UŞAK'ın Eşme İlçesi'nde 22 Mart Pazartesi gününden itibaren kayıp olan 10 yaşındaki Umut Balık'ın bulunması çalışmaları sürerken, TBMM İnsan Hakları Komisyonu üyesi CHP İzmir Milletvekili Ahmet Ersin ile Madencilik Araştırma Komisyonu üyesi 10 milletvekili Eşme'ye gelerek acılı anne ve babayı ziyaret etti.

Eşme İlçesi'nde 179 öğrencinin eğitim gördüğü Yatılı İlköğretim Bölge Okulu'ndan (YİBO) geçen Pazartesi günü kaybolan Umut Balık'ın, bulunması için 8 kişilik dalgıç ve 15 kişiden oluşan kara arama kurtarma ekipleri tarafından sürdürülen çalışmalar devam ediyor. Çalışmaların alanı genişletildi ve Yeleğen beldesi Tokmak Mevkii'ne yoğunlaşıldı. TBMM İnsan Hakları Komisyonu üyesi CHP İzmir Milletvekili Ahmet Ersin ile Uşak CHP Milletvekili Osman Coşkunoğlu, acılı anne Hanım ve baba Ercan Balık'ı ziyaret etti. Kışladağ Altın Madeni'ni gezen TBMM Maden Araştırma Komisyonu Başkan Vekili AK Parti Milletvekili Polat Türkmen ve beraberindeki 10 kişilik heyet de Eşme'ye gelerek anne ve babayla görüştü. Komisyon üyeleri kaybolan Umut Balık'ın ailesi ile görüştükten sonra okul yönetimi ve İlçe Milli Eğitim Müdürü Şükrü Şentürk'den Umut'un kaybolduğu gün ve sonraki günlerde yaşananlarla ilgili bilgi aldı.

Görüşmelerde sonra basına açıklama yapan TBMM İnsan Hakları Komisyon üyesi CHP İzmir Milletvekili Ahmet Ersin, kaybolan çocuğun tüm sorumluluğunun devlette olduğunu söyledi. Ciddi güvenlik zaafiyetinin yaşandığını ifade eden Ersin, şöyle dedi:

"Çünkü burada güvenlik görevlisi yoktur. Güvenlik kameraları sürekli arıza yapıp 24 saat kayıt yapamıyor. Nitekim çocuğun kaybolduğu gün tüm kameralar devre dışı imiş. Aslında bu sorun sadece Uşak Eşme YİBO'da değil tüm ülke genelindeki YİBO'larda olan sorundur. Devlet bu türden kaybolan çocukları bulmak için bir komisyon oluşturdu. Ancak komisyonun elinde bir envanter yok. Devlet Türkiye'de kaç tane çocuğun kayıp olduğunu, akibetinin ne olduğunu bilmiyor. Maalesef böyle bir acılı durum var. Devlete teslim edilen çocukların kaybolması ve akibetlerinin bilinmemesi devletin büyük bir ayıbıdır. Devlet, bu çocuğu mutlaka bulmak ve aileyi rahatlatmak zorundadır."

ÖZEL EĞİTİMLİ ÖĞRETMEN OLMASI GEREKİR

YİBO'larda görevli olan öğretmen ve hizmetli kadrosunun özel eğitimden geçmesi gerektiğini söyleyen Ersin, her okulda görevli öğretmenin burada istihdam edilemeyeceğini savunurken, şöyle konuştu:

"Bu okulların konumu ve eğitimi farklıdır. Özel eğitimli öğretmenlerin, ailesinden uzakta okuyan bu çocuklarımızla özel olarak ilgilenmesi gerekmektedir. Öğretmenlerin okulda kalıp çocuklarla eğitim dışındada sosyal faaliyetlerde bulunması gerekmektedir. Ancak bu okulda bulunan Öğretmen lojmanları yıkık virane halde. Kullanılmadığı için her an çökecek. Bu lojmanların da bir an evvel tadilat yapılıp kullanılmaya açılması öğretmenlerin okulda kalması sağlanmalıdır. Bu eksiklikleri ben İnsan Hakları Komisyonu gündemine taşıyacağım. Sorumluların cezalandırılması için gerekli incelemeyi başlatacağım."

TBMM Maden Araştırma Komisyonu Başkan Vekili AKP Milletvekili Polat Türkmen, okulda gece bekçisinin olmayışını büyük bir eksiklik olduğunu belirtti. Sorumluların mutlaka cezalandırılacağını ifade eden Türkmen, "Şimdi burada önemli olan Umut Balık'ın bulunarak ailesine sağ salim teslim edilmesidir. Çalışmalar, Umut bulununcaya kadar devam edecektir. Ankara'ya döndüğümüzde TBMM'de yeni kurulan Kayıp Çocukları Araştırma Komisyonu üyesi arkadaşlarımızla görüşerek gerekli çalışmayı burada başlatmalarını isteyeceğiz" diye konuştu.

BEKÇİSİZ OKUL OLMAZ

TBMM Maden Araştırma Komisyonu üyesi BDP Şırnak Milletvekili Hasip Kaplan, güvenlik zafiyeti gibi konuların olduğunu belirterek, "Bu çok derin inceleme gerektiren bir konu. Umarız koybolan çocuğumuz bir an evvel ailesine kavuşup, bu acılar diner. Bu konudan ders çıkarılarak önlem alınması gerekli. Sorumlular hakkında gerekli inceleme en ince detayına kadar yapılmalıdır. Bu tür okullarda öncelikle güvenlik sorununun halledilmesi gerekmektedir. Güvenlik, kamera ve gece bekçiliği bu tür okullarda hassas konulardır. Mutlaka olması gereken bu unsurlar maaleef burada yoktur" dedi.

Komisyon üyesi CHP Afyonkarahisar Milletvekili Halil Ünlütepe de, Eşme'de YİBO'daki çocukların yantısından geleceğinden devletin sorumlu olduğunu ancak okulda güvenlik görevlisi bulunmadığını savunurken, "7-8 yaşındaki bir çocuğa ciddiyetten uzak bir şekilde pansiyonda kalan öğrenciler saydırılmış. Hukuk kuralları içerisinde değerlendirirsek bunun birinci dereceden sorumlusu devlettir. İvedilikle burada idareciler ve tüm öğretmenler açığa alınmalıdır. Soruşturmanın selameti açısından bu gereklidir. Çocuğun kaybolması bir ciddiyetsizliktir. Özelleştirmeye gidip her şeyi hizmet alımı şeklinde yaparsanız olacağı budur" dedi.

OĞLUM KUŞ OLUP UÇTU MU

Acılı anne Hanım Balık, oğlunun okuldan kuş olup uçmadığını bağırırken, "Niye kimse bana birşey söylemiyor? Öğretmenler suçlu gibi duruyor. Çocuğumu bulsunlar başka birşey istemiyorum. Öğretmenleri baskı yaparmış çocuklara konuşma diye. Ellerini vicdanlarına koyup benim çocuğumu bulsunlar" dedi. Baba Ercan Balık, ifadelerin bile 2 gün sonra alındığını, savcılığın görev ihmali yaptığını öne sürerek, "Jandarma, emniyet ve arama ekiplerinin görevini yaptığına eminim. Bana medyatik diyorlar. Senin çocuğunu medyamı kurtaracak diyerek baskı yapıyorlar. Ben medya meraklısı değilim. Ben meşhur olma yolunda değilim. Benim canım yanmış ciğerim parçalanmış. Evladımı kaybetmişim ben can derdindeyim yetkililer medya ile uğraşıyorlar. Medya olmasaydı hiç kimseye sesimizi duyuramayacaktır. Bu olay kapanıp unutulacaktı. Savcılığın bazı konuları örtbas ettiğine inanıyorum" dedi.

vatan