30 Ağustos zaferini, Başkomutan Mustafa Kemal Paşa’nın adım adım geliştirdiği ve hayata geçirdiği 6 stratejik hamleyle kazandık. Önce halkı ayağa kaldırdı, sonra Meclis’in etrafında birleştirdi, milli orduyu güçlendirdi, Sovyet Rusya dostluğunu inşa etti. Sakarya’da düşmanın direncini kırdı, Afyon’da ise imha etti…

100 YILLIK GURUR

DÜŞMANI 5 GÜNDE İMHA ETTİK

Büyük Taarruz ve Büyük Zaferin 100. yılını yaşıyoruz. Sakarya’dan sonra bir yılda hazırlandığımız büyük taarruzu 5 günde zafere dönüştürdük. Başkomutan Mustafa Kemal Paşa önderliğindeki Türk ordusu, büyük bir moral gücüyle düşmanın üzerine atıldı ve çok iyi tahkim edilen Yunan ordusunu siperlerinden söküp attı. Çembere alıp imha etti.

Taarruz çok iyi topçu atışıyla başladı. Piyadeler kınından çıkmış ok gibi fırladı ve yıldırım hızıyla hareket eden süvari birlikleri düşmanın arkasına sarkarak kaçış yollarını kapadı. Bu da yetmedi, dağılan birlikleri önüne katarak İzmir’e kadar kovaladı, 9 Eylül günü denize döktü. Halkımızı özgürlüğe kavuşturdu. Bu büyük zafer Anadolu’da ve mazlumlar dünyasında büyük sevinç yarattı.

Büyük zafer kolay elde edilmedi. 6 stratejik adımla bağımsızlığa kavuştuk. İşte zaferi getiren tarihi adımlar

ADIM ADIM BÜYÜK ZAFER

1-    Milleti ayağa kaldırdık: Mustafa Kemal Paşa, İstanbul’da 6 ay kalarak işgale karşı Milli Direniş Hükümeti kurmak için temaslarda bulundu. Bunu başaramayınca halkla buluşmak için kendisini Anadolu’ya attı. Samsun’a çıktıktan sonra İngilizler adım adım takip etti. Niyeti anlaşıldığı için görevden alınması istendi. 3. Ordu Müfettişliği görevini 50 gün yapabildi. 8/9 Temmuz 1919 gecesi görevinden istifa ederek milletin sinesinde bir fert olarak çalışmaya başladı. Erzurum ve Sivas Kongrelerinde halkı ayağa kaldırarak merkezi örgütlenme yolunu açtı. Halk da Müdafaa-i Hukuk ve Kuvayı Milliyeler etrafında ilk örgütlenmesini tamamladı. Hep halka dayandı ve onun içindeki cevhere inandı. Para ve ordu yokken siyasi örgütlenmeyi tamamladı. Halkın desteğiyle büyük zafere ulaşılacağına inandı.

2-    Halkı örgütledik: Mustafa Kemal Paşa, halkı en geniş şekilde 23 Nisan 1920 günü TBMM etrafında örgütledi. En büyük karar verici merkezi kurdu. Kendisi de Başkomutan olarak onun emrine girdi. 4 Ekim 1922 günü Büyük Zaferi Meclis’te bütün ayrıntısıyla anlatırken Meclisin önemini şu girişle belirtir: “Milli meselelerde şaşmaz bir aklıselim ile daima doğruyu ve daima iyiyi keşfeden ve seçen Meclis'imizin bu neticelere ermekten dolayı duyduğu saadet kadar hak kazanılmış ne tasavvur olunabilir? Milletin mukadderatını doğrudan doğruya üstlenerek yeis yerine ümit, perişanlık yerine intizam, tereddüt yerine azim ve iman koyan ve yokluktan koskoca bir varlık çıkaran Meclis'imizin civanmert ve kahraman ordularının başında bir asker sadakat ve itaatiyle emirlerinizi yerine getirmiş olduğumdan dolayı, bir insan kalbinin nadiren duyabileceği bir memnuniyet içindeyim. (Şiddetli ve sürekli alkışlar.) Kalbim bu sevinçle dolu olarak, pek aziz ve muhterem arkadaşlarımı, bütün dünyaya karşı temsil eyledikleri hürriyet ve bağımsızlık fikrinin zaferinden dolayı tebrik ediyorum. (Sürekli alkışlar.)

3-    Milli orduyu kurduk: Kasım 1920’den itibaren milli orduyu kurduk. O tarihte Anadolu’da 9 kolordu ve yaklaşık 50 bin askerimiz vardı. Bunlar da ağır silahlardan arındırılmıştı. Önce orduyu İstanbul’a karşı isyan ettirdi. Oradan kopardı ve milletin emrine soktu. İşgal sonrası Anadolu illerinde kurulan Kuvayı Milliye teşkilatları ordumuza bağlandı. Disiplin altına alındı. Adım adım ordumuz kuvvetlendirildi. Birinci ve İkinci İnönü Muharebeleriyle ordumuz kendisini ispatlamaya başladı. Orduya olan güven arttı. 13 Eylül 1921 Sakarya Zaferiyle büyük zafere olan inanç arttı. Dünyanın en büyük meydan savaşı olan Sakarya, aynı zamanda Türk milletinin direniş azmini de ortaya koydu. Ordumuz Büyük Taarruz öncesi hızla donatıldı ve yapılan seferberlikle eksikleri tamamlanarak 210 bin kişilik Yunan ordusu karşısında 200 bin orduyla bir denge sağlandı.

4-    Sakarya’da stratejik savunma yaptık: 21 gün 21 gece süren Sakarya Meydan Muharebesi, tam manasıyla iki ordunun ve milletin direnç savaşıydı. Kim direncini kaybederse savaşı kaybedecekti. Başkomutan Mustafa Kemal Paşa başlangıçta daha elverişli diye kuvvetlerini Sakarya Nehrinin doğusuna çekti. Burada daha elverişli bir savunma hattı kurdu. Ordunun ezilmesini önledi. Azim ve kararlılıkla savaşan Türk ordusu, Çanakkale Savaşlarından buyana elde ettiği savaş tecrübesiyle Yunan ordusunu geri çekilmeye zorladı. Bu zafer Ankara hükümetinin dünyada saygınlığını ve tanınmasını artırdı. İngilizlerin yanındaki Fransa ve İtalya koparıldı. Sovyetler Birliğinin Ankara’ya olan güveni arttı. Başkomutan Mustafa Kemal’e olan inanç da pekişti.

5-    Rusya dayanağını yarattık: 1917 Mart’ında Rusya’da rejim değişikliği oldu. Kasım 1917’de de Bolşevik İhtilali... Rusya savaştan çekildi. Kars-Ardahan ve Batum’u 40 yıl sonra vatana kavuştu. Kuzeydeki büyük düşmandan kurtulduk. Onun yerine gelen emperyalist ve kapitalist karşıtı sosyalist yönetim Türkiye’ye dost elini uzattı. TBMM Hükümeti 26 Nisan 1920’den itibaren dost eli tutarak, silah ve para talebinde bulundu. Sakarya Zaferinden sonra Ankara’ya yardımlar hızlandı.1921-1922 yılı savaş bütçemiz 79 milyon liraydı. Bunun 77 milyonu Bolşevik Rusya’dan geldi. Karadeniz üzerinden de binlerce silah ve mühimmat gönderildi. Ayrıca 11 milyon ruble altın da… 39 bin tüfek. 400 bin top mermisinin 160 bini Rusya’dan geldi. İşte bu kadar önemli olan bu yardımlar, bugünlere uzanan Türk-Sovyet Rusya dostluğunun temellerini oluşturdu. Sovyet yardımları savaştan sonra da sürdü. Batı’dan alamadığımız birçok şeyi Rusya’dan aldık.

6-    Afyon’da baskın taarruzla düşmanı imha ettik: Büyük Taarruz kesin sonuç almak için baskın şeklinde ve imha amaçlı yapıldı. Sıradan bir cephe savaşı değildi. Atatürk yepyeni bir taktik uyguladı ve başarılı oldu. Türk ordusu Sakarya Zaferinden sonra üstün moral gücüne sahipti ve Yunan ordusunu vatanın haremi ismetinde boğmaya hazırdı. Sad Planı en ince ayrıntısıyla hazırlandı ve çok iyi uygulandı. İngiliz destekli Yunan ordusu 5 günde sökülüp atıldı ve İzmir’e kadar kovalanarak ezildi. Büyük Zafer ordu millet birlikteliğinin en iyi örneğidir.