CHP genel başkanlarının Doğu ve Güneydoğu'ya karşı gösterdiği ilginin altında yatan gerçek, kurultay delegeliğinde gizlidir.
CHP’ye 1.264.540 oy veren ve partinin kalesi olarak bilinen İzmir’in 47 kurultay delegesi varken, CHP’ye yalnızca 21.682 oy veren Urfa’nın 22 kurultay delegesi vardır.
Yıllardır CHP'nin birinci parti çıktığı ve 149.278 oy aldığı Edirne’nin sadece 4 kurultay delegesi bulunurken, CHP’nin yalnızca 12.335 oy aldığı Diyarbakır’ın 20 kurultay delegesi vardır.
267.409 oy alınan Tekirdağ 12 kurultay delegesiyle temsil edilirken, 5.087 oy alınan Mardin’in 11 kurultay delegesi olması dikkat çekmektedir.
373.905 oy alınan Adana’nın 28 kurultay delegesi bulunurken, 153.077 oy alınan Antep’in 24 kurultay delegesi vardır.
Ege Bölgesi’nde CHP’nin toplam oyu 2.485.136, delege sayısı ise 133’tür. Buna karşılık, Doğu ve Güneydoğu’da CHP’nin aldığı toplam oy 454.982 olmasına rağmen, delege sayısı 206’dır.
Bir doğru orantı yapılacak olursa:
Eğer Ege Bölgesi 2.485.136 oy karşılığında 133 delege ile temsil ediliyorsa, Doğu ve Güneydoğu’nun 454.982 oy karşılığında yalnızca 24 delege ile temsil edilmesi gerekirdi.
Doğu ve Güneydoğu, 454.982 oy ile 206 delegeye sahipse, Ege Bölgesi’nin 2.485.136 oy karşılığında 1.111 delege ile temsil edilmesi gerekirdi.
CHP, uzun zamandır yapmak istediği tüzük değişikliği ile delege sayısını her ilin aldığı oy oranına göre belirleyerek "TEMSİLDE ADALET" sağlamayı başaramadı.
Bu sistem değişmeden, her gelen CHP genel başkanının Kürtçülüğe yakın bir politika izlemek ve DEM Parti ile aynı cephede siyaset yapmak zorunda kalacağı bir gerçek olarak karşımıza çıkıyor.
Oysa CHP’nin en güçlü olduğu bölgeler Marmara, Ege ve Akdeniz’dir.
Doğu ve Güneydoğu’da üstünlük her zaman bölücü PKK iş birlikçisi DEM Parti’nin elindedir.
Seyit Rıza’cı Kılıçdaroğlu ve Şeyh Sait’ci Özgür Özel’i DEM Parti çizgisine iten gerçek, bu delege sistemidir.
Bu sistem, Atatürk’ün kurduğu CHP’yi Atatürk düşmanlarıyla bir olmaya zorlamaktadır.
Zaten mevcut delege düzeninde, CHP’nin başına Atatürkçü bir genel başkanın getirilmesi mümkün değildir.
CHP'yi kuran ATATÜRK gibi bugünkü CHP'liler Türk Milliyetçiliğini ve Türkçeyi savunmadıkça iktidar olmaları zordur.
ATATÜRK düşmanı Ak Parti’yi yıkacağız diye ATATÜRK düşmanlarıyla işbirliği içinde olan bir CHP'nin iktidar olmasının mümkün olmayacağını unutmayın.
Her zaman olduğu gibi takdir okuyucularındır.