Referandum bitti ama Aydın’da referandum akşamı meydana gelen iki olay gündemden düşmüş değil.

BİR: AK Parti il ve ilçe teşkilatlarının aldığı sonuca rağmen heyecanlı ve coşkulu zafer kutlamaları,

İKİ: MKYK üyesi Mustafa Savaş’ın o kutlamalar esnasındaki “2019’da büyük şehri alacağız” sözleri.

Referandumun iki ortağı AK Parti ve MHP 1 Kasımda ikisi birlikte 331 bin 269 oy aldığı halde bu oyların evet olarak referanduma yansıması 245 bin 191olmuş.

Böylece AK Parti yüzde 45 hedefini gerçekleştirememiş 10 puan eksiği ile 1Kasımın bile gerisine düşmüş oldu.

Buna rağmen il ve ilçe teşkilatları öncülüğünde partililerin zafer kutlamaları bazılarını hayrete düşürmüş olmalı ki, sosyal medya üzerinden şaşkınlıklarını dile getirenler oldu.

Onlara göre hezimet denmese de başarısızlığın gün gibi aşikâr olduğu bir yerde alınan sonuçla yapılan zafer kutlaması arasında bir tezat vardı.

Yoksa yapılan kutlamalar AK Parti’nin oyları bunun çok altında mesela yüzde 25’lerde idi de bunun MHP desteği ile yüzde 35 çıkmasının mı sevinciydi?

 Konya’nın yüzde 72,9…Kahramanmaraş’ın yüzde 74…Aksaray’ın yüzde 75,5 ile sevinemediği, yüzde 51,4’ün mahcubiyet ve burukluğunu yaşadığı bir ortamda Aydın’da yapılan neyin kutlamasıydı?

Performans değerlendirmesinde üçüncü olan il kadın kolları madem bu kadar başarılıydı bu başarı alınan sonuca niye yansımadı, yoksa kadınlar çalıştı da erkekler keyfine mi baktı?

Kadınların performans değerlendirmesi için zafer kutlamasını fırsata dönüştürerek resim çektirme yarışı haline getirmesi de neyin nesiydi?

Sosyal medyada dönen bu soruları bir kenara koyalım biz o zafer kutlamasında Mustafa Savaş’ın ettiği hem de bir hayli iddialı bir lafa gelelim.

Ondan da önce neden Mustafa Savaş’ın o sözünü önemsediğimizi dile getirelim.

Siyasetçi, sanatçı gibi ünlülerin davranışları, söyledikleri ve açıklamaları bir değer taşıdığı için her zaman ince elenir, sık dokunur, üzerinde yorumlar yapılır.

Hele bu Mustafa Savaş gibi partisinin beyin takımı merkez karar yönetim kurulu üyesi bir siyasetçi ise lafının önüne, arkasına, altına bakılır, her cümleye, sözcüğe anlamlar yüklenir.

Referandumun üzerinden neredeyse on gün geçmesine rağmen onun 2019 yerel seçimlerine yönelik “2019’da BŞB’yi alacağız” sözünün yankısı henüz geçmiş değil.

Hedef tamam… Söyleyecek bir şey yok… Ama nasıl, kiminle?

Tablo meydanda… Hani hep denirdi… Eğer MHP sağ oyları bölmese AK Parti Aydın’da büyükşehri alır.

Varsayım gerçekleşti… Ama 2+2=4 etmedi… Yani 1 Kasım seçimlerinde iki partinin aldığı 331 bin 269’dan evet için sandığa giren 245 bin 191…

Bu sonuç bırakın HDP oyları çıkarıldığında geri kalan 394 bin 943 oyu Mustafa Savaş’ın da aday olduğu Özlem Çerçioğlu’nun 2014 seçimlerindeki 285 bin 148 oyun bile hayli gerisindedir.

Peki, siyasetçi kimliğinden daha çok hesap adamı kimliği ile bilinen ayrıca partisinin MKYK üyesi Mustafa Savaş hesaba, kitaba dayanmıyorsa durduk yerde bu lafı niye etsin?

Şimdi ihtimallere bir göz atalım:

BİR: Mustafa Savaş partisinin beyin takımından olmasından aldığı güçle her ne kadar imkansız derecede zor gibi görünse de teşkilatları geniş toplum kesimlerinde karşılığı olan insanlarla yenileyerek 2019 hedefine yönelik yeni bir sinerji mi yaratma niyetinde?

İKİ: Yoksa elinin altında Aydın halkının oy vermede tereddüt etmeyeceği mesela bakan düzeyinde ya da bürokrasideki hizmetleriyle bütün Türkiye’nin takdirini kazanmış bir büyükşehir adayı var da ona mı güveniyor?

ÜÇ: Malum Büyükşehir Belediye Başkanı Özlem Çerçioğlu bu günlerde gayet sakin, üzerinde eski hırçınlığı yok.

Onun bu hali OHAL şartlarının getirdiği kritik ortama, hakkındaki dosyalara, mahkemece dağıtımı iptal edilen özel idare mallarının valilikçe tekrarlanacak olmasından zararlı çıkmak istememesine bağlansa da herkes de bilir ki, Özlem Çerçioğlu seçim dönemlerinde bile bir gün işimiz, yolumuz düşer düşüncesiyle partiler üzerinden siyaset yapmaz.

Onlarla cedelleşmek yerine mesela geçmişte özel idare mallarının dağıtımında olduğu gibi kavga edecek bir konu bulur siyasetini bürokrasi üzerinden yapar.

Onun içinde bulunduğu şartlar gereği munisliğini, iktidarla iyi geçinmesini bu partiye geçmeye sıcak bakıyor diye mi yorumladı ya da aralarında bu konuda gizli bir anlaşma mı var?

Peşinen öyle reddetmeyin?

Alman Birliğinin kurucusu Bismark değil mi siyaseti “mümkün olanın sanatıdır” diye tanımlayan…

DÖRT: İnsana şaka gibi gelse de bir diğer ihtimali konuyu açmam üzerine siyasetin tozunu yutmuş, mürekkebini yalamış bir dostum dile getirdi.

İdeali BŞB olmak olan Sayın Savaş uygun ortamını bulursa “niye CHP’den aday olmasın,” dedi.

İmkânsız deyince de “deniz ateş alır mı”,sorusuna eskilerin “ihtimaldir” diye cevap verdiklerini hatırlattı.

 

 

Aydınpost ANDROID'de TIKLA İNDİR!   Aydınpost APPSTORE'da TIKLA