçesi yok olacaktır. Bu durumda en ilkel yöntemlerle tarım yapılsa bile her yıl yüz milyon doların üzerinde tarımsal üretim kaybı yaşanacak, bu topraklarda bir daha tarım yapılamayacak, otoyol çevresindeki tarım alanlarında üretilen ürünlerde egzoz gazı kaynaklı ağır metal kalıntıları görülebilecektir. Eğer bu alanlarda nitelikli tarım yapılırsa bu zarar en az üçe katlayacaktır.

Sonuç olarak Aydın Denizli Otoyolu çevre için, ilimizin birinci sınıf tarım arazileri için, doğal Hayat için büyük tehdit oluşturmaktadır. Önemli su yolları zarar görecek, yaban hayvanlarının geçiş yolları kapanacak, birçok kuş türü, arı ve böcek popülasyonu olumsuz etkilenecektir. Bu konuda çeşitli üniversitelerde yapılan çalışmalar mevcuttur. Kaş yapayım derken göz çıkarmayalım. Bu yolun yapılması ilimizin ve Denizli'nin birinci önceliği değildir. Mevcut yol küçük iyileştirme çabaları ile daha kullanışlı hale getirilebilir, mevcut demiryolu hızlandırılıp daha işler hale getirilerek karayolunun yükü azaltılabilir. Bunun için iyi bir planlama ve tüm ilgililerin katılımı ile gerçekleştirilmelidir.

Tarım alanlarımızı ve doğal hayatı kaybedersek bir daha geri kazanamayız. İlimizin kalkınmasında daha fazla katma değer kazandırabilecek sektörler vardır. Eğer sağlıklı bir kalkınma isteniyorsa hem bakanlıklar, hem valilik, hem yerel yönetimler, hem üniversite, hem de tüm oda ve borsalar bir araya gelerek ortak akıl üretmelidirler. Artık siyasi nedenlerle kısır çekişmelerin ilimize fayda sağlamadığı net olarak görünmektedir. Bunu görmek için ekonomi profesörü olmaya gerek yok, basit bir inceleme ve karşılaştırma ile ilimizin son kırk yıldır nereden nereye geldiğini, bu süreçte çevre illerin nasıl geliştiğini görebilirsiniz.

Artık çözüm odaklı çalışıp bu soruna çözüm bulma zamanımız geçmektedir. Otoyol verimli mümbit topraklarımıza saplanacak  bir hançerdir ve beraberinde birçok sorunu getirecektir . Bu hizmet değil  devlet eliyle ilimizin değerlerinin yok edilmesi projesidir.

İlimizin önceliği   otoyol değil, organize tarım bölgeleri, organize turizm alanları, tarıma dayalı organize sanayi bölgeleri, yüksek teknoloji üreten teknokentler, geliştirilmiş demiryolları gibi ilimize artı değer katacak çalışmalardır.

Bize sağlık, huzur veren, bizi ruhen dinlendiren; gönlümüzü şenlendiren, çevremizi koruyalım.