Yasal olmamasına rağmen çoğunlukla internetten satılan ve hızla yaygınlaşan elektronik sigaralar zararsız olarak lanse edilse de gerçek bambaşka. Çakmak gerektirmeden cebinizden çıkarıp hızla içebileceğiniz elektronik sigaralar, üstünüzde kötü bir koku yerine aromalı bir koku bırakması nedeniyle tercih ediliyor. Normal sigaranın üzerinde caydırıcı resimler varken yeni nesil elektronik sigaralar rengarenk çeşitleriyle çocuklar için bile özendirici olabiliyor.  

Göğüs hastalıkları Anabilim Dalı Başkanı Prof. Dr. Sait Karakurt ,"Elektronik sigaralar, 2 binli yılların başlarında Çin'de üretildi ve ondan sonra her tarafa yayıldı. Türkiye'de ve dünyanın birçok yerinde kullanımı yasak olmasına rağmen kullanılıyor. İçinde nikotin içeren kartuşlar var. Bu kartuşlar pil kaynaklı bir enerji kaynağıyla ısıtılıyor. O da bir duman üretiyor. Ve bu dumanın solunumu söz konusu. Tabii ki o kartuşun içinde nikotin var ama nikotinle birlikte buhar haline gelmesi için de çeşitli kanserojen maddeler var. İçine zevk versin diye tatlandırıcı aromalar katılıyor. Ama buradaki sıkıntı şu: Bu organik maddeler yüksek sıcaklıkta kansorejen maddelere dönüşüyorlar. Aynı şey sigara için de geçerli. Sigara yakıldığı zaman oluşan sıcaklık tütün ve kağıttaki organik maddelerin kanserojen maddeye dönüşmesine neden olur." dedi.

Elektronik sigaraların sigaraya göre daha zararsız olduğunun gerçeği yansıtmadığını söyleyen Karakurt, "Gerçek böyle değil. Yapılan çalışmalara gerek akciğer kanseri oluşumu açısından gerek bağımlılık yapması açısından sigaradan bir farkının olmadığı anlaşıldı. Yani bunu yine akciğeri bozan bir madde olarak düşünmek lazım. Bir de elektronik sigaranın içindeki maddeler cihazın sistemi nedeniyle çok daha küçük parçalara bölünüyorlar.Böylece bu parçacıkların akciğerin en ileri bölümlerine gitmesi daha kolay oluyor." diye konuştu.

Elektronik sigaraların çıkış amacından bahseden Karakurt, "2 binli yılların başlangıcında sigaraya karşı olma bilinci artmıştı. Bunlar da sigara şirketlerinin tüketici kitlesini farklı yöne yönlendirme çabasının sonucu çıktı. 'İçinde nikotin var başka zararlı maddeler yok' şeklinde lanse edilip çok ciddi bir pazarlık kavgası yapıldı. Özellikle genç yaşta kullanım çok daha fazla. Ancak sigaradan daha çok bağımlılık yapıyor." ifadelerini kullandı.

İçerisindeki nikotin miktarlarının kartuşlara göre farklılık gösterdiğini söyleyen Karakurt, "12 miligramdan başlayıp 36 miligrama kadar çıkıyor. Bunun bağımlılık yapma ihtimali çok daha yüksek. Çünkü nikotini daha fazla alıyorlar. Almadıkları zaman yoksunlukla ilgili şikayetler meydana geliyor. Dikkatsizlik, ellerde titreme, konsantre olamama, uyuyamama gibi. Bu bir ara sigara bırakmada kullanılsın diye önerildi. yani biz mesela sigarayı bırakırken nikotin ürünleri kullanıyoruz. Mesela bunların bantları var, sakızları var, partileri var şeyleri var. Hani bu durumda nikotini alınıyor gibi düşünülüyor ama bu kartuşlu sistemde nikotin ile birlikte başka zararlı maddeler de alınıyor. O hesaba katılmıyor." dedi.

Göğüs hastalıkları Anabilim Dalı Başkanı Prof. Dr. Sait Karakurt, kanserojen maddelerin dil altına yerleştiğinde vücuda verdiği zararı anlattı. 

Şimdi kalp hastaları düşünün kalp hastalarına ağrı meydana geldiği zaman mesela dil altı veriliyor. Çünkü dil altında çok damar var. Buradan hap hemen emilip kana geçiyor. 2 dakika içerisinde etkisini gösteriyor. Sigara içerken de öyle onun dumanı vesaire gibi ağızda kalıyor. Yani sadece aksciğere gitmesi mevzu bahis değil. Ağızda kaldığı zaman da bu dil altındaki damarlara hızla iniyor ve tüm vücuda dağılıyor. Tüm vücuda kanserojen madde dağılıyor. Onun için de sadece akciğerlerin değil tüm vücudun etkilenmesi söz konusu. Tüm vücutta kanser ile ilgili sıkıntıların ortaya çıkması mümkün.

DHA