Yapılan açıklamada, kamuya ait olan bu alanın rant projelerine kurban edilmemesi ve ivedilikle halkın kullanımına açılması gerektiği vurgulandı.
Didim halkının ortak mirası tehlikede
Aydın Milletvekilleri Bülent Tezcan, Süleyman Bülbül, Hüseyin Yıldız ve Evrim Karakoz imzasıyla yayımlanan yazılı açıklamada, Didim’in en gözde noktalarından biri olan Altınkum sahilindeki arazinin satış kararı sert bir dille eleştirildi. Uzun süredir bilinçli bir şekilde atıl bırakıldığı iddia edilen alanın, kamusal bir park ya da sosyal donatı alanı olarak değerlendirilmesi beklenirken satışa çıkarılmasının büyük bir kaygı uyandırdığı belirtildi.
"Rant odaklı kararları kabul etmiyoruz"
Milletvekilleri, bölgenin sadece ekonomik değeri olan bir arsa değil, kent kimliğinin bir parçası olduğunu ifade ederek şunları kaydetti:
"Bugün halkın ücretsiz erişebileceği, nefes alabileceği kamusal alanlara her zamankinden daha fazla ihtiyaç varken, bu toprakların rant projelerine peşkeş çekilmesi kabul edilemez. Yapılaşma ve betonlaşma baskısı Didim’in geleceğini tehdit ediyor. AKP iktidarı boyunca kamuya ait ne varsa ya satıldı ya da özelleştirildi; ancak bu yanlıştan derhal dönülmelidir."
"Halkı önceleyen politikalar üreteceğiz"
Açıklamada, kamu arazilerinin toplumun azınlık bir kesimini zengin etmek için kullanılmaması gerektiğine dikkat çekildi. Mevcut satış kararının zengini daha zengin, halkı ise daha yoksun bırakan bir anlayışın ürünü olduğu savunuldu. CHP heyeti, kamusal alanlara erişim hakkının siyasi çıkarların üzerinde tutulması gerektiğini belirterek, iktidara geldiklerinde rantı değil halkı önceleyen bir yönetim anlayışını hayata geçireceklerinin sözünü verdi.
Satışın durdurulması için çağrı
Aydın milletvekilleri, Vakıflar Genel Müdürlüğü’ne ve ilgili bakanlıklara seslenerek, Didim halkının ortak yaşam alanı olan bu kıymetli taşınmazın satış sürecinin derhal durdurulmasını talep etti. Bölgenin mülkiyetinin halkta kalması ve doğrudan halkın kullanımına tahsis edilmesi noktasında kararlılık mesajı verildi.
