Geçen hafta bir kısım genç katı atık ücretlerinin Efeler Belediyesi tarafından toplandığı ile ilgili Cumhuriyet Meydanı’nda bildiri dağıttılar.
Dağıtıcıların hangi kurumu temsil ettikleri bilinmeyince böyle bir işe kimin niye giriştiği konusunda tereddütler oluştu.
Yerel muhalefet AK Parti ve MHP cephesi sorumuza bizim ilgimiz, alakamız yok, cevabını verdi.
Öyle olunca bildiri üzerindeki “Efeler sınırları içersinde toplanan katı atık bedelleri Efeler Belediyesine aktarılmaktadır” ifadesi üzerinden giden bazıları bu acaba Büyükşehir, Efeler Belediyesi çekişmesinin bir ürünü mü, dedi.
Ancak bu sefer de iki CHP’li belediye ortak bölüştükleri bir gelir üzerinde niye kavda etsinler ki, sorusu akla geldi.
Olanı henüz ufukta görünmeyen yerel seçimlere yönelik erken başlayan bir yarışa yoranlar var.
Velhasıl rivayet muhtelif…
Ancak burada amaç halk yararı ise çekişme konusu yanlış…
Önemli olan su faturalarının ve birlikte tahsil edilen katı atık ücretlerinin hangi kurumun kesesine girdiği değil geçen yıllarla karşılaştırıldığ
Ayrıca belediyeler katı atık ücretini yasa gereği almak zorunda…
O zamanda akla bu bildiriyi dağıttıranlar bilmiyor ya da su ücretlerinin yüksekliğini dikkatlerden uzak tutmak için bu konuyu çarpıtarak gündeme getirdikleri geliyor.
Hatırlanacaktır…
2013’de Su ve Orman Bakanı Veysel Eroğlu Aydın’a bir gelişlerinde.. zamanın CHP Genel Başkan Yardımcısı Gökhan Günaydın’ın sözlü soru önergesi vermesine.. neden olan “belediyeler katı atık parası almayabilirler” şeklinde bir açıklama yapmıştı.
Bunun üzerine Çevre ve Şehircilik Bakanlığı’na görüş soran Aydın Belediyesi haklı çıkmış Bakanlık “almak zorunludur” şeklinde görüş bildirmişti.
Bu cevap da zafer edasıyla kamuoyu ile paylaşılmıştı.
Adı geçen yazıda da belirtildiği üzere, yasada aksi yönde bir değişiklik olmadığı sürece bir belediye başkanı “ben bu parayı almıyorum” derse kendisine kamu zararına sebebiyet vermekten zimmet çıkar.
Kaldı ki, katı atıkların toplanması ve aktarım istasyonlarına nakil ücreti ilçe belediyesinin hakkıdır.. geri kalan ayrıştırma ve bertaraf kısmı da büyükşehrindir.
Yani toplanan paradan büyükşehir de pay almaktadır.
Eğer konu kabahatmiş gibi Efeler Belediyesini suçlama yerine alınan bu ücretin yüksekliği ve yeni baştan hesaplanması istenseydi daha mantıklı hareket edilmiş olurdu.
O takdirde belki hesaplama bir daha gözden geçirilir varsa yanlış düzeltme yoluna gidilir ve mağduriyet böylece giderilirdi.
Maksat halkın mağduriyetini dile getirmekse eğer ben bu bildiriyi dağıtanların su zammını niye gündeme getirmediklerini merak ediyorum.
Zira asıl üzerinde durulması gereken budur.
Ücretlilerin maaşına %5 zam yapıldığı bir devirde suya önceki yıla göre faturaları ikiye katlayan % 40’ları aşan zammın insafa sığar tarafı olduğu düşünülebilir mi?
Belediye sınırları içersinde yaşayan her ailenin her ferdin ihtiyacı kadar suyu makul fiyata temin belediyelerin görevidir.
Bu hizmeti yaparken de temizliği, kaliteyi ve ucuzluk ilkesini gözetmek, ödeme gücü olmayanlara indirimli tarife uygulamak gibi kolaylık sağlamak durumundadır.
Sosyal belediyecilik budur.
