Uluslararası kamuoyunun ve piyasaların yakından izlediği kefalet  duruşmasında, Kanadalı Hakim William Ehrcke'nin Mıng'ın ABD'nin resmi iade  talebini beklerken şartlı olarak salıverilmesine hükmetti.

Hakimin belirlediği kefalet şartlarına göre, Vancouver kentindeki  evinde ikamet edecek Mıng mahkemeye 7 milyonu nakit ve 3 milyonu gayrimenkul  olmak üzere 10 milyon Kanada dolarını teminat olarak sunacak.

Lions Gate Risk Management Group adlı Kanadalı özel güvenlik şirketi  tarafından sağlanan GPS alıcısını ayak bileğinde taşıyacak Mıng, şirket  görevlilerinin kendisini 7/24 izlemesine ve gerekirse gözaltına almalarına izin  verecek.

Mıng tüm masraflarını kendi cebinden karşılayacağı özel güvenlik  şirketince belirlenen bölgenin dışına çıkamayacak ve mevcut tüm pasaportlarını  Kanadalı otoritelere teslim edecek.

Huawei'in sahibi Ren Zhengfei'nin kızı ve CFO'su Mıng Vancou, ABD'nin  İran yaptırımlarını deldiği gerekçesiyle Washington yönetiminin talebi üzerine 1  Aralık'tan beri Vancouver'daki bir hapishanede tutuluyordu.

Yaklaşık 10 gün hapishanede kaldıktan sonra kefalet duruşmasının  üçüncü gününde şartlı serbest kalmasına karar verilen Mıng'ın akıbeti, ABD  yönetiminin Kanada'dan iade talebinde bulunup bulunmamasına bağlı olacak.

Kanadalı hakim Ehrcke, Amerikalı otoritelerin söz konusu talepte  bulunmak için 60 günü olduğunu bildirdi.

Mıng'ın ABD'ye iade edilmesi halinde New York Doğu Bölgesi  Mahkemesinde "birden fazla uluslararası kurumu dolandırmak için komplo kurmak"  suçundan  yargılanacağı ve suçlu bulunması halinde 30 yıl hapis cezası  alabileceği belirtiliyor.

Öte yandan, uzmanlar, Mıng'ın kefaletle şartlı serbest bırakılmasının  tutuklama haberiyle gerilen ABD-Kanada-Çin ilişkilerinde tansiyonun düşmesine  yardımcı olacağına işaret ediyor.

ABD-Çin ilişkilerini geren tutuklamanın gelişimi

Mıng Vancou, ABD'nin İran yaptırımlarını deldiği gerekçesiyle  Washington yönetiminin talebi üzerine 1 Aralık'ta Vancouver kentindeki bir  havalanında uçak değiştirirken tutuklanmıştı.

Mıng'ın sahtekarlık suçundan yargılanması için New York Doğu Bölgesi  Mahkemesinin tutuklama kararını 22 Ağustos'ta çıkardığı ve Kanada'daki tutuklama  kararının Mıng'ın Vancouver'da uçak değiştirileceğinin öğrenilmesinin ardından 30  Kasım'da çıkarıldığı basına yansımıştı.

Mıng'ın talebiyle alınan basın yasağı nedeniyle 5 Aralık Çarşamba  gününe kadar kamuoyuna yansımayan tutuklamanın, ABD Başkanı Donald Trump ve Çin  Devlet Başkanı Şi Cinping'in Arjantin'de düzenlenen G-20 Liderler Zirvesi'nde  yaptığı görüşmeyle aynı gün gerçekleşmesi dikkati çekmişti.

Mıng'ın Amerikalı bankalara, Huawei ile Hong Kong merkezli Skycom  firması arasındaki bağlantı konusunda yalan söylemek ve komplo kurmakla  suçlandığı ise Cuma yapılan ilk kefalet duruşmasıyla ortaya çıkmıştı.

Teknoloji devi Huawei'in iştiraki konumundaki Skycom'un 2009-2014  yılları arasında ABD'nin İran yaptırımlarını deldiğini savunan savcılık makamı,  Mıng'ın Amerikalı bankalara Huawei ve Skycom'u birbirinden bağımsız şirketler  olarak tanıtarak sahtekarlık yaptığını savunmuştu. Bu çerçevede mahkemeye,  Mıng'ın 2013 yılında uluslararası bir bankaya yaptığı sunum delil olarak  sunulmuştu.

Olayın ardından Çin Dışişleri Bakanlığı, Mıng Vancou'yu gözaltına alan  Kanada'yı insan haklarını ihlalle suçlamış ve Huawei yetkilisinin bir an önce  serbest bırakılmasını talep etmişti.

Çin'in Shenzhen kentinde 1987'de kurulan ve bugün dünyanın en büyük  telekomünikasyon şirketleri arasında yer alan Huawei'in, 170 ülkede 180 binden  fazla çalışanı bulunuyor. Bilgi ve iletişim teknolojisi (ICT) çözümleri,  telekomünikasyon, kurumsal ağlar, bulut, akıllı telefon ve internet alanlarında  hizmet veren Huawei'in  piyasa değerinin yıl sonunda 100 milyar doları geçmesi  bekleniyor.