Göktan, Türkiye'de bir kesimin dedikodudan para kazandığını ileri sürerek, 'SPK bu dedikoduların çıktığı gün kimlerin hisse alıp sattığına baksın. Bizim ortağımız Kazak Hazinesi. Hiçbir sorumuz yok' dedi

Şekerbank Yönetim Kurulu Başkanı Hasan Basri Göktan, Rus bankası Sberbank'ın Şekerbank'a talip olduğuna ilişkin söylentilerin doğru olmadığını ileri sürerek, 'Ne öyle planımız var, ne de bize talep geldi. Türkiye'de bir kesim spekülasyon yaparak kazanç kapısı haline getirmek istiyor. SPK bu dedikoduların çıktığı gün kimlerin hisse alıp sattığına baksın. Fiskoslardan para kazananlar var. Bizim ortağımız artık Kazak Hazinesi. Hiçbir sorunumuz yok. İşimize bakıyoruz. Arkamıza devlet desteğini aldık' dedi.

Şekerbank'ın büyüme stratejisinden, içerde ve dışarıdaki siyasi, ekonomik gelişmelere kadar geniş bir yelpazade sorularımızı yanıtlayan Şekerbank Yönetim Kurulu Başkanı Hasan Basri Göktan, Türk bankacılık sisteminin gelişiminden ve ekonominin performansından oldukça memnun. 'Beni kaygılandıran hiçbir şey yok' diyen Göktan, bu memnuniyetini şu ifadelerle dile getiriyor:

'Bakıyorum Türkiye'de ekonomi çok iyi. İnsanlar iş buluyor. Herkes mutlu! Büyüme devam ediyor. Gençler çok iyi eğitiliyor. Herkes iyi sağlık hizmeti alıyor. Eskiden Amerika fırsatlar ülkesiydi, şimdi Türkiye fırsatlar ülkesi. 'Türkler hangi işleri iyi yaparlar' deyince Türkler bankacılığı da iyi yapar demek istiyorum. Her ne kadar batılı derecelendirme kuruluşlar kıskanıyorsa, sıfırcı hocalar gibi davranıyorsa da Türkler bu işi iyi yapıyor.'

- Kuzey Afrika'da isyanlarla başlayan ve Libya'ya operasyonla devam eden gelişmelerin Türkiye açısından yansımaları nasıl olur?

Dünya için kötü, insanlık için kötü, komşularımız için kötü ama ben bu gelişmelerin göreceli olarak Türkiye'nin yıldızını biraz daha parlatacağını düşünüyorum. Türkiye yatırım yapılabilir, sığınabilir bir liman haline geliyor.

Türkiye'ye geçen hafta 3 milyar dolar daha para girdiği görülüyor. Hem sosyal, hem siyasi, hem ekonomik istikrarı bu ülkelerdeki yatırımı, tasarrufu ülkemize doğru yönlendiriyor. Bu Türkiye'nin büyümesini, cari açığın finansmanının sürdürülebilir olmasını sağlayacak. Türkiye'yi yatırım yapılabilir, nefes alacak bir ülke haline getirir diye düşünüyorum. Belki ihracatımız ve inşaat sektörü açısından negatif etkileri olacaktır. Ama Türkiye'nin yatırım yapılabilir, birikimleri değerlendirilebilir, güvenilir bir ülke olması Türkiye'yi daha pozitif olarak etkileyecek.

- Libya'ya yapılan müdahaleyi kişisel olarak doğru buluyor musunuz?

Kişisel olarak hükümetin dış politikasını beğeniyorum. Büyük Türkiye imajı, kendisine yakışır bir coğrafyada etkili imaj olarak bunu sürdürüyor. Herhalde onların yaklaşımları en doğrusudur.

- Türk bankacılık sektörünün Libya'da üstlendiği risk nedir?

Devletin yetkili otoriteleri buna çalıştı. Tamamının 3 milyar dolar civarında olduğu söylendi ki, bunun yarısı garanti mektubu. Geri kalanı avanstır. Ayrıca müşterilerimizin işlerinin tamamı Libya değil. Dağıtılmış işler var. Türkiye'de var Rusya'da var, Kazakistan'da var. 3-4 milyar dolarlık gelir eksilmesi olabilir ama önemli rakamlar değil.

Kredilerde %25 sınırını aşmayız

- Şekerbank bu yıl nasıl bir büyüme stratejisi izleyecek?

Bu yıl tüketici kredilerinde büyümedik ama işletme kredilerinde, üretim kredilerinde, ihracat kredilerinde yüzde 3 büyümüşüz ki, bu da öngörülen büyüklükleri aşmayacağımızı gösteriyor. Ana uzmanlık alanımız küçük işletme, zirai ve KOBİ'nin altı segment bizim için her zaman önemli olacak. Bu alanda verdiğimiz krediler toplam portföyümüzün yüzde 40'ını oluşturuyor, bunu yüzde 50'ye çıkarmayı hedefliyoruz. Küçük işletme, esnaf ve zirai tanım içindeki iş kolunda toplam 275 bine yakın müşterimiz bulunuyor.

Light Beşiktaşlıyım

- Beşiktaş eski yöneticisi olarak maçlara gidiyor musunuz?

Maalesef boş zamanım olmuyor. Olunca bol bol kitap okuyorum. Bir de seyahati seviyorum. Ben biraz light Beşiktaşlıyım. Çok fanatik değilim. Maça gidemiyorum çünkü pek zaman bulamıyorum.

Bizimki Nasrettin Hoca işi!

- Rus bankası Sberbank'ın Şekerbank'a talip olduğu doğru mu? Size teklif geldi mi?

Bizim öyle bir planımız da yok, bize öyle bir talep de gelmedi. Şu anda öyle bir düşüncemiz yok ama maalasef Türkiye'de bir kesim spekülasyon yapıyor. Bir kesim bu konuyu kazanç kapısı haline getirmek istiyor. Aslında buna bu konuyla ilgili SPK'nın, ilgili otoritenin bakması lazım. Bu dedikoduların çıktığı gün kimler hisse alıp satıyor? Piyasa nasıl hareketleniyor? Esasında bakılacak şey o. Yani bu haberler çıkıyor. Öbür taraftan birileri bir şey kazanıyor. Hani Nasrettin Hoca hikayesi var: 'Hoca bir gün yatıyormuş. Bakıyor kapının önünde iki kişi kavga ediyor. -Ya etmeyin ayıptır derken ayrılıyorlar. Sonra eve çıkıp bakıyor ki, yorgan yok. Demek ki hırsız şebekesiymiş. Hoca diyor ki, 'Eyvah yorgan gitti, kavga bitti.' Millet bu tür fiskoslardan para kazanıyor. Bunun da bir şekilde önüne geçmekte fayda var.

Biraz tahvil, biraz hisse senedi

- Paranızı nereye yatırıyorsunuz?

Şekerbank tahvili alıyorum! Ondan önce devlet tahvili alıyordum. Çok iyi şirketler olursa borsada hisse senedi alıyorum.

- Bireysel yatırımcılara ne önerirsiniz?

Şekerbank tahvilini öneririm. Biraz daha az kazanmak istiyorlarsa devlet tahvilini öneririm.

Kaygılarım yok, mutluyum!

- Kaygılarınız?

Beni kaygılandıran şey yok. Ben kendimi mutlu hissediyorum. İki hafta önce Hindistan'daydım. Geçen hafta Kazakistan'daydım. Arada bir Avrupa'ya gidiyorum. Bakıyorum Türkiye'de ekonomi çok iyi. İnsanlar iş buluyor.

Herkes mutlu, büyüme sürüyor. Gençler çok iyi eğitiliyor. Herkes iyi sağlık hizmeti alıyor. Eskiden Amerika fırsatlar ülkesiydi, şimdi Türkiye fırsatlar ülkesi.

- Peki hiç risk yok mu?

Her şeyde risk var. Elektrik düğmesini de açarsanız elinizi, düğmeyi kontrol etmiyorsanız elektrik çarpabilir. Onun için elektrik kullanmıyorum diyemezsiniz. Önemli olan riski kontrol edebilmek.

Türkler bankacılığı iyi yapıyor

- Türk bankacılığının bugünkü konumunu nasıl değerlendiriyorsunuz?

Türk bankacılığı iyi bir noktaya geldi. 'Türkler hangi işleri iyi yaparlar' deyince Türkler bankacılığı da iyi yapar demek istiyorum Hakikaten Türkiye örnek olmuştur. Her ne kadar Batılı derecelendirme kuruluşlar kıskanıyorsa, sıfırcı hocalar gibi davranıyorlarsa da Türkler bu işi iyi yapıyorlar. İyi yaptıklarını ispat ettiler.

- Bu başarıda hangi faktörler etkili oldu?

Kriz deneyimimlerinin yanı sıra düzgün bir denetleme ve düzenleme sisteminin faydası oldu. Sermayedarların ellerini cebine atması, bir miktar yabancılarla ortak olmanın faydası oldu. Sektör daha cazip hale geldi.

Avrupa'daki krizi genç kuşaklar çıkardı

- Emeklilik hayaliniz var mı?

Ben genel müdürlükten emekli oldum zaten ama şu anda faydalı olduğumu düşünüyorum. Özellikle bankacılıkta deneyimin çok önemli olduğunu düşünüyorum. Hiçbir bankacılık deneyimi, kriz deneyimleri okuyarak, simülasyonla kestirilemez. Peş peşe yaşanan krizler bizi kriz yönetimi konusunda uzmanlaştırdı. Avrupa'daki krizin en büyük nedeni türevsel ürünler geliştiren, tecrübeyi bir kenara bırakıp büyük paralar kazanmak isteyen genç kuşakların marifeti. Onun için bankacılıkta tecrübe önemli. Bilfiil tezgahın içinde olmak gerekir.

Devlet desteği arkamızda

- Kazak ortağınızın son durumu nedir?

Bizim ortağımız olan şirketin bir sıkıntısı yok. Onun sahibi olan banka 2008 kriziyle sıkıntıya girdi. Kazakistan'da da devlet o bankanın hisselerini devletleştirdi. Borçlarını tanzim ettiler. Daha sonra da devletin ilgili kuruluşu Varlık Fonu bizim hisselerin yönetim anlaşmasını yapmak üzere yönetimini de aldı. Bizim ortağımız artık Kazak Hazinesi.

Hiçbir sorunumuz yok. İşimize bakıyoruz. Arkamıza devlet desteğini aldık.

akşam