Geçen hafta CHP Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu bir günlüğüne Aydın’daydı.
İncirliova’da çilek toplayan tarım işçilerini tarlada ziyaret etti birlikte yer sofrasında kahvaltı yaptı.
Vatandaşlarla kahve toplantısı yaptı, dertlerini dinledi, çözüm önerilerini paylaştı.
Efeler Şükran Güngör Salonu’nda kanaat önderleriyle bir araya geldi, sohbet etti.
Kuşadası’nda turizmcilerle bir araya geldi, sorunlarını dinledi ve Kuşadası ve Büyükşehir Belediyesinin gerçekleştirdiği eserlerin toplu açılış törenine katıldı.
Gezinin kısaca özeti bu…
Gezi programını yapan ve yürüten Büyükşehir ve CHP yönetimine kulak verdiğinizde gezi son derece başarılı geçmiştir ve hem Genel Başkan hem de Genel Merkez takdir ve teşekkürlerini bildirmiştir.
Basında yer alan haber ve kritiklere bakarsanız ziyaret programı hem planlaması hem icrasıyla baştan sona fiyaskodur.
Bu değerlendirmeleri ve BŞB ile hangi CHP’li ilçe belediye başkanı arasında gerginlik yaşanmış, hangi belediye başkanları Genel Başkanla aynı fotoğraf karesine girebilmiş, hangileri girememiş bunları konu edecek değilim.
O konular basında yeterince yer aldı zaten…
Benim üzerinde durmak istediğim en azından Aydın ayağında siyasi sonuçlar doğurabilecek özellikte geçmişe dayalı ancak bu ziyarette daha da derinleşen ve ileride büyüme ihtimali olan bir kırılma...
İYİ Parti - CHP gerginliği…
Gerginlik aslında sistemin bir ürünü…
24 Haziran genel seçimleriyle birlikte başlayan partiler arası seçim ittifakı yerel seçimlerde de devam etti.
Sonrasında da bu seçim ittifakı hem Cumhur İttifakı hem de Millet İttifakı bileşenlerince siyasi ittifaka dönüştürüldü.
Ama CHP ile İYİ Parti arasındaki bu siyasi birliktelik söz konusu belediyeler olunca Ankara’daki kadar kolay yürümüyor.
Zira her ne kadar CHP ve İYİ Parti her iki seçimde de ittifak etmiş olsalar da işin doğası gereği aynı zamanda birbirlerine rakip partilerdir.
Bunun bir sonucu büyükşehirleri elinde bulunduran CHP iktidarın sağladığı imkânlardan İYİ Parti’nin de pay istemesine pek sıcak bakmıyor.
İYİ Parti’nin baştan beri itirazı seçim başarısındaki haklarının teslim edilmediğe ama bir belediye başkanı elindeki imkânları hediye ederek, kendi eliyle yarın karşısına çıkacak niye bir rakip yaratsın?
Reel politik açıdan da analitik düşünce bakımından da makul bir gerekçe…
İşte Aydın’daki İYİ Parti - CHP geçimsizliğinin temelinde yatan rekabete dayalı siyaset olgusunun doğasına aykırı, bu siyasi ittifaktır.
Hem rakip olacaksınız hem de elinizdeki silahların size karşı kullanması için bir kısmını rakibinize vereceksiniz…
Bu paradoks muhalefetteki bir ittifakı oluşturan partiler arasında Ankara boyutunda bir paylaşım söz konusu olmadığı için sonuç verebilir.
Ancak belediyelerde bu paradoksu sürdürmek imkânsız derecede zordur. Zira aslan misali güçlü olan kendine rakip olma ihtimali bulunan birine pay vermek istemez.
O nedenle Aydın’da güçlü CHP karşısında dışlanan ve eyvallah edilmeyen hatta yeri geldiğinde güçlü ortağın şikâyetiyle partisi tarafından kulağı çektirilen İYİ Parti yerel yöneticisi oluyor.
Bu konuda hakemlik yapacak milletvekilinin ittifakı sürdürme adına karşı tarafın sözünden çıkmaması da İYİ Partililerin sürekli dışlanmalarına yol açıyor.
Sonuçta Kılıçdaroğlu’nun ziyaretinde CHP tarafından İYİ Parti milletvekili Aydın Adnan Sezgin’e yapılan davet İYİ Parti İl Başkanı Süleyman Demirci’ye yapılma gereği bile duyulmuyor.
Tabi gidişat bu şekilde devam edecek olursa elbette bu davranışın sandığa yansıyacak siyasi sonuçları olacaktır.
Fakat doğacak fatura İYİ Parti’de kendi partilisinin hukukunu korumayan milletvekiline mi, CHP’de İYİ Parti’yi yok hükmünde görenlere mi kesilecek onu zaman gösterecek.
***
CHP Lideri Kemal Kılıçdaroğlu, Aydın’a bu gelişinde neyi yapmadı?
Kemal Kılıçdaroğlu Aydın’a her gelişinde yaptığı bir açıklamayı bu kez yapmadı, 2023’de BŞB adayımız Özlem Çerçioğlu’dur, demedi.
Hâlbuki 31 Mart 2014 seçimlerine daha iki yıl varken belediye binası açılışı için (20 Haziran 2012) Aydın’a geldiğinde de büyükşehir adayımız Özlem Çerçioğlu demişti.
Mart 2019 seçimlerine yine yaklaşık iki yıl kala muhtarlar toplantısı için Kuşadası’na gelişlerinde de (20 Ekim 2017) BŞB adayımız Özlem Çerçioğlu demişti.
Daha yerinde bir ifadeyle dedirtilebilmişti.
Bu da demektir ki, Özlem Çerçioğlu aynı sözü alabilmek için gelecek yıl Kılıçdaroğlu’nun yolunu Aydın’a düşürmek için bir kez daha yorulmak zorunda kalacaktır.
***
BŞB’den takdir edilecek bir icraat…
Girne Mahallesi Lefkoşe Bulvarı 2130 sokakta bahçe içersinde metruk bir bina vardı.
BŞB tarafından bu binanın restorasyonu ve bahçe düzenlemesi yapıldı ve kreş haline getirildi.
9 Haziran’da da hizmete açıldı.
Bu yapılan işle hem yıkılmaya yüz tutmuş bir bina değerlendirildi hem de çalışan aileler çocuklarına hizmet verecek güzel, modern bir kreşe kavuştu.
Emeği geçenlere teşekkürler…
