DEM Parti Eş Genel Başkanı Tuncer Bakırhan DEM Parti grup toplantısında konuştu.
Devlet Bahçeli'nin DEM'e el uzatması ile başlayan sürecin, Öcalan'ın Meclis'te konuşması çağrısı ve Erdoğan'ın "Kürt kardeşim bu eli samimiyetle tutmanızı bekliyoruz" açıklaması sonrası belediyelere kayyım ataması ve Öcalan'a 3 aylık cisiplin cezası ile devam ettiğini belirten Bakırhan, "Bahçeli kayyımlar için yargı kararını bekleyin dedi, Erdoğan ise kayyım savcılarını tebrik etti. Bahçeli konuşuyor Erdoğan önüne set çekiyor. Bir yandan çözüm isteyenler bir yandan henüz kendi içinde netleşmemiş bir Cumhur İttifakı var. Kürtler çözümü Ankara'da arıyor. Fakat Ankara çözümsüzlükte ısrar ediyor." dedi.
Bahçeli'nin bugünkü grup toplantısına değinen Bakırhan, "Geçmişi inkar ederek geleceği nasıl inşa edeceğiz? Sayın Bahçeli önce dilini değiştirsin. Geleceği zehirli bir dille kuramazsınız. Ortak bir gelecekten bahsediyorsanız tasfiye ve inkar politikalarından bizi tehdit etmekten vazgeçin. Direksiyonda siz varsınız. Sözü bırakın pratik adım atın. Gelin bu kısır döngüden çıkalım diyoruz." diye seslendi.
"ADAYLARI HALKIMIZ BELİRLEDİ"
Kayyım atamalarına gerekçe yapılan iddialara ve söylemlere yanıt veren Bakırhan, "Çıkıp DEM Partinin adaylarını Kandil belirledi diyorlar. Adaylarımızı kimin belirlediğini izleyelim" dedi ve ardından ön seçimle adayların belirlendiği görüntüler izletildi. Bakırhan devamında, "Burası Kandil miydi arkadaşlar? İnsan biraz sıkılır ya. Yalanın da bir ölçüsü var. 100 bin delege ile 3 bin aday adayının yarıştığı her yerde ön seçimlerle belediye eş başkanlarımızı belirledik. İl genel meclisini de bu sandıklarda belirledik. Bizim adaylarımızı halkımız belirledi" diye konuştu.
Erdoğan'ın seçilmiş belediye başkanlarına yönelik "ne idüğü belirsiz" sözlerine tepki gösteren Bakırhan, "İcap duyuyorum. Adalet, barış demokrasi isteyen insanlarız biz. Ne idüğü belirsiz senin atadığın kayyımlardır. Ne idiği belirsiz insanlar arıyorsanız kendi çevrenize bakın" diye yanıt verdi.
"KAYYIMLARA KARŞI ORTAK MÜCADELEYE ÇAĞIRIYORUM"
"Terör" söylemini eleştiren Bakırhan, "Bizim partide terör yok terörist yok. Biz biliyoruz siz Kürtlerin tamamına terörist diyorsunuz. Etki ajanlığı yasasıyla şimdi Türkiye'nin tamamına terörist demeye çalışıyorlar. Bu yasaya da karşı duracağız. Kayyım artık Kürtlerin sorunu değildir. Esenyurt da bir kez daha ortaya çıktı. Kayyımlar aynı zamanda ankara İstanbul'daki halkın iradesinin tehdit altında olduğunu ortaya koyuyor. Kayyıma karşı dayanışarak durmazsak Türkiye'ye yayılması olasıdır. Herkesi ortak mücadele etmeye ortak ses çıkarmaya davet ediyorum." dedi, kayyım uygulamasının kaldırılması için Meclis'e çağrı yaptı.
Asgari ücret ile ilgili Merkez Bankası ve iktidar temsilcilerinin enflasyonun düşeceği beyanlarında bulunduğunu ve "zam yapmayın, düşük verin" dediklerini belirten Bakırhan, "İnsanca yaşayabilecek ücret verilmeli ve asgari ücret en az 35 bin olmalı ve yılda iki kez güncellenmeli" dedi.
"ÇÖZÜM ABD'DE DEĞİL, ANKARA'DADIR"
ABD seçimlerine değinen Bakırhan, "Trump'ın seçilmesini bir fırsata çevirmeye çalışıyorlar. Bunu Rojava'da bir askeri operasyonun zemini haline getirmeye çalışıyorlar. İktidar bugüne kadar izlediği siyasetle krizler yarattı yetmiyor şimdi bu krizleri Rojava'ya Kürtlere saldırarak ortadan kaldırmaya çalışyıor. Bu krizler böyle çözülmez. Rojava'ya savaş açarak bu krizleri ortadan kaldırmanın imkansız olduğunu belirtmek istiyorum. Türkiye için bir fırsat penceresi varsa ki var Kürt sorununu demokratik yollarla çözerek en büyük fırsat penceresini kendisi kendisine açabilir. Yoksa fırsat penceresini ondan bundan arayarak açamayacağını belirtmek isterim. Trump'tan medet umarak Washington'da soluğu almak bu ülkede yaşayan halklara en büyük kötülüktür. Trump'a gideceğinize kendi meselelerinizi kendiniz oturarak çözebilirsiniz. Çözüm Washington'da Moskova'da Tahran'da değil Çözüm Amed'tedir Ankara'dadır diyoruz.
"ÇÖZÜMSÜZLÜKTE ISRAR EDİYORLAR"
Bahçeli'nin DEM'e el uzatması ile başlayan sürece, Öcalan'ın Meclis'te konuşması açıklamasına ve Erdoğan'ın "Kürt kardeşim bu eli samimiyetle tutmanızı bekliyoruz" açıklamaları sonrası yaşananlara değinen Bakırhan, "Bahçeli tecridin kaldırılması, kurucu meclis ruhu ve umut hakkından demokratik siyasetin öneminden bahsetti. Bu açıklamayı önemli bulduğumu ifade ettik ancak bu açıklamadan sonra ne oldu. Abdullah Öcalan'a 3 aylık cisiplin cezası verildi ardından da belediyelerimize kayyım atandı. Bahçeli kayyımlar için yargı kararını bekleyin dedi, Erdoğan ise kayyım savcılarını tebrik etti. Bahçeli konuşuyor Erdoğan önüne set çekiyor. Bakalım önümüzdeki günlerde bu ikili arasındaki tartışmalar nereye evrilecek. Bir yandan çözüm isteyenler bir yandan henüz kendi içinde netleşmemiş bir Cumhur İttifakı var. Kürtler çözümü Ankara'da arıyor. Fakat Ankara çözümsüzlükte ısrar ediyor. Kritik tarihsel kavşaklarda Türk Kürt ittifakı bu ülke halklarına büyük katkılar sağlamıştır. Acıda ve sevinçte bir ortaklık var. Geçmişten artık bir ders alalım. Barışmaktan müzakare etmekten korkmayalım kaçınmayalım. Ortada Kürt sorununun çözümüne dair bir çağrı var fakat iktidar cephesinde muhatap kim belli değil. Bahçeli'nin dediğini bütün dünya alem duyuyor ama Erdoğan duymazlıktan geliyor. diye konuştu.
BAHÇELİ'YE ÇAĞRI: GELİN BU KISIR DÖNGÜDEN ÇIKALIM
Bakırhan devamında şunları ifade etti:
"Geçmişi inkar ederek geleceği nasıl inşa edeceğiz. Sayın Bahçeli önce dilini değiştirsin. Geleceği zehirli bir dille kuramazsınız. Ortak bir gelecekten bahsediyorsanız tasfiye ve inkar politikalarından bizi tehdit etmekten vazgeçin. Hakikatlerle yüzleşin diyoruz. Hakikatle yüzleşmeden yeni bir dönem inşa etmenin imkansız olduğunu belirtmek istiyoruz. Bir şeyi kaşıdığımı kanattığımız yok.
Direksiyonda siz varsınız. Sözü bırakın pratik adım atın. Bahçeli, geçen hafta ikinci Türkiye yüzyılı için Kürt ve Türk yüzyılı olması gerektiğini söylediniz. Biz bu çerçeveyi önemli görüyoruz. Yıllarca birbirimize söylemediğimiz söz kalmadı. Ama bir türlü barışı çözümü konuşamadık. Her hafta kararınızın arkasında olduğunu söylüyorsunuz. Biz de çözümden yana olduğumuzu belirtiyoruz. O zaman konuşmamızın önündeki engel nedir? Gelin bu kısır döngüden çıkalım diyorum."