EMNİYET 2023 UYUŞTURUCU RAPORU

Son yıllarda meydana gelen birçok olayda suçlu-uyuşturucu bağı dikkat çekiyor. Uyuşturucuya bağlı suçlar artıyor. Sokakta rast gele birini öldürene baktığımızda uyuşturucu kullandığı ortaya çıkıyor. (2021 yılında Samuray kılıçla Başak Cengiz’i öldüren Can Göktuğ Boz’un 5 yıl önce uyuşturucu tedavisi gördüğü ortaya çıktı.) Uyuşturucu kullananlar serseri mayın gibi aramızda dolaşıyor. Vatandaşlar çocuklarını sokağa çıkarmaya korkuyor. Öyle semtler var ki geceleri dolaşmak cesaret ister. Bazı park ve bahçeler ise uyuşturucu kullananların mekânı olmuş durumda! Vahim bir durum da uluslararası uyuşturucu baronlarının Türkiye’de yakalanması… 

Uyuşturucu- suç bağına son örnek Diyarbakırlı “Filozof Ramazan Hoca” olarak bilinen Ramazan Pişkin’i öldürdüğü iddiasıyla tutuklanan E. B,’nin 9 suçundan birisi uyuşturucu kullanmak! Televizyon programlarında ele alınan cinayet ve şiddet olaylarında da uyuşturucu bağı dikkat çekici…

Türkiye’deki uyuşturucu tehlikesi Emniyet raporlarına da yansıdı. Emniyet Genel Müdürlüğü ‘2023 Türkiye Uyuşturucu Raporu’nda Türkiye’nin karşı karşıya kaldığı tehlikeye işaret edilerek, “Bugün dünyada ve ülkemizde tarihin hiçbir döneminde olmadığı kadar çok ve çeşitli uyuşturucu türü bulunmaktadır. Özellikle son yıllarda geleneksel uyuşturucular ile birlikte kimyasal yöntemler kullanılarak üretilen sentetik uyuşturucular sorunun daha kompleks hale gelmesine sebep olmuştur.” denildi.

‘FETÖ TEMİZLİĞİ MÜCADELEDE

SAMİMİYETİ ARTIRDI’

Emniyet Genel Müdürlüğü Narkotik Suçlarla Mücadele Başkanlığı tarafından hazırlanan raporda şu önemli saptamalar yapılıyor: 

“Ülkemiz uyuşturucu kaçakçılığında stratejik bir coğrafi konuma sahiptir. Dolayısıyla mücadelemiz ulusal ve uluslararası boyutta çok yönlü, bütüncül bir anlayışla sürdürülmekte ve ülkemizin bu alanda gösterdiği gayret sadece vatandaşlarımızca değil uluslararası toplumca da takdirle karşılanmaktadır.

Sürdürülen kararlı ve etkin mücadelenin daha da ileriye götürülmesi kurumlarımızı bir yandan faaliyet alanları içerisinde bilimsel gerçekler üzerinde çalışmaya iterken, diğer yandan da edinilen bilgi ve tecrübenin paydaş kurumlara aktarılmasına yönlendirmektedir.

Kolluğun kurumsal yeteneklerinin yükselmesinin yanında özellikle 2014 yılından sonra bu birimlerden FETÖ örgüt mensuplarının temizlenmesi de mücadeledeki samimiyetin artmasını sağlamıştır.”

UYUŞTURUCUNUN MERKEZİ

83e7197c-0a8c-449f-93d1-f8e5ee2bb6bc

144 sayfalık raporu incelediğimizde uyuşturucunun merkezinin, kalbinin Afganistan değil Avrupa olduğu görülüyor. BM, ABD ve Avrupa uyuşturucu raporlarından da yararlanılarak hazırlanan çalışmada bu açıkça ortaya konuluyor. Afganistan, bazı Asya ülkeleri ve Güney Amerika ülkelerinde afyon, kenevir ve benzer uyuşturucu bitkileri Avrupa’dan giden kimyasallarla (ya da Avrupa’da) “ürün” haline getiriliyor ve yine Avrupa ve ABD’ye ihraç ediliyor. Bu trafik kuzey (Ukrayna-Rusya), orta hat (İran-Türkiye ve Balkan ülkeleri), ve güney hattından (açık denizlerden) Avrupa’ya ulaştırılıyor.

Uyuşturucuyu harekete geçiren, Avrupa’yı cazip merkez haline getiren ise Avrupa’daki zenginlik/ para! Para ve tüketim miktarı arzı artırıyor. Talep merkezini cazip haline getiriyor. Avrupa uyuşturucunun kalbi niteliğinde. Bir anlamda atar damar. Kan buraya geliyor ve buradan pompalanıyor. Dünyadaki ağ da bu merkezli şekilleniyor. Avrupa’nın uyuşturucu merkezi/ kalbi ise Hollanda. Hollanda’da uyuşturucu belli miktarda eczanelerde satılıyor. Uyuşturucunun kimyasal maddeleri de Hollanda, Almanya, İspanya, Belçika ve Polonya’da üretiliyor.

Ayrıca bu ülkelerde üretilen uyuşturucu maddeler, gerisin geriye tüketmek üzere aynı ağ üzerinden istikrarsızlık yaratılan, iç savaş çıkarılan, işgal sonrası yıkıma uğrayan ülkelere gönderilerek tükettiriliyor. Bu geriye yönlendirilen ağ, terörü ve istikrarsızlığı büyütüyor. ABD ve Avrupa’nın desteklediği ve yarattığı bu durumu kalıcı hale getiriyor. Buna tipik örnek Afganistan’da uyuşturucu üretiminin ABD işgalinden sonra 10 katına çıkması. 2021 yılında ABD’nin çekilmesinden sonra Afganistan’da uyuşturucu üretiminin düşmesi anlamlı… Taliban yönetimi uyuşturucu ekimini ve ticaretini yasakladı ve elindeki imkanlarla bunlarla mücadele ediyor.

72c2ab75-51e8-4ebd-92da-d601c2cba88d

Önemli bir tehlike de uyuşturucunun sadece Avrupa’da tüketilmemesi. Buralarda üretilen uyuşturucu Afganistan, Irak, Suriye, Türkiye, İran, Güney Amerika ülkeleri ve Arap ülkelerinde tüketiliyor. Uyuşturucunun yeni hedefi zenginleşen Asya ülkeleri. Bu artışın önemli bir nedeni buralara yönlendirme yapılması… ABD ve Avrupa merkezli bir yönlendirme var. Eskiden transit geçen ve çok az tüketilen uyuşturucu şimdi buralarda da artan miktarda tüketiliyor. Uyuşan bir toplum yaratılmaya çalışılıyor.

Suudi Arabistan’ın Captagon gibi kimyasal uyuşturucu haplarının en çok tüketildiği ülke konumuna gelmesi dikkat çekici… İran ve Türkiye uyuşturucu trafiğinin ana yolu. Bu iki ülkede uyuşturucu ve kaçakçılıkla yapılan mücadelede büyük başarılar elde edildi. Raporda verilen rakamlar bu iki ülkede uyuşturucu yakalamalarının arttığını gösteriyor. Tonlarca uyuşturucu ve kimyasal madde ele geçirildi. Bu güzergahtaki mücadele, uyuşturucu ağının başka güzergahlar arayışına girmesine de yol açmış.

 3d281520-2273-4671-bc53-7cfe309ac0ad

TERÖR ÖRGÜTLERİ AĞIN İÇİNDE

Uyuşturucu meselesinin önemli bir ayağı da bu işin getiricisi, kaçakçısı, pazarlamacısının yani AYAKÇI’nın terör örgütlerinin olması… Burada PKK/KCK-PYD ve diğer terör örgütlerinin aldığı rol çok açık. ABD ve AB uyuşturucu merkezlerinin raporlarında da bu ilişki açıkça belirtiliyor. Öyle ilginç bir tezat ortaya çıkıyor ki, ABD ve AB yetkilileri PKK’nın uyuşturucu ağındaki rolünü saptıyor ama bir yandan da bu ülkelerin askeri ve istihbarat yetkilileri açıkça PKK ve onun kardeş kuruluşu PYD ile işbirliği yapıyor. Irak ve Suriye’nin bölünerek terör devleti kurulmasına çalışıyor. ABD’nin Suriye’de PYD ile giriştiği aleni işbirliği bunun tipik örneği. Eskiden örtülü yapılan yardımlar şimdi alenen yapılıyor ve bu “IŞİD ile mücadele” adı altında perdelenmeye çalışılıyor…

Afganistan, Irak, Suriye ve Türkiye’deki kirli operasyonların finansmanı ise uyuşturucudan sağlanıyor. Bu terör örgütlerinin faaliyetlerini sürdürmesi, ABD ve AB çıkarları doğrultusunda bölgede yıkımı derinleştirmesi için bu finans ağına göz yumuluyor, hatta yardım ediliyor. Avrupa uyuşturucu raporlarına göre, Avrupa’daki uyuşturucu ağını PKK yönetiyor. Hatta PKK öyle işi büyütmüş ki perakende satışını bile o yapıyor. Yani sokak satıcılığı… Böylesine büyük bir ağ, Avrupa- Batı Asya arasında gidip geliyor ve uyuşturucudan elde edilen gelirler devasa boyuta ulaşıyor. Bu pastadan terör örgütlerinin aldığı pay daha sonra silaha dönüşüyor. Silah da Avrupa ülkelerinden gidiyor. Çünkü silah üreticisi ülkelerin merkezi de burası…

TERÖR ÖRGÜTLERİNİN UYUŞTURUCU TİCARETİ

c1326369-31d3-46c5-b541-832ac943e881

Emniyet Uyuşturucu Raporunda, uyuşturucunun terör örgütleriyle bağları şöyle saptanıyor:

“PKK/ KCK-PYD/YPG, DHKP/C, TKP/ML ve FETÖ/ PDY terör örgütlerinin de uyuşturucu kaçakçılığı ile yakın ilişkisi söz konusudur. NATO istihbarat analistlerine göre PKK/KCK-PYD/YPG sadece eroin kaçakçılığından 50 milyon dolardan 100 milyon dolara kadar gelir elde etmektedir. PKK/KCK-PYD/YPG’nin bu ticarete dahil olması, 2008’de bazı üyelerinin Avrupa’da eroin kaçakçılığı suçundan tutuklanmasıyla daha da gözler önüne serilmiştir.

PKK’nın narkotikten elde ettiği yıllık gelir, 500 milyon Avro ile 2,5 milyar Dolar arasında değiştiği görülmektedir. Avrupa’da yakalanan uyuşturucunun yüzde 80’inde PKK/KCK-PYD/YPG bağlantısı olduğu ve bu paranın çoğunluğu ile silah alındığı bilinmektedir. Almanya Başsavcılığı, Avrupa’da yakalanan uyuşturucunun yüzde 80’inin PKK ile bağlantısı olduğunu öne sürmüştür.

PKK’nın uyuşturucu bağlantısının yeni olmadığı, INTERPOL raporlarına göre 1992 ve 1994 arasında Avrupa uyuşturucu pazarının yüzde 60 ile 70 arasında PKK kontrolünde olduğu, 2005 yılında ise Avrupa pazarına gelen uyuşturucunun yüzde 80’inde PKK kontrolü bulunduğu vurgulanmıştır.

ac95e4ff-662d-4e39-9dd5-ecb1c3e8cf83

Jandarma Genel Komutanlığı’na bağlı birimler tarafından 2016-2022 yılları arasında terör örgütü PKK/KCK-PYD/YPG’nin yasa dışı ekim ve uyuşturucu imal ve ticaretinden gelir elde etmesine karşı yürütülen 284 narkoterör operasyonunda bin 70 şüpheli yakalanmış, 171 bin 729 kg toz esrar, 108 bin 274 kg kubar esrar, 3 bin 081 kg skunk, 362 milyon 423 bin 343 kök kenevir bitkisi ve 12 milyon 054 bin 713 kök skunk bitkisi ele geçirilmiştir.”

Raporda dikkat çeken konu, eskiden mafyanın elinde olan uyuşturucu ticaretinin giderek terör örgütlerine kayması. Bu da terörün finansmanını sağlıyor. ABD ve Avrupa da buna göz yumuyor…eb5af7d6-a5a1-49c0-bde8-321a5a7c534f

 KİMYASAL UYUŞTURUCULAR ARTIYOR

Emniyet Genel Müdürlüğü’nün hazırladığı uyuşturucu raporunda önemli bir tehlike de uyuşturucunun geleneksel ürünlerden çıkarak kimyasal ağırlıklı ürünlere yönelmesi. Bununla hem gizlenmesi, nakliyesi hem de az miktardan daha fazla para kazanılmasına neden oluyor. Kimyasallardaki tehlike çok etkili ve çok kısa sürede hem bağımlılık yapıyor hem de ölümlere neden oluyor. Ciddi mücadele edilmezse büyük boyutlu ölümlere neden olma riski taşıyor. Türkiye’de son 7 yılda yapılan yoğun mücadele, rakamlara da yansımış durumda. 2017 yılında uyuşturucudan ölümler 941 iken bu 2022 yılında 246’ya düşmüş…

Raporda şu saptamalar yapılıyor:

“Metamfetamin; bağımlılık yapma potansiyeli yüksek olan Captagon, amfetamin ve ecstasynin de yer aldığı ATS sınıfında yer alan sentetik bir uyarıcıdır. Yasa dışı uyuşturucu pazarlarında metamfetamin toz, kristal, sıvı ve tablet formunda bulunmaktadır. 2010-2020 döneminde dünya genelinde metamfetamin yakalama miktarı beş kat artış göstermiş ve 2020 yılında bir önceki yıla göre yüzde 16 artış oranında 375 ton metamfetamin ele geçirilmiştir. Bu rakam aynı yıl içinde yakalanan tüm ATS’lerin yüzde 71’dir.

2021’de Belçika (9) ve Hollanda (15) tarafından tespit edilen orta ve büyük ölçekli laboratuvarlar dahil 12 AB ülkesi tarafından 261 metamfetamin laboratuvarı (2020’de 215) tespit edilmiştir. En fazla laboratuvar (188) tespiti Çekya (2020'de 182) tarafından yapılmıştır.” 

197ff721-372c-4989-9f43-a317f8bee311

5296179f-a067-45a3-aaaf-d7ddf228ffa1

a455d6de-c6a3-43af-a5ab-ae589100958e

EMEKLİ EMNİYET MÜDÜRÜ OSMAN ÖZTÜRK

‘Uyuşturucu ve terörün

finansmanı engellenmelidir’

Emekli 1. Sınıf Emniyet Müdürü Osman Öztürk, Türkiye’nin uyuşturucu ile mücadelesinin önemli olduğunu, terör ve suç örgütlerinin mali kaynaklarının da kurutulması gerektiğini hatırlatarak, uyuşturucu- terör ilişkisine dikkat çekerek şunları söyledi:

“Terörizm olgusuyla mücadele aynı zamanda bu fiilleri işlenebilir kılan mali kaynakların kurutulmasıyla mümkündür. Birçok suç türü terör eylemlerine gelir sağlamak için kullanılırken, uyuşturucu imal ve ticareti suçları da bu gelir kalemleri arasında büyük bir yer tutmaktadır.

Narkoterörizmle mücadele terör örgütleri ile de etkinlikle yapılarak finans kaynakları önlenmelidir. Kısacası Emniyet Uyuşturucu Raporu ülkemiz ve çocuklarımız için bugün ve gelecekte en büyük ve yaşamsal tehlike ve tehdidin uyuşturucu olduğunu bize göstermektedir. Sınırlarımızdaki savaşlar, terör örgütlerinin varlığı, yasadışı sığınmacılar, mülteciler ve göçmenler, insan kaçakçılığı örgütleri, uluslararası suç örgütleri bu alanın en riskli başlıklarını oluşturmaktadır. Ülkemiz sınırlarını güven altına almalıdır.

Türkiye uyuşturucu rötarlarındaki geçiş ve hedef ülke konumundan kurtulmak için etkin önlemler almalı, uyuşturucu ve terörün finansmanını engellemelidir.

Türkiye uluslararası suç örgütlerinin barınma, saklanma ve organizasyon faaliyetlerinin üssü konumunda olmamak için ve kara para trafiğini önlemek için etkin önlemler almalıdır.

Ülkemiz limanları uyuşturucu üssü konumuna gelmemeli, uyuşturucu sevkiyatının ve trafiğinin iskelesi konumundan kurtulmalıdır. Uyuşturucu çok tehlikeli bir madde olduğu kadar çok kolay zengin olma yönüyle cezbedici bir madde görünümünde olduğundan aç gözlü insanların ahlak ölçütünü de zehirlemekte ve toplumu çürütmektedir. Uyuşturucu geliri hiçbir ülkeyi zengin etmez, çocuklarının geleceğini köreltir ve hastalıklı bir ülke yapar.”

Şehir küçük hizmet büyük Makale: Şehir küçük hizmet büyük