Bertan Balçık, Temmuz ayında yürürlüğe giren e-beyanname ile zirai ürün alışlarındaki yeni vergilendirme ile bürokrasiye tepki göstererek; “Biz SGK ve Maliye’nin tahsilatçısı olmak istemiyoruz” dedi.

Gelir Vergisi Kanununun 94. Maddesine göre E-beyanname ile verilen muhtasar beyannameye ait tevkifata dahil ödemeler tablosunda; zirai ürün alışlarında ödemeye ait belgenin türü, ödemeye ait belgenin tarihi, ödemeye ait belgenin seri ve sıra numarası bilgilerinin girilmesinin istenmesi Söke Ticaret Borsası tarafından tepkiyle karşılandı.

Borsa Başkanı Bertan Balçık yeni düzenlemeyle ilgili bazı tespit ve endişelerini başta Aydın milletvekilleri olmak üzere TOBB’ne bildirdiğini söyledi. Söke Ticaret Borsası Yönetim Kurulu Başkanı Bertan Balçık düzenlediği basın toplantısında; “Herşeyden önce şurası açıkça bilinmelidir ki zirai ürün yetiştiren çiftçilerimiz bu ürünleri yılda bir kez üretme ve satma şansına sahiptir. Bugün ticari hayatta yapılan uygulamada çiftçilerimiz satış işlemini çoğunlukla mahsulün toplanması ile birlikte hemen yapmamakta, günün piyasa koşulları ve fiyat artışı beklentisi sebebiyle zamana yaymaktadırlar. Malı teslim alan firma veya tüccarlarımız da ürüne ait müstahsil makbuzunu yaklaşık borsa fiyatı üzerinden düzenleyerek malı teslim almaktadırlar. Böylece hem maliye bakanlığımız stopajı gününde tahsil etmekte hem çiftçilerimiz zirai ürününü ucuza satmak zorunda kalmamakta hem de ticari alışveriş piyasa koşullarında devam etmektedir. Fakat yeni uygulama ile birlikte, zirai ürün alımı yapan tüccar veya firma ürün alımı sırasında müstahsil makbuzu ile birlikte ödemeyi de hemen belli etmek mecburiyetindedir. Bu durum maalesef uygulamada sorun çıkarmaktadır. Çünkü tüccarın aldığı zirai ürünün karşılığında yapmış olduğu satışa ait havalenin geliş tarihi ve hangi bankaya geleceği kesin olarak belli olmamaktadır. Oysa kanun, alışveriş esnasında sanki ödeme tarihi ve nasıl ödeneceği kesin olarak biliniyormuş gibi hüküm vermiş. Takdir edilmelidir ki bugün çok büyük şirketler dahil alımlarında sermayelerinin yanı sıra banka kredisi kullanmakta, hatta satın aldıkları zirai ürünü derhal satmak zorunda kalmaktadır. Dolayısıyla üreticiye ödenecek ödeme belgesinin tarih, seri ve sıra no.ları hemen belli olmamaktadır. Kanunun 94. Maddesinin uygulanabilmesi için tüccarlar, teslim aldıkları zirai ürünlere ait müstahsil makbuzunu, ödemenin yapılacağı ileriki tarihlerde düzenlemek mecburiyetinde kalacaktır. Bu da stopajların Maliyeye geç ödenmesine yol açacaktır. Kanunun 94. Maddesinin ilgili hükümlerinin, tüccarımıza ve çiftçilerimize uygulamada kolaylık sağlayacak, ticari hayatın normal işleyiş düzenini bozmadan ve dolayısıyla Devletimizin stopaj gelirlerinde gecikmeye meydan vermeyecek şekilde yeniden düzenlenmesi kaçınılmaz” dedi.

“BİR TEPKİ DE EK KÜLFET GETİREN 413 NO.LI VERGİ USUL KANUNUNA”

Söke Ticaret Borsası Başkanı Bertan Balçık basın toplantısında mükellef bilgileri bildirimi ile ilgili yasal düzenlemenin bürokrasi yükü getirdiğini söyledi. Balçık açıklamasında; “20.01.2012 tarih ve 28179 sayılı resmi gazetede yayınlanmış olan “413 Sıra No.lu Vergi Usul Kanunu Genel Tebliği” ile vergi mükelleflerine her yıl “Mükellef Bilgileri Bildirimi” verme zorunluluğu getirilmiştir. Mükellef Bilgileri Bildirimi hizmet karşılığı olarak vergi mükelleflerinin, Serbest Muhasebecilik, Serbest Muhasebeci Mali Müşavirlik ve Yeminli Mali Müşavirlik ücret tarifesine göre 1. Grup illeri için 100-TL, 2.Grup illeri için 80-TL, 3.Grup illeri için 64-TL ve 4. Grup illeri için 52-TL ücret ödeme mecburiyeti bulunmaktadır. Ayrıca bildirimin bir gün bile geç yapılması durumunda 1. Sınıf Tüccarlar için 1.170-TL, 2. Sınıf tüccarlar için 580-TL ve hatalı yapılabilecek bildirimlerin 25 günden sonra düzeltilmesi durumunda aynı miktarlarda ceza uygulaması söz konusudur. “Mükellef Bilgileri Bildirimi” vermesi istenilen mükellefler vergi dairelerine kayıtlı olup, her ay stopaj ve KDV beyannameleri vermektedirler. Dolayısıyla mükellef bilgilerini her zaman güncel tutmaktadırlar. Bu Tebliğ ile bilgiler yeniden istenildiği için anlamsızdır ve mükellefler cezalandırılmaktadır. Bu itibarla vergi mükelleflerine ek külfet getiren, muhasebeci ve Mali müşavirlere de zaman kaybı yaşatan 413 sıra No.lu vergi usul kanunu Genel Tebliği’nin kaldırılmasını istiyoruz” ifadelerine yer verdi.

aydinpost-twitter.png aydinpost-facebook.png