Bu Pazar(12 Temmuz) İncirliova Parkı’nda İYİ Parti il kongresi yapılacak.
Kantara çıkacaklar, eğer son dakikada çekilen olmazsa, mevcut Başkan Cemal Sarı, eğitimci Yüksel Öztürk ve Diş Doktoru Süleyman Demirci…
Efeler İlçe Başkanı İlhan Adıyaman ve Kurucu İl Başkanı Recep Taner Süleyman Demirci ve Yüksel Öztürk’ü anlaştırmak için bir araya getirmişler ama başarılı olamamışlar.
Anlaşma gerçekleşseydi favori ilk baştan belli olacağı için o zaman seçim bu derece heyecanlı hale gelmeyebilirdi.
Seçimin kaderini tayin edecek yerler ise 167 delegesi olan Efeler ve 99 delegeye sahip Nazilli…
Cemal Sarı Kuşadası, Söke ve Didim’de, Süleyman Demirci Efeler’de Yüksel Öztürk ise Doğu Bölgesinde daha güçlü…
Kıran kırana bir yarış olacak gibi görünüyor.
Diğer yandan kongre İYİ Parti’nin geleceği açısından hayati öneme sahip…
Çünkü bu parti Aydın özelinde kendine bir alan yaratabilmiş değil. CHP ile MHP arasında dar bir alana sıkışmış durumda.
Bu gidiş devam eder, İYİ Parti Aydın’a özgü az olsun bizim olsun mantığıyla yoluna devam ederse yakın gelecekte bütün iddialarını kaybedebilir.
Oysa İYİ Parti’nin kuruluş arifesindeki Türkiye geneli oyu anketlere göre bir ara yüzde 20’lerdeydi.
Bunda Meral Akşener’in parlamentoya ilk Doğru Yol Partisi milletvekili olarak girmesi ve merkez sağ seçmeni parlamentoda temsil eden bir grubun olmayışının payı vardı.
Her ne kadar kuruluş aşamasında İYİ Parti’nin geniş tabanlı bir parti olacağı söylense de kuruluş sonrası teşkilatlanma aşamasında bu söylem eyleme dönüşmedi.
Zira seçilen taşra başkanları ve onların teşkil ettiği yönetimlerin çoğunluğu MHP’li olunca İYİ Parti hem ülke genelinde hem Aydın özelinde küskün ülkücülerin partisi olarak algılandı.
Bu partinin geçen sürede bir alamet-i farikaya bile sahip olamaması, MHP’nin “Bozkurt” işaretini kullanmaya devam etmesine bakınca bu kanıda olanlar haksız da değillerdi.
Oysa gerek parti gerek lidere ait semboller partilerin hem tanınmasında hem de kendilerini tanımlamada oldukça önemlidir.
Örnek Süleyman Demirel’in şapkası, Bülent Ecevit’in ak güvercini, Turgut Özal’ın dört eğilimi temsil anlamında başı üzerinde iki elini kenetlemesi, AK Parti’nin Rabiası, MHP’nin Bozkurt’u, CHP’nin 10.yıl Marşı akla ilk gelen alamet-i farikalardır.
Bu tescil işaretleri partiler için tanıtım ve propaganda aracı olduğu kadar aynı zamanda birer konsolide yani ayrıştırma aracıdır da…
Bozkurt işareti ülkücüleri İYİ Parti’ye bağlarken diğer görüşlerden gelenleri ya partiden uzaklaştırdı ya da pasif konuma düşürdü, küstürdü.
Bu hatalar İYİ Parti’yi otomatikman seçmen kitlesinin yüzde yüzünü kucaklamak yerine MHP’nin en iyi zamanlarında aldığı oy yüzde yirmi ortaklığa mahkûm etti.
İlk girdiği 24 Haziran seçimlerinde bu partinin Aydın’da umduğu sonucu alamamasının ve bir milletvekili çıkarabilmesinin nedeni bunlarla birlikte milletvekili sıralamasındaki hatasıdır.
31 Mart 2019 belediye seçimlerinde ise ittifaktan payına düşen beş ilçeden Nazilli ve İncirliova’da seçim kazanabildi.
İşte Aydın’da siyasetin öznesi olması gereken İYİ Parti’nin nesne haline gelmesine birinci neden bu şekilde oluşan küskün MHP’lilerin partisi olduğu algısıdır.
İkincisi; ne kadar çamaşırı temiz, cemaziyel evveli düzgün olursa olsun bir il ya da ilçe başkanı, bölge topografyasıyla uyumlu değilse mesela kulağında vaktiyle yer eden ninni davul, zurna değil de horonsa bölge insanıyla duygudaşlık bağı kurmada zorlanıyor.
Bu bölge insanı olduğu halde uzun süre memleketinden ayrı kalanlar için de geçerlidir.
Üçüncüsü; yerel seçimlerden sonra duygudaşlık bağlamında bölge insanın hissiyatını iyi okuyamayan ya da ittifakı teslimiyetle karıştıran İYİ Parti yöneticileri eski MHP’li unvanlarına bir yenisini daha eklediler “yeni CHP’lilik…”
Göstergesi de bazı ilçelerde CHP’li başkanlar İYİ Partili yöneticilerin yüzüne bakmazken Cemal Sarı’nın yaptığı konuşmalarda yapıp ettikleri yerine bir CHP İl Başkanı edasıyla büyükşehir başta CHP’li belediyelerin icraatına sahip çıkmasıdır.
BŞB Başkanı da Cemal Sarı’nın bu güzellemelerini karşılıksız bırakmadı ve onun ricası üzerine İYİ Parti ilçe başkanlarıyla BŞB bürokratlarını kongreye çeyrek kala, isteklerini dile getirmek için bir araya getirdi (2 Temmuz).
Bu girişim ilçe başkanlarına “büyükşehir bütün unsurlarıyla arkamda, beni seçtiğiniz takdirde ilçelerinize hizmet akışı devam eder, oylarınızı verirken ona göre düşünün” mesajı değil midir?
Süleyman Demirci’nin dediği gibi bu durum ittifak sisteminin bir sonucu gerçekleşen bir olaydır, büyütülecek bir şey yoktur, itirazında bulunanlar olabilir.
Doğrudur ama ittifak partilerin birbirlerine rakip olmalarını ortadan kaldırmıyor.
AK Parti’nin 24 Haziran’da yaklaşık 300 oyla Aydın’da ortağı MHP’nin elinden gözünün yaşına bakmadan milletvekilliğini aldığı unutulmamalıdır.
Öyle olunca rakip bir partinin belediye başkanından kritik bir seçim öncesinde bir parti yetkilisinin kendi aralarında geçecek bir seçim yarışında yardım isteği centilmenlikle ne derece bağdaşır?
Bunun takdirini 12 Temmuz’da önüne gelecek sandıkta İYİ Parti delegesi yapacak.
