CHP Genel Başkan Yardımcıları Ensar Aytekin ve Gökan Zeybek, Aydın Büyükşehir Belediye Başkanı Özlem Çerçioğlu’nun AK Parti’ye geçeceği iddialarının ardından dün Aydın’da il yönetimi ve belediye başkanlarıyla bir toplantı düzenledi.

CHP Genel Başkan Yardımcısı Ensar Aytekin, iktidarın belediyelere yönelik “operasyon” yürüttüğünü savunurken “Başta belediyelerimiz olmak üzere partimiz ciddi bir tehdit ve adeta işgal altında. Şafak operasyonları artık tehdit ve şantaja dönüşmüştür. Zayıf halka aradılar, Aydın’da buldular” ifadelerini kullandı.

CHP Genel Başkan Yardımcısı Gökan Zeybek, AK Parti’ye geçecek olan Özlem Çerçioğlu’na, “Aydın’da insan içine çıkamayacak” sözleriyle yüklendi. (Dün için.)

AĞIR SÖZLER YAKIŞMADI

Bu sözlerin neresinden bakarsanız bakın ağır sözler. Hele ki “insan içine çıkamayacak.”, “Zayıf halka”. Siyasette sınır ne? Daha düne kadar sizinleydi ne oldu da bu kadar ağır sözlerle yükleniyorsunuz ve insan soruyor: O zaman bugüne kadar neden aday yaptınız. Hele ki yolsuzluklara ilişkin imalar. Bunları da “baskı yaptılar” şeklinde açıklıyor. Bir de “zayıf halka.” Yine aynı soruyu soruyoruz: Zayıf halka ise neden son seçimde de aday gösterdiniz!

CHP’de ciddi olarak bir sorun var. Bu her yerde kendisini gösteriyor. Büyük bir ideolojik kayma var. Milli ve yerli olmaktan çıktılar. Liberal, günü birlik adaylarla iş yaparak günü kurtarmaya çalışıyorlar. Popüler isimlerle iş yaparak oy peşindeler.

Kayma CHP’yi güçlendirmiyor. Küçültüyor ve bu hallere düşürüyor. Her taraftan tutarsızlık akıyor. CHP programdan çok Erdoğan düşmanlığı ve eleştirisiyle iş yapacağını sanıyor. Birkaç belediye kazanırsınız ancak Türkiye’yi yönetemezsiniz. Böylesine dökülürsünüz!

BİRBİRLERİNE DÜŞTÜLER

Çerçioğlu olayı da bunun en tipik örneğidir. Çerçioğlu’nun istifasıyla birbirlerine düştüler. Bunun üstünü örtmek için Çerçioğlu’na en ağır sözleri sarf ediyorlar. Bakalım bu nereye kadar varacak. Yolsuzluk iddiaları bir adli konudur. Buna girmiyoruz. Çünkü buna bakacak yetkimiz, bilgimiz ve haddimiz yok. Savcı ve hakimlerin işi…

Biz işin siyasi yanına bakıyoruz. CHP içindeki kaynayan kazan Çerçioğlu’nun istifasına kadar işi vardırdı. Çerçioğlu istifasıyla büyük sarsıntı yarattı. CHP bunu aşmaya çalışıyor. Hem de yolsuzluktan tutuklanan belediye başkanlarının konuşulduğu günlerde… Eğer o iddialar yalan ve bir yöntemse Çerçioğlu neden istifa etti ve dediğiniz gibi “dik duruş” sergilemedi! Yoksa sizin ayak oyunlarınızdan mı kaçtı ve kendi gücünü sizlere hatırlattı!

Belediye Başkanlıklarını kazanmak bir başarıdır ancak daha büyük başarı o şehirleri iyi yönetmektir. Derin izler bırakmaktır. Çağdaş yöntemlerle şehirler yaratmaktır. Yoksa bildik sorunların üzerine yenilerini ekleyerek ranttan pay kapmak değildir. Halk sizi oralara rant elde etmek için değil buna son vermeniz ve halkçı belediye modelini yaratmanız için seçti.

GÜÇLÜ DURUŞ OLMAYINCA

Özlem Çerçioğlu CHP Aydın’da yapay şekilde süren siyasi ilişkileri halıyı çekerek yerle bir etti. Büyük sarsıntı yarattı ve sarsıntı sürüyor. İlişkiler ideolojik ve bir ilke üzerinden değil çıkar üzerinden sürüyordu ve bu yeni bir boyut kazandı. Olan biten bu.

Güçlü bir ilke olmayınca, duruş da olmuyor. Olmayan şeyi aramak da havanda su döğmeye benziyor.

CHP yerel yönetimlerde yeni bir dönem açmadı, rantı ve avantayı büyüttü. Ondan da payını artırmaya çalıştı ve bunlar da ortalığa saçıldı. Bunun altından kalkmaya çalışıyorlar.

CHP’nin son başarısı yerel yönetimlerin büyük kısmını almaktı. Son operasyonlardan sonra bu mümkün görünmüyor. Hele ki HDP/ DEM de bunları terk edip AK Parti’nin yanına düşünce. Muhtar kazanmaları bile mümkün değil. Ellerindeki bütün kozlar gitti. Geriye “ULAN diyecek kadar hırçınlık kaldı.

Atatürk’ün partisine de bu yakışmıyor. Atatürk ki yolsuzluğa izin vermeyen, en yakınındakini bile görevden alan ve paraya, mala değer vermeyen bir devrimci! Ölümüne yakın bütün mallarını Hazineye devrettiğini hatırlatalım. Acaba kaç kişi bilir de ders alır! CHP’deki sorun sıkışınca Atatürkçü değil her zaman ve tutarlı şekilde Atatürkçü olmaktır. Bunun başka bir söylemi de Yerli ve Milli olmaktır. Proje ve çözüm üretmektir.