Orman Genel Müdürlüğü, 4 Ağustos 2011’de Ankara Kültür ve Tabiat Varlıklarını Koruma Bölge Kurulu’na yazı yazarak Atatürk Orman Çiftliği 1. derece doğal ve tarihi sit alanı içerisinde yer alan “Gazi Tesisleri’nin” 3. derece sit alanı olarak değiştirilmesini istedi. 1 hafta sonra genel müdürlüğün istemi kabul edilerek alanda inşaatın önü açıldı. Araziye sit ayarı yapılmasından 4 ay sonra Başbakanlık, genel müdürlüğe “gizli” damgalı bir yazı göndererek yeni Başbakanlık binası için yerleşkenin acilen boşaltılmasını istedi. Bu emirden 2.5 ay sonra da kurumlar arasında protokol imzalandı.

Geçtiğimiz günlerde Başbakanlık’ın Söğütözü’ndeki Orman Genel Müdürlüğü’ne ait arazide yapacağı yeni binanın açık ihale yerine güvenlik gerekçesiyle “davetiye usulü” ile yapılacağı duyrulmuştu.

Davet edilen firmaların bile gizli tutulduğu bu gelişmenin ardından yeni binayla ilgili ikinci skandal patlak verdi. Yeni Başbakanlık binasının yapılabilmesi için 1. derece doğal ve tarihi sit alanı olan bölgenin alelacele 3. derece doğal sit alanı olarak düzenlendiği ortaya çıktı. Cumhuriyet’e ulaşan belgelere göre sit oyunu şöyle gelişti:

‘3. derece olsun’

Orman Genel Müdürü Mustafa Kurtulmuşlu, 4 Ağustos 2011’de Ankara Kültür ve Tabiat Varlıklarını Koruma Bölge Kurulu’na yazdığı yazıyla Atatürk Orman Çiftliği 1. derece doğal ve tarihi sit alanı içerisinde yer alan Gazi Tesisleri olarak bilinen 46 hektarlık bölgenin 3. derecede doğal sit alanı olarak yeniden düzenlenmesini istedi. Kurtulmuşlu, şunları kaydetti: “Mevcut durumu ile alan, genel hatları ile iki bölge olarak ifade edilebilir. Bu bölgelerden birincisinde kurumumuza ilişkin idari tesisler, diğerinde ise kurumumuz çalışanlarının lojmanları yer almaktadır. Her iki bölgede de bitkilendirme sonradan yapılmıştır. Alanda bugün var olan yapılanmalar sit alanı ilanından (2.6.1992 tarihinden) önceki yapılanmalardır. Ayrıca, alandaki bazı yapıların yıkılma tehlikesi riski de söz konusudur. Kurumumuzca alanın gerek uydu görüntülerine, gerek fotoğraflarına ve gerekse mevcut arazi kullanım kriterlerine bakıldığında, 1. derece doğal ve tarihi sit alanı özellikleri taşımadığı düşünülmektedir. Mevzuatı ve yüksek kurul kararları kapsamında yapılaşmaya ya da imar planına bağlı olmayan ancak sürekli ve zorunlu olarak yapılması gereken; çevre düzenlemesi, bakım vb. işlemler dahi yapılamamaktadır. Alanda yer alan fiili kullanım kamu kullanımıdır. Kurulunuzca değiştirilerek uygun görülen imar planında da kamu kullanımı olarak görülmektedir. Bu işlevin devamında da ‘kamu yararı’ olduğu düşünülmektedir. Alanda sit alanı ilan edilmeden önce fiili olarak var olan, yine gelecekte de imar planında öngörülen kamu hizmeti işlevinin yürütülmesi ve bölgenin doğal dokusunun korunması amacıyla, söz konusu alanın irdelenerek sit derecesi ve statüsünün 3. derece doğal sit alanı olarak düzenlenmesi hususunda bilgilerinizi ve gereğini arz ederim.”

6 günde rüya gerçek oldu

Kurtulmuşlu’nun bu yazısına yaklaşık 1 hafta sonra, 10 Ağustos’ta olumlu yanıt geldi. Ankara Kültür ve Tabiat Varlıklarını Koruma Bölge Kurulu, bölgeyi 1. dereceden, 3. derece sit alanına indirdi. Sit engelinin aşılmasından 4 ay sonra da 13 Aralık’ta Başbakanlık, Orman Genel Müdürlüğü’ne bir yazı göndererek alanın boşaltılmasını istedi. Başbakanlık Müsteşar Yardımcısı Abdülkerim Emek’in imzasıyla gönderilen “gizli” ibareli yazıda şunlar kaydedildi: “Başbakanlık’a ait mevcut hizmet binası yeterli olmadığından yeni bir hizmet binasına ihtiyaç duyulmaktadır. Yapılan araştırmalarda en uygun yerin Genel Müdürlüğünüz yerleşkesinin olduğu tespit edilmiştir. Bu itibarla; mezkur yerleşkenin acilen boşaltılarak, Başbakanlık Hizmet Binası yapılmak üzere Toplu Konut İdaresi Başkanlığı’na devredilmesi ve yeni kampus yapılıncaya kadar Genel Müdürlüğünüzün kiralık bir binaya taşınması hususunda bilgilerinizi ve gereğini rica ederim.”

Başbakanlık’ın Orman Genel Müdürlüğü’ne gönderdiği bu yazılı emrin üzerinden 2.5 ay geçtikten sonra bu kez Başbakanlık Müsteşar Yardımcısı Özer Kontoğlu, Orman Genel Müdürü Kurtulmuşlu ve TOKİ Başkanı Ahmet Haluk Karabel arasında yeni Başbakanlık binasının bu bölgede inşa edilmesi için protokol imzalandı. Protokole göre 151 bin 723 metrekare üzerinde TOKİ tarafından Başbakanlık Hizmet Binası yapılacak.

‘60 yıllık sedirleri 20 yıllık diye sundular’

Cumhuriyet’in sorularını yanıtlayan TMMOB Orman Mühendisleri Odası Başkanı Ali Küçükaydın, sit alanının “danışıklı dövüşle” Başbakanlık’a bırakıldığını belirterek şunları söyledi: “Burası her şeyden önce Ankara’nın tam ortasında botanik bahçesi gibi bir alan. İçerisinde 133 bitki türü bulunuyor. 1992’de de bu güzellik tescil edilmiş. Siz şimdi ne yapıyorsunuz? Bir anda Başbakanlık binası yapacağız diye sit derecesini değiştiriyorsunuz. Bunu gelişmiş bir Batı ülkesinde yapmanız bu kadar doğal mı? Başbakanlık prestijlidir, öyle de olması gerekir ama bunu botanik bahçesi gibi bir sit alanı içerisinde yer alması gerekmiyor. Sit alanının değiştirilmesini isterken alandaki bitkilendirmenin 1992’den sonra yapıldığını savunuyorlar. Oysa oradaki sedir ağaçları 50-60 yıllık ağaçlardır. Bir şey yapacaksanız, açık yüreklilikle yapın. Ama 60 yaşındaki ağaçları 20 yaşında gibi göstermeniz doğru değil.”