Deprem bölgesinden son durumu aktaran Bakan Murat Kurum, '577 bin 689 bina incelendi. 2 milyon 665 bin bağımsız bölüme tekabül ediyor. 56 bin 80 binanın yıkık, acil yıkılacak ve ağır hasarlı olarak tespitini yaptık.' dedi.

Tarım ve Orman Bakanı Vahit Kirişci ile Çevre Şehircilik ve İklim Değişikliği Bakanı Murat Kurum, Malatya’da deprem bölgelerindeki son duruma ilişkin açıklamalarda bulunuyor.

İşte Bakan Kurum'un açıklamalarından satır başları:

Bu depremde de seferberlik ruhuyla hep birlikte ilk andan itibaren yaptığımız çalışmaları aynı azimle sürdürmeye devam edeceğiz. Üst yapıyı yaparken altyapı çalışmalarını yürüteceğiz. Emlak Konut Genel Müdürlüğümüz ve bağlı kurumlarımızla süreci yürütüyoruz. Yıkılmış binalarımızın alanlarını inceledik ve kararlarımızı aldık. Devletimiz, depremin hissedildiği 11 ilimizdedir. Konutlarımızı yapmak suretiyle vatandaşlarımızın canını ve malını teminat altına alacağız. Konteyner alanlarının kurulum sürecini yürütüyoruz. Malatya'da da hasar tespit devam ediyor. 577 bin 689 bina incelendi, 2 milyon 665 bin bağımsız bölüme tekabül ediyor.

"11 İLİMİZDE CUMHURİYET TARİHİMİZİN EN BÜYÜK AFET DÖNÜŞÜMÜNÜ YAPIYORUZ"56 bin 80 binayı ağır hasarlı olarak tespitini yaptık. Malatya'da da 10 bin 300 bina ağır hasarlı ve yıkık olarak tespit edildi. Toki konutlarımızın hepsi sapasağlam ayaktadır. 1 milyon 180 bin konut dimdik ayaktadır. Şu anda da konutlar nasıl sağlam durduysa, 11 ilimizde Cumhuriyet tarihimizin en büyük afet dönüşümünü yapıyoruz. Bir alanın depremsellik açısından uygunluğuna mikro bölgeleme etüt raporuyla çalışmalarımızı yapıyoruz. Jeofizik uzmanlarımızla birlikte seçtiğimiz alanlarda etüt yaparak çalışmalar yürütülmektedir. Depremin ağır hasar gördüğü il ve ilçelere yönelik de ayrıntılı etütler yapmak suretiyle çalışmaları da yürütüyoruz. Yeni imar planları hazırlığını yürütüyoruz. Kat yüksekliklerini de kısıtlayacak imar planı çalışmalarını bakanlığımız belediyelerimizle yürütmektedir. Yıkılmış binaların fay hatlarına uzaklığı dikkate alınmadığı, sıvılaşma sebebiyle yıkıldığı yerlerde yıkımın daha fazla olduğunu görüyoruz. 1 milyon 180 bin konutumuz nasıl ayakta kaldıysa, yeni konutlarımızda bu anlayışla yürütüyoruz.