Fenerbahçede Aziz Yıldırım döneminde scout ekibinde yer alan eski futbolcu Kemalettin Şentürk açıklamalarda bulundu.
İşte Şentürkün sözleri:
Scoutluk herkesin yapabileceği bir iş değil. Öyle twitterdan birinin gördüğü, yazdığı, sadece bir maç izleyip karar verdiği bir iş değil.
Scoutingte öncü olmak gerek. Aslında scoutingin de içinde pek çok dalları var. Çok kısa ve net olarak aslında scouting futbolcu aldırmamaktır bana göre! Dünyada yaşayan 5 milyar insanın 3 milyarı futbol izliyor. Herkes de ayrı bir futbolcuyu beğenir ve kendi takımında görmek ister ama işin özü takımın içerisinde o oyuncunun gerekliliği, performans verip veremeyeceği, gerçekten o takımı isteyip istemediği gibi pek çok kriteri beraberinde getirir. Dolayısıyla scouting herkesçe bilinenin aksine futbolcu aldırmamaktır. Bundan kasıt, kriterlerle eleme yapmak.
TÜRKİYENİN FUTBOLCU ÇÖPLÜĞÜNE DÖNME NEDENİ...
Türkiyede kulüplerin %95i scout ekibi ile çalışmıyor veya scoutların verdiği kararları uygulamıyor. Böyle bir gerçeğimiz var. Bilgiye kimse gerek duymuyor. Türkiyenin futbolcu çöplüğüne dönmesini biraz buraya bağlıyorum.
BİZ AYDA 100 FUTBOLCU DEĞİL, BİR DOSYADA 100 FUTBOLCU SUNUYORDUK
Biz 4.5 yıl çalıştık bu sürenin 2.5 yıllık diliminde çok ciddi algı operasyonları yapıldı. Bu Fenerbahçe scouting birimine yapılan çok ciddi bir haksızlıktı. Bu yönetimin dediği gibi bir ayda 100 futbolcu değil, biz bir dosyada 100 oyuncu sunuyorduk Aziz Başkanımıza
Bizimle ilgilenen, bize hem kendi imkanlarını hem de kulübün imkanlarını sonuna kadar açan bir başkanımız vardı. Aziz Yıldırım gibi bir şansımız vardı bizim. Biz de bu şansımızı özellikle ilk 2 yıl iyi kullandığımızı düşünüyorum. Dünyadaki bütün futbolcuları izleme şansı bulduk. Biz Fenerbahçeliyiz ve Fenerbahçede çalışsak da çalışmasak da yaptığımız çalışmaların Fenerbahçede kalması yönünde bir çalışma yapmıştık. O data orada duruyor. Tabi bunu yeni yönetim bilmiyor doğal olarak, belki de öğrenmişlerdir, nasıl çalıştıklarını bilemiyorum.
Seçimden sonra Sayın Ali Koç, yanılmıyorsam 3 veya 4 gün sonra Dereağzına geldi ki orada Comolli ile yeni anlaşılmıştı. Tesisleri Comolli ve sayın başkana gezdirdikten sonra yaklaşık 20 dakikalık bir görüşme oldu. Selahattin Baki, Comolli, ben ve Saffet hoca vardı. Sonradan Şenol Çorlu hoca da geldi o toplantıya. Biz o görüşmede Comollinin bizi tarttığını anlayamadık. Saf ve temiz duygularla yeni gelen misafirimize tesislerimizi tanıtmıştık. O 20 dakikada hem scouting ile alakalı ciddi bir görüşme olmadı hem de bize altyapı ile alakalı bir şey sorulmadı. Sadece Comollinin kendi belirlediği bir iki konu vardı onları belirtti ve gittiler. Giderken de hatta Sayın Ali Koç, Siz bizim eski futbolcularımızsınız, sizin sorumluluğunuz daha fazla gibi bir yorum da yaptı ama sonrasında yaşananlarla bu söylediği pek oturmadı diye de düşünüyorum.
Fenerbahçe yeni bir yapılanma süreci içerisinde. Yeni bir başkan, yeni bir yönetim ve kendi tercih ettikleri ekiplerle çalışma düşüncesinde oldukları için bizi bu oluşum içerisinde değerlendirmediler. Görünen sebep bu ama gerçek sebep olarak tabi çok daha farklı bir yorum yapılabilir.
RAKİPLERİMİZİ GEÇMİŞTİK
Sayın Ali Koç ile 3-4 gün sonraki o görüşme dışında hiç görüşmedik. Ne arayan, ne soran, Siz 4.5 yıl burada çalıştınız, gerçekten profesyonel misiniz? Siz nesiniz? Burada ne yaptınız? Siz neyi biliyorsunuz? diyen olmadı. Çok büyük bir kırgınlık yaşadık çünkü ne kadar kabul etmeseler de 4.5 yılda harcanan büyük bir emek var orada. Biz bir dosyada 100 oyuncu veriyorduk sayın başkana. Biz diğer rakiplerimize göre çok büyük ilerleme kaydetmiştik.
Şunu da belirtmekte fayda var. Kimse bilmiyor bunu. Sayın Aziz Yıldırım, 4.5 yıl önce Fenerbahçede bu birimi kurduğunda ve bizi de görevlendirdiğinde, Galatasaray 4 yıl önce Beşiktaş da 2 - 2.5 yıl önce scout ekibini kurmuştu. Biz ilk 2.5 yılımızda bu rakiplerimizi yakalamıştık. Bunu çok net söylüyorum ve herkesle de tartışmaya hazırım. Fenerbahçede çalıştığımız süre içerisinde; portföy anlamında, oyuncu anlamında asla ve asla bir menajerle veya bir kulüple herhangi bir muhabbet içerisine girmedik çünkü biz Fenerbahçeye sorumluyuz. Asla ve asla Fenerbahçeye yanlış yapacak bir şey olmadı bizim açımızdan.
TEKNİK DİREKTÖRLER BİZİMLE ÇALIŞMADI
Şu ana kadar söylemediğim bir şey söyleyeyim! 4.5 yıl biz çalıştık ve hiçbir teknik direktör bizimle çalışmadı. Sadece Aziz Yıldırım bizimle çalışıyordu, ilgileniyordu, yaptığımız çalışmalara bakıyordu ama başka hiç kimse bizimle ilgili bir tasarrufta bulunmadı.
Biz Sayın Aziz Yıldırıma çalışmalarımızı sunduğumuzda o da doğal olarak A Takımdaki arkadaşlara iletiyordu bunu. Bütün tasarruf da oradan itibaren başlıyordu veya başlamıyordu. Bizim verdiğimiz raporlarla oyuncu alınmaması konusunda çok kriter var. Aziz Başkanımla yaşadığımız pek çok şeyi kimseye anlatamadık çünkü kendisi buna izin vermediği sürece asla bu konulardan bahsetmem.
Şunu söyleyebilirim, oyuncuların Türkiyeyi tercih etmemelerine fazlasıyla şahit oldum. Maliyetlerinin çok yüksek olduğuna şahit oldum. En önemli iki kriter bunlar. Birkaç oyuncu hatırlıyorum. Üst düzey futbolculara Aziz Başkan istedikleri parayı vermesine rağmen Türkiyeyi tercih etmediler.
Tabi uzaktan davulun sesi hoş geldiği için herkes istediği yorumu yapıyor. 18 yaşını doldurmadan yabancı bir genci çok büyük maliyetlere getirebiliyorsunuz. Ailenin muaffakiyetnamesi, ailenin çalışma izni, çocuğun çalışma izni giriyor devreye. Yani hukuksal anlamda çok ciddi problemler yaşanıyor ki bunu zaten Real Madrid de, Barcelona da yaşadı. Yaptıkları usulsüz transferler nedeniyle çok büyük cezalar aldılar. Bu olayın hukuksal boyutu, bir de işin başka boyutu var. Fenerbahçe sürekli şampiyonluğa oynayan bir takım olduğu için tercihler hazır ve tecrübeli oyuncu yönünde oluyor. Dolayısıyla scouting de bu anlamda yapıldı. 4.5 yıllık çalışmada genç oyuncular da vardı, hazır ve Fenerbahçeye hemen katkı sağlayacak orta ve yaşlı oyuncular da vardı.
Gidip 33, 34, 35 yaşındaki oyuncuları hedeflemedik. Biz 30 yaşüstü oyuncuları da pek kaale almıyorduk. Oluşturduğumuz portföyü de buna göre oluşturduk. Bu da başkanımızın ve yönetimimizin tercihiydi.
BERKE ÖZERİ ALDIKTAN SONRA HARUN TEKİNİ ALIYORSAN ORADA BİR SIKINTI VAR
2015 yılında Fluminensede Gerson adında bir oyuncu vardı. O oyuncuyu canlı olarak U20 turnuvasında gördük. Henüz 17 yaşındaydı. Biz Şubat ayında Uruguaydaki turnuvaya gittik. Haziran ayında 13.5 milyon euroya Roma satın aldı. Orada belirlediğimiz oyuncular gelişim gösterebilecek oyunculardı. Şimdi genç oyuncuyu oynatmayacaksan almayacaksın. Mesela Berke Özeri aldıktan sonra Harun Tekini alıyorsan orada sıkıntı var demektir. Bizim o dönem izlediklerimiz çok genç oyunculardı 18, 19 yaşındaydılar. Bunları aldığınızda hem oynatmanız, hem de tahammül etmeniz gerekiyor. Tahammül edecekseniz almalısınız. Bizim böyle bir tahammülümüz yok. Dünyada büyük kulüpler bu gibi genç oyunculara gözü kapalı olarak o paraları veriyorlar. 5 yıllık kontrat yapıyorlar.
Sizlere yüzlerce örnek verebilirim. Gaston Pereirayı, Davinson Sanchezi, Gersonu, Nandezi, Malcomu, Guilherme Aranayı transfer yapmadan önce takip ettik.
Ne olursa olsun, scouting birimine Maradona da gelse, scouting birimi gelen oyuncunun son durumunu takip etmek zorundadır. Son performansı, karakteri, sakatlığı, ekonomisi son derece önemlidir. Herkes şunu sanıyor; Chelseade, Real Madridte, Barcelonada oynayan bir oyuncu rahatlıkla Fenerbahçede oynar. Yok böyle bir şey! Yanlış bir değerlendirmedir bu. Chelseade oynayan bir oyuncu Fenerbahçede oynayamaz. Kendi kriterlerime uymuyorsa evet Barcelonada da oynasa Fenerbahçede oynayamaz. Bu çok yanlış bir değerlendirme.
FUTBOL OYNAMAYA BİRİ SCOUTİNG YAPAMAZ
Bunun kararını verecek olan bilgidir, tecrübedir, oynamışlıktır. Scouting sadece kağıt üzerinde belirlenen kriterlerin sahada değerlendirilmesi asla olamaz. Ben bunu kabul etmiyorum. %100 bir eski futbolcu olması gerekir. Ben bir eski futbolcu olarak onlar kadar bilgisayar kullanamam, bu işin ehli onlardır ama bir oyuncunun sahada topu nasıl kontrol ettiğini ben bilirim, o bilmez. Mutlaka futbol oynamış olması gerekiyor bu işi profesyonel ve bilgili yapabilmesi için.
Biz 2 yıl ciddi bir Kevin Kampl olayı yaşadık scout birimi olarak. Çok uzunca bir süre önümüze getirildi. Pereira döneminde Terraneo vardı. Juventusta şimdi stoper olan Milli takıma da gidebilir, Ruganiyi bize söylediğinde biz oyuncuyu beğenmedik. Genç bir oyuncuydu o zaman. İtalyan oyuncular Türkiyede başarılı demeyeyim de istikrarlı olamamışlar. Ruganiye biz hayır dedik. Sonra bir iki oyuncuyla ilgili daha yorum yapınca Terraneo bizi Praga gönderdi. Pragta U19 Avrupa Şampiyonası vardı. Orada Avrupanın tüm oyuncularını gördük. Bizi buradan uzaklaştırmak için gönderdi ama bizim için çok iyi oldu. Ruganide yanılmadığımızı da gördük. Bizi Praga gönderdikten sonra da transferleri patlattı zaten.
(FutbolArena)