Arılar, dünya için çok büyük önem taşıyor.

Bir çiçekli bitki üreyebiliyorsa, bu arılar sayesinde gerçekleşiyor. Bu sistem, çiçeklerin arıların dikkatini çekmek için parlak ve hoş kokulu olması, arıların ise ince tüylerle kaplı ve yapışkan bedenleriyle polenleri bitkinin erkek kısmından dişi kısmına taşımasıyla kurulmuştur.

Bu döngü sayesinde, her gün tükettiğimiz meyveler, sebzeler, tohumlar ve yemişlerin yüzde 70’i yetişmektedir. Bu da, küresel tarım gelirinin neredeyse 200 milyar dolarlık kısmına karşılık gelmektedir.

Fakat arılar, 2006 yılından bu yana esrarengiz bir biçimde ortadan kayboluyorlar.

Koloni Çöküş Sendromu ya da Koloni Çöküş Bozukluğu olarak isimlendirilen bu durum nedeniyle arıların üçte biri kovanlarını terk ediyor. Bazı arıcılar, arılarının yüzde 90’ının kaçtığını bildiriyorlar[1].

Ünlü bilim adamı Albert Einstein, “Arılar yeryüzünden kaybolursa, insanın 4 yıl ömrü kalır” sözü ise arıların önemi ifade etmek için yeterli.

Aydın'da 2017 yılında Pınardere Mahallesinden Ahmet Camuz, 450 kovan arısının  öldüğünü belirterek İlçe Tarım Müdürlüğüne başvurdu. Daha sonra 2019 yılında tekrar aynı yerde arı ölümleri meydana gelmeye başladı.

Aydında yaşanan arı ölümlerinin Jeotermal enerji santraller (JES) kaynaklı olduğu ileri sürülüyor.

Arı üreticisi Ahmet Camuz, “Yaklaşık 2 yıl önce jeotermal gazları nedeniyle 450 kovan arım öldükten sonra ilgili her kurumu başvurmuştum. Bana sözlü olarak arıların JES gazları nedeniyle öldüğünü söyleyen yetkililer bunu yazılı olarak bir türlü yapamadılar. Benim başvurularım ve çabalarımdan sonra Aydın Valiliği 20 kovan kadar bir arı verdi. Bu kovanları bölerek 80 kovana kadar çıkartmıştım. Şimdi kovanlardaki arı ölümleri tekrar başladı. Arılarım kendilerini kovandan dışarı atıyorlar.” şeklinde açıklama yapmıştı[2].

Aydın’da sadece 2019 yılında çok kısa sürede, 10 bin kovanda milyonlarca arı öldü. Aydın Arıcılar Birliği, Sultanhisar ilçesine bağlı Atça’da sadece bir çiftçiye ait olan arı kovanlarında çok sayıda arının öldüğünü duyurdu. Atça’da Ramazan Artık’a ait 800 arı kovanında incelemede bulunan Birlik Başkanı Ayhan Özdemir, her kovanda iki, üç çıtalık arı ölümleri olduğunu vurguladı. Her çıtada yaklaşık 2 bin 500 arı olduğunu belirten Özdemir, kovan başı yaklaşık 7 bin 500 arı öldüğü düşünülürse 800 kovanda ölen arının milyonları bulduğunu söyledi. Özdemir, “Ot ve zeytinlere ilaçlama yapıldığı için çoğu arıcımızın kovanında ikişer, üçer çıtalık arı ölümleri var. Bugün kontrolleri yaptık. Ama çare ilaçlamanın akşam yapılmasındadır” dedi. Arı ölümlerinin sebebinin tarımsal ilaçlamadan kaynaklandığını savunan Özdemir, Koçarlı ve Karpuzlu ilçelerinde de arı ölümleri olduğu yönünde çok sayıda şikayet aldıklarını ifade etti.

24.10.2020 tarihinde Aydınpostta yayınlanan “Aydın'daki arı kovanlarının içerisindeki esrarengiz olaylar arıcıları şaşırttı” başlıklı haber son derece ilginçti.

Aydın’ın Efeler ilçesi Orta Kayacık Mahallesi’nde konuşlandırılan arılar, kovanlarının içerisine ‘Allah, Hasbinallah’ gibi Arapça yazılar yazıp kovanı terk ediyorlar. İlk defa böylesine ilginç arı hareketleri ile karşılaştıklarını belirten Aydınlı arıcılar, tabiatta hissiyatı en güçlü canlı olarak bilinen arıların bu durumunun önemli bir mesaj olduğunu inandıklarını belirttiler. Kovanlarda yiyecek olmasına ve arıların oğul verme dönemi olmamasına rağmen arılar, kovana Allah’ın isimlerini yazarak siliyor, sonrada kovanı terk ediyorlar. Arıların bu gizemli hareketleri arıcıları ise şaşırtıyor.
Aydın’ın Efeler ilçesinde uzun yıllardır arıcılık işi ile uğraşan Gedik ailesinin arı kovanlarının içerisinde son günlerde esrarengiz olaylar yaşanıyor. Kovana ve peteklere, “Allah, hasbinallah” gibi yazılar yazan arılar, bu yazıları bir süre sonra silip kovanı terk ediyorlar. Arılarının nereye gittiğini bilmediklerini söyleyen Gedik ailesi, yetkililerden bu gizemli olayın araştırılmasını istiyor.


 

Babası ile birlikte arıcılık yapan İlyas Gedik, “Arıların kovanlarını açtığımızda Arapça yazılar ile karşılaşmaya başladık. Bu yazılar dikkatimizi çekti ve arıların bize bir mesaj vermek istediklerini düşündük. Fotoğraflarını çekerek arapça bilen büyüklerimize ve cami hocalarımıza gösterdik. Onlar da bize ‘Allah, hasbinallah, Bismillah’ gibi kelimelerin yazıldığını söylediler. Bu yazıların bulunduğu kovanları incelemeye ve takip etmeye başladık. Bir müddet sonra kovanın içerisindeki arıların yazdıkları kelimeleri sildiğini gördük ve bunu neden yaptığını anlam veremedik. Yazıların silinmesinden kısa bir süre sonra da kovandaki arılarımızın tamami ile yok olduğunu gördük” dedi.


Arıların kovanlarını terk etmesine anlam veremediklerini kaydeden Gedik, “Biz arıların tüm bakımlarını en güzel şekilde gerçekleştirdik. Hastalıktan ölseler kovanlarının önünde ve içerisinde arı ölüleri olur, onlar da yok Başkaları tarafından çalınmaları da söz konusu değil. Arıların kovanları terk etmesi bizden kaynaklanan bir şey değil bu tamamamen esrarengiz bir olay. Arıların ölüsü de yok, dirisi de yok. Önce yazıları yazıp, sonra siliyorlar en sonununda da kovanlarının terk ediyorlar. İçerisinde bir tane bile arı kalmıyor. Allah sonumuzu hayretsin” diye konuştu.

Arıcı Hakan Sakar da kovanların içerisinde yiyecekleri bal olmasına rağmen kovanı terk etmelerinin normal olmadığını belirtti ve şöyle konuştu; “Arıların yiyecekleri var. Üzerinde fazla kene de yok. Ama kovanlarımız gün geçtikçe bu tür olaylar görülüyor ve zamanla boşalıyor. Bu iş normal değil. Büyüklerimiz kıyamet alametlerinden birinin de arı ölümleri ve arıların yok olmalarından biri olacağını söylüyorlardı. Allah korusun, Allah sonumuzu hayır eylesin ama yavaş yavaş sanırım sonumuz yaklaşıyor. Arılar da bize bir mesaj veriyor.”

Aydın’da yoğunlaşan Jeotermal Enerji Santrallerinin (JES) tarım arazilerini, su havzalarını kirletirken aynı zamanda milyonlarca arının da ölümüne neden olduğunu iddia ediliyor. JES’lerin kurulduğu bölgelerde balık ölümleri, arı ölümleri ve arıların bölge değiştirdiği biliniyor.

Gerçekten Aydın’da yaşanan arı ölümleri, arıların esrarengiz bir şekilde ortadan yok olmasının nedeni ne?

Arılar JES ler nedeniyle mi ölüyor ve Aydını terk ediyor?

Arılar bize ne anlatmak istiyor?

 

[1] “What Happens If All The Bees Die?”, Asapscience, Bütün Dünya Dergisi Aralık 2017. Çeviri: Sabriye Aşır

[2] https://www.evrensel.net/haber/378515/aydinda-arilar-tekrar-olmeye-basladi-olagan-supheli-ise-jes