CHP genel başkanı Özgür ÖZEL'in dışında Türkiye Cumhuriyeti Devletinin “Kürt Sorunu var" buna bir çözüm bulmak zorundayız” diye bir açıklama yapan ve çözüm isteyen de olmadı. 

Bu yüzden DEM'len Özgür ÖZEL dışında Türkiye Cumhuriyeti sınırları içinde farklı bir devlet, farklı bir bayrak olsa ne olur diyen bir parti genel başkanı hiç olmadı.

Tabi HDP-DEM=PKK dışında.!

Türkiye Cumhuriyeti devletinin Kürt vatandaşlarına karşı bir ayrımcılık uygulaması hiç bir zaman olmadı. 

Türkiye Cumhuriyeti vatandaşlarının tümü eşit haklara sahip olduğu "Anayasa" ile güvence altındadır. 

Türkiye Cumhuriyetinde yaşayan hiç bir etnik kökenli  vatandaşların diğerlerine üstünlüğü yoktur. 

Doğu ve Güneydoğu’da yaşayanlar ile Ege'de, Marmara'da, Karadeniz'de yaşayanlardan arasında hiç bir fark yoktur.

Doğu ve Güneydoğu da yaşayan Türkiye Cumhuriyeti vatandaşları her meslekte, eğitimde, askerlikte, memur olarak çalışıp, Milletvekili, Bakan, Başbakan ve Cumhurbaşkanı olarak da Türkiye Cumhuriyeti Büyük Millet Meclisinde görev yapmışlardır.

Türkiye Cumhuriyeti sınırları içinde yaşayan her Türk vatandaşı eşit haklara sahiptir. 

Kürt ve Türk  vatandaşları etle tırnak gibidir. 

Kız alıp verdik ve birçok aile bağları oluştu.

Kurtuluş mücadelesinde birlikte savaştık, birlikte kazandık.

Bizi birbirimize düşman edenlerin asıl planı Türkiye Cumhuriyetini parçalamaktır. 

Doğu ve Güneydoğu’da yaşayan herkese Kürt demek de doğru değildir.

Asimile olmuş Ermeni etnik kökeni olanların varlığını unutmamak gerekir.

Bizi bizden ayırmak için içimizde ki çürük elmaları kullanıp PKK terör örgütünü kurup bizleri çoluk çocuk demeden canice öldürenler, bizden olabilir mi?

Oysa bu Coğrafyada "Ne İRAN'da, Ne IRAK'da, Ne SURİYE'de Ne de TÜRKİYE'de " hiç bir zaman bir Kürt Devleti olmamıştır. 

Olmayan Devlete bir bayrak icat etmek isteyen bizden değildir. 

Küresel güçlerin istediği vatan toprağında sözde bir KÜRT devleti kurmak. O yüzden özerklik, federasyon ve eyalet sistemi gibi planlarını uygulamaya koyuyorlar. 

Anayasa’daki TÜRK kimliğinden rahatsızlık duyup Anayasal statü istiyorlar.

Türkçe'nin yanında Kürtçe de resmi dil olsun, Kürtçe eğitim verilsin istiyorlar.

Türkiye Cumhuriyeti sınırları içinde Kürtçe konuşan hiç kimse bu yüzden suçlanmamış, dışlanmamıştır.

Bölücü zihniyet Doğu ve Güneydoğu’da kendi polisini, askerini, kendi okullarını istiyorlar. 

Kendi kendilerini yönetmek için özerklik, federasyon talep ediyorlar.

Bütün bunları isteyenler neden Otonom  bölge olarak kurulan Kuzey Irak'a gidip orada yaşamak yerine dağa çıkıp terörist oluyorlar?

Türkiye sınırları içinde kendini güvende hissetmeyen bir Kürt Kuzey Irak'a göç edip neden orada yaşamayı seçmiyor? 

Oysa orada resmi dil Kürtçe, eğitim Kürtçe, valisi, polisi, askerî yöneticisi hepsi Kürt. 

Türkiye'den gelenlere vize de yok. 

Demek ki kendilerini güvende hissettikleri yer K.Irak Kürt bölgesi değil...

Türklerin çoğunlukta yaşadığı İstanbul, İzmir, Antalya, Mersin, Adana'da yaşayanların arasında özgür, eşit, huzurlu yaşamak çocuklarını oralarda okutmak, yetiştirmek istiyorlar.

Doğu ve Güneydoğu’da kendilerini eşit, huzurlu ve güvende hissetmedikleri için doğudan batıya göç edip yaşamayı seçiyorlar.

Kendilerini Kürt olarak görenler Kürtlerin arasında yaşamaktan rahatsız, Türkiye Cumhuriyeti’nden değil.

Çünkü Kürtlere zarar veren yine şovenist Kürtlerdir. 

Doğu ve Güneydoğu da çocukları ve aileleri güvende değildir. 

Çünkü Doğu ve Güneydoğu’da “Ağa” vardır “Aşiret” vardır, belediye başkanı, muhtar, şeyh, şıh, gavs, imam hepsi de Kürt.

Kendilerini Kürt diyen terörist PKK'dır, HÜDA-PAR'dır, DEM’dir. 

Her zaman olduğu gibi takdir okuyucularındır.

MHP'nin zehirli sarmaşığı kim? Makale: MHP'nin zehirli sarmaşığı kim?