Maliye Bakanı Mehmet Şimşek, Türkiye Meslekte Birlik Platformu 1. Olağan Genel Kurulu çıkışında gazetecilerin, özel iletişim vergisinin kaldırılmasına ilişkin sorularını yanıtladı.
Elektrik sayaçları gibi bazı makinelerde sim kartların kullanılmaya başlandığını kaydeden Şimşek, ''Mesela, elektrik sayaçlarında bir eleman göndermeden, elektrik tüketimini nereden nereye gitmiş öğrenilebiliyor. Akıllı sayaçlar sim kartları vasıtasıyla bu bilgileri merkeze ulaştırabiliyorlar. O konuda sektörlerin önünü açmak için bir düzenleme üzerinde çalışıyoruz'' dedi.
'Önce bütçede imkan olacak'
Maliye Bakanı Şimşek, genele bir ilişkin düzenleme için mali alan yaratılması gerektiğinin altını çizerek, vergilerin indirilmesinin ön koşulunun bütçede imkan olması olduğunu söyledi. Birçok alanda vergilerin düşürüldüğünü kaydeden Şimşek, kurum kazançları üzerindeki verginin yüzde 65'ten, 34'e, gelir vergisinin yüzde 49,5'tan 35'e, en düşük vergi oranının yüzde 22'den yüzde 15'e, asgari ücretler üzerindeki vergi yükünün de yüzde 12.8'den yüzde 0 ile 5,3 arasında değişen oranlarda düşürüldüğünü söyledi.
Şimşek, KDV oranlarında indirime gidildiğini, bunun yanı sıra internet üzerindeki verginin de yüzde 15'lerden yüzde 5'e düşürüldüğünü belirterek, birçok alanda vergileri indirdiklerini anlattı. Bakan Şimşek, şöyle devam etti: ''Ama yeni vergi indirimleri için bizim mutlaka mali imkan oluşturmamız, ondan sonra adım atmamız lazım. Dolayısıyla bu açıklamaları bu çerçevede görmekte fayda var. Şu an itibariyle Maliyenin üzerinde çalıştığı tek husus var. Cep telefonlarında değil, makine iletişimini veri iletişimini sağlayan sim kartları üzerindeki vergiyi farklılaştırma veya vergiyi kaldırma konusunda bir çalışma yapıyoruz.''
'Bütün sektörlerden KDV indirimi talebi geliyor'
Bakan Şimşek, gelen taleplere yönelik herkesin yüzde 8 üzerinden veya yüzde 8 ise yüzde 1 üzerinden KDV oranına tabi olmak istediğini, bu aralar bir kaç adım atıldığını ardından bütün sektörlerden KDV indirimi talebi geldiğini anlattı.
Avrupa Birliğinde ortalama KDV oranının yüzde 20.7, Türkiye'de efektif KDV oranının ise yüzde 14.4, en yüksek kdv oranının ise yüzde 18 olduğunu ifade eden Şimşek, ülkenin kalkınabilmesi, gelişebilmesinin ancak sağlıklı vergi gelirleriyle sağlanabileceğini söyledi. Şimşek, ''Oradan buradan borçla, ne bu değirmeni döndürebiliriz, ne de bunun sonu var'' dedi.
80'li yılların başında Türkiye'nin hemen hemen iç borcu bulunmadığını, 90'lı yıllarda borcun 57 milyon liraya, 2002'de ise 150 milyar liraya çıktığını hatırlatan Şimşek, faizin ise 20-22 yıl içerisinde 20 bin liradan, 52 milyar liraya çıktığını söyledi.
Şimşek, ''Bu ülkenin çarkını ancak ve ancak sağlıklı vergi gelirleriyle döndürebiliriz. Hizmet için kendi mükelleflerimizden mümkün olduğunca düşük, makul oranlarda vergi toplamak zorundayız. Ama biz gerektiği zaman ufak tefek gelirlerden vazgeçmeye de hazırız'' diye konuştu.
Türk Ticaret Kanunu
Türk Ticaret Kanununda çok büyük fırsatlar bulunduğunu belirten Şimşek, Türk Ticaret Kanununu çok önemsediklerini, çok önemli bir reform olduğunu kaydetti. Bakan Şimşek, Dünya Bankasının İş Yapma Kolaylığı Endeksinde Türkiye'nin 2006 yılında 150 ülke içinde ortalamanın üstünde bir performansa sahip değilken, şimdi 183 ülke arasında 61. sıraya geldiğini, ancak 61. sırayı da Türkiye'ye yakıştırmadıklarını, Türkiye'nin ilk 20'lerde, 10'larda olmasını istediklerini söyledi.
Dünya ekonomisindeki gelişmelerle ilgili bilgi veren Şimşek, avro borç krizinin şimdilik kontrol altında olduğunu, ABD'de son birkaç aydır istihdam yaratılmaya başladığını, Çin'de yüzde 7.5'luk büyüme hedefi açıklandığını ve sert iniş riskinin düşük olduğunu, dünya ekonomisine ilişkin beklentilerin olumluya döndüğünü bildirdi.
Bu beklentiyi bozacak en önemli riskin petrol fiyatları olduğuna işaret eden Şimşek, Türkiye olarak enerji fiyatlarındaki yükseliş riskini minimize etmenin kolaycı bir yolu olmadığını, en köklü çözümün memleketin katma değer zincirinde yukarı çıkması olduğunu söyledi.
Şimşek, girişimcilerin, önünü açmak gerektiğini, bürokrasiyi azaltmak gerektiğini ifade ederek, ''Devleti büyütmemeliyiz. Devlet büyüyünce iştahı artıyor. Kaynaklar hizmete gideceğine maaşlara, hazinenin borçlanmasına, açıkların finansmanına gidiyor. 2002'de 100 lira verginin 86'sı faize giderken, şimdi 100 lira vergi topluyoruz 83 lirasını hizmet olarak sunuyoruz. Bu dönemin farkı bu. Tabii ki sorunlarımız var eğitimde kaliteden tutun, enerjide dışa bağımlılığa, kayıtdışılığa kadar. Bu sıkıntıları aşmak için yıllardır ortaya koyduğumuz vizyonu var. Bu tedbirler gecelik olmadığı için, sonuçları da gecelik olmuyor. Bazı sektörlerde bazı alanlarda ar-genin sonuçlarını meyvelerini toplamaya başladık'' dedi.
