Ünlü futbolcuları milyonlarca lira dolandırdığı sebebiyle yakalanarak tutuklanan banka müdürü Seçil Erzan ile ilgili soruşturma devam ederken, her gün yeni bir detay ortaya çıkıyor. Denizbank Teftiş Kurulu’nun, Erzan’ın Bozcaada’daki evinde, aralarında Fatih Terim’in de olduğu bir gruba verdiği partiyi mercek altına aldığı ortaya çıktı. Erzan’ın, davete catering (yemek) hizmeti veren işletme sahibini de dolandırmaya çalıştığı anlaşıldı. Öte yandan Seçil Erzan’ı hapiste ilk ziyaret eden avukat yaklaşık bir saat süren bu görüşmede Seçil Erzan’ın söylediklerini ve izlenimlerini anlattı. Erzan'ın avukata, "Bir planım olsaydı Arda Turan’dan aldığım son parayla kaçardım, kimse de beni bulamazdı. Zorla bana para vermeye çalışanlar bile vardı. Almak zorunda kaldım. Çünkü fazlasıyla faiz alacaklarını biliyorlardı. Almak istemediğim halde Kapalıçarşı’da biri bana zorla para verdi" dediği ortaya çıktı.

Futbol dünyasından ünlü isimlerin de aralarında olduğu çok sayıda kişiyi dolandırdığı iddiasıyla tutuklanan Denizbank Levent Şube Müdürü Seçil Erzan’ın ilişki ağını ortaya çıkarmaya çalışan Denizbank Teftiş Kurulu’nun, Erzan’ın Bozcaada’ki evinde verdiği, Fatih Terim’in de katıldığı davetin peşine düştüğü ortaya çıktı.

Denizbank Teftiş Kurulu Başkanlığı’nın hazırladığı raporda, davete catering hizmeti veren işletmenin yetkilisiyle görüşmek için 3 Mayıs 2023’te Çanakkale’ye gidildiği ifade edilerek, “Firma temsilcisi, 16 Eylül 2022 akşamı Fatih Terim’in beraberinde eşi Fulya Terim, Nur Erkasap, şoförü Umut Akgöze ile Bozcaada’ya Seçil Erzan’ın evine geldiklerini ve 18 Eylül 2022 Pazar günü de adadan ayrıldıklarını, evde iki gece konakladıklarını belirtmiştir.

Firma temsilcisinin beyanına göre, ev sahibi Seçil Erzan ve erkek arkadaşı Candaş Gürol dışında, yukarıda adı geçen misafirler haricindeki diğer davetliler Seçil Erzan’ın kuzeni Kemal Tanın Yılmaz, onun eşi Merve Yılmaz ve çocukları Kerem Yılmaz, Seçil Erzan’ın arkadaşı Zehra Nur Karaca ve Nazlı Can’dır. Nazlı Can tüm davet boyunca catering ekibine ve organizasyona yardım eder pozisyonda çalışmış, davetlilerle aynı masada bulunmamıştır” denildi. 

‘ATEŞ’E SÖYLEMEYİN’ 

Çanakkale ve Bozcaada’da iki işletmeleri olduğunu belirten firma temsilcisi, 2022 yılının eylül ayı başlarında mimar Çetin Burak Özcan’ın kendisine gelerek, Seçil Erzan’ın Bozcaada’da tadil ettiği evinde bir davet vereceğini, bu davete Fatih Terim’in de katılacağını, catering hizmeti verip vermeyeceklerini sorduğunu, olumlu cevap vermeleri üzerine Seçil Erzan ile tanıştığını anlattı.

Raporda firma temsilcisinin devamla, “Seçil Erzan ile Bozcaada’da 16-17 Eylül 2022 tarihlerinde verilecek davet için yaptıkları görüşmelerden birinde Bozcaada’daki davetten birkaç gün önce Çanakkale’de bir kutlama daveti olacağını, bu davetin de catering hizmetini kendilerinin vereceğini, Denizbank Genel Müdürü Hakan Ateş’in de davete katılacağını Seçil Erzan’a ilettiğinde, Erzan’ın kendisine hiç beklemediği bir tepki verdiğini ve kendisinin Bozcaada’daki evinde vereceği davetten ve Fatih Terim’in davetli olduğundan Hakan Ateş’e kesinlikle bahsetmemesini ısrarla talep ettiği” ifade edildi. 

‘KULAĞIMA TUHAF GELDİ’ 

Raporda, Seçil Erzan’ın söz konusu davetten yaklaşık iki ay sonra, Kasım 2022 sonu veya Aralık 2022 başlarında firma temsilcisini telefonla aradığı, “yatırım için kenarda parasının olup olmadığını sorduğu, Fatih Terim için çok yüksek getirili bir fonu yönettiğini, Fatih Terim’in de parasının içinde olduğunu, bu sebeple çok özel getiri sağlandığını, eğer gönderirse kendisinin parasını da Fatih Terim’in parasının içerisine koyacağını, bu teklifin sadece özel kişilere yapıldığını” söylediği belirtildi. 

Firma temsilcisi, Seçil Erzan’a cevap olarak telefonda, “Kendisinin altın ve dövizi olduğunu, bunları bozdurup parayı EFT olarak gönderebileceğini söylediğini, ancak Seçil Erzan’ın paranın EFT olarak değil nakit olarak getirilmesi gerektiğini, kendisine Nazlı Can’ın bu teslimde yardımcı olabileceğini söylediğinde bu işin (paranın banka sisteminden değil de nakit olarak teslim edilmesi gerekliliği) kulağına tuhaf geldiği ve böyle bir şeyi yapmak istemediğini telefonda Seçil Erzan’a ifade ettiğini söylemiştir. Firma temsilcisinin Seçil Erzan ile son teması bu telefon konuşması olmuştur.”

‘SAADET ZİNCİRİNDE ERZAN YALNIZ DEĞİL’

Raporun sonuç bölümümde “İddialara konu olayın Seçil Erzan’ın çeşitli şahıslardan sağlayarak oluşturduğu bir saadet zinciri olduğu kanaati edinilmiştir. Ayrıca söz konusu yapının, Seçil Erzan ve önceki raporlarımızda bağlantılarına yer verilen şüphelilerin birlikte hareket ederek oluşturdukları organize bir faaliyet olduğu değerlendirilmiştir. 

Seçil Erzan’ın böyle bir organizasyonu kendi başına inşa edemeyeceği açıktır. İş birliği içerisinde hareket ettiği başka kişilerin de olduğu sarihtir, nitekim savcılık soruşturması kapsamında bazı kişiler tutuklanmışlardır” ifadelerine yer verildi.

ERKASAP’I YAKACAK DEKONT

Bankacı Seçil Erzan’a 30 milyon liradan fazla para kaptıran Çorlulu pırlantacı Ömer Kahraman’ın bir dekonta yazdığı açıklamada, Nur Erkasap’ın adı yer alıyor. 

Erzan’a aktarılan paraların bir bölümüne aracılık eden Nur Erkasap, aynı zamanda Fatih Terim’in finansal işlerini de takip ediyordu. Erkasap’a Volkan Bahçekapılı 22 Mart 2023’te 400 bin dolar, 29 Mart günü ise 1 milyon dolar para gönderdi. Anılan para Emre Belözoğlu’na aitti. Erkasap, hesabına gelen paraları Seçil Erzan’a teslim etti.

Nur Erkasap’ın hesabına para gönderen bir diğer isim ise Ömer Kahraman oldu. “Pırlanta Ömer” isimli iş yerinin sahibi Kahraman, Seçil Erzan’ın talebi ile Erkasap’a 5 milyon 884 bin TL para gönderdi. Kahraman, gönderdiği paraya ilişkin dekontun açıklama kısmına “arsa bedeli” yazdı. Erkasap, hesabına gelen parayı da Erzan’a teslim etti. Kahraman, anılan paranın yanı sıra 1 milyon 290 bin dolar da elden para gönderdi. Erzan, aldığı paradan 350 bin dolarını Kahraman’a iade etti. Kahraman 940 bin doları ise alamadı. 

İCRA BAŞLATABİLİR 

Seçil Erzan dosyasında şikâyetçi konumda olan Kahraman’ın, Nur Erkasap’a yönelik icra takibi yapabileceği ifade edildi. Hukukçular “Dekonta yapılan açıklamaya göre, anılan parayı arsa bedeli olarak göndermiş. Bu durumda, Erkasap’tan Kahraman’a bir arsa satışının olması gerekir. Böyle bir satış yoksa Kahraman, dekonta dayanarak Erkasap’a icra takibi başlatabilir” dedi. 

ÇORLU’DA YENİ PONZİ ZİNCİRİ

Seçil Erzan’ın memleketi Çorlu’da yüksek gelir vaadine kanan çok sayıda kişinin mağdur olduğu bir ponzi zinciri daha ortaya çıktı. ODTÜ İşletme mezunu Murat Şahin’in, sahibi olduğu Castle Hawk Mali Finansal A.Ş. isimli şirket üzerinden çok sayıda vatandaşı mağdur ettiği anlaşıldı. ‘Masterhaber’ sitesinde yer alan vurguna ilişkin habere göre Şahin, hemşerisi Seçil Erzan gibi bir süre bankalarda çalıştı. 

Ardından kozmetik mağazası açtı. Mağazanın açılışına sanatçı Cengiz Kurtoğlu’nu getirdi. Ertesi gün yerel gazetelerin magazin sayfalarında yer alan Şahin, ‘2023 yılının sonuna kadar 400 mağaza açacağız’ vaadinde bulunarak bölgede ‘ayın iş adamı’ ilan edildi. Daha sonra Castle Hawk Mali Finansal A.Ş. isimli şirketini kuran Şahin, yüksek faiz getirili bir fon oluşturduğu vaadiyle iddiaya göre yerel halktan 800 milyon lira topladı. Ancak ödemeler aksayınca paralarını alamayan mağdurlar Çorlu Cumhuriyet Savcılığı’na suç duyurusunda bulundu. Bir süre tutuklu kalan Şahin’in yargılaması tutuksuz sürüyor.

Seçil Erzan 11 Nisan’da tutuklandıktan sonra Bakırköy Kadın Cezaevi’ne konuldu. Burada iki kişilik bir koğuşa yerleştirildi. İlk günün ardından koğuş arkadaşıyla kendi durumu hakkında konuştular. Avukata ihtiyacı olduğunu söyledi. Koğuş arkadaşı da kendi avukatını önerdi. Kısa bir süre sonra da bu avukat Erzan’ı ziyarete geldi. Cezaevi kayıtlarına göre Erzan ile avukat 1 saatten fazla görüştü.

 

‘TERİM İŞSİZKEN BEN PARA GÖNDERDİM’

Seçil Erzan’la 9 ve 10 Nisan 2023 tarihinde Denizbank Genel Müdürlüğü binasında 18. kattaki toplantı odasında yapılan görüşme de raporda şöyle yer aldı: “Erzan şifahen ‘sadece özel müşterilerin katıldığı çok yüksek getiri olan fonlardan bahsederek bazı kişilerden para aldığını, son yıllarda bu sistemi Fatih Terim fonu olarak tanıttığını, Galatasaraylı futbolcular dahil birçok kişinin kendisine elden para vererek bu sisteme girdiğini, Fatih Terim’in de 300 bin ve 400 bin USD olmak üzere iki parçada 700 bin USD ile bu sisteme girdiğini, tam hatırlamamakla birlikte Fatih Terim’e verdiğinden çok daha fazla tutarda ödemeler yaptığını, Galatasaray ve Milli Takım’dan ayrıldığı ve gelirinin olmadığı dönemde hesabına yatan tüm tutarların kaynağının kendisi olduğunu ve Fatih Terim’in bunu yatırımının getirisi olarak bildiğini ifade etmiştir.”

Çiğdem YILMAZ / Milliyet

Seçil Erzan 11 Nisan’da tutuklandıktan sonra Bakırköy Kadın Cezaevi’ne konuldu. Burada iki kişilik bir koğuşa yerleştirildi. İlk günün ardından koğuş arkadaşıyla kendi durumu hakkında konuştular. Avukata ihtiyacı olduğunu söyledi. Koğuş arkadaşı da kendi avukatını önerdi. Kısa bir süre sonra da bu avukat Erzan’ı ziyarete geldi. Cezaevi kayıtlarına göre Erzan ile avukat 1 saatten fazla görüştü.

 

Avukat Erzan’ın o görüşmede kendisine söylediklerini ve kendi izlenimlerini şöyle anlattı: “Üzerinde hâlâ tutuklandığı zamandan kalan kıyafetler vardı. Ayakkabıları şıktı. Yorgun ve şaşkın görünüyordu. Şok halindeydi diyebilirim. Çok dolandırıcılık davasına baktım, tecrübeliyim. Bu kadının profesyonel bir dolandırıcı mantığıyla hareket ettiğini sanmıyorum. Anlattıklarına bakılırsa da bir sarmala girmiş, etrafındakilere para kazandırmış.

‘ANI KURTARMAYA ÇALIŞIYORDUM’

Tıkanacağı belli olan bu süreci neden devam ettirdiğini sordum. Bana ‘Artık sürecin nerede sona ereceğinin derdinde değildim, anı kurtarmaya çalışıyordum. O kadar kendimi kaybetmiştim ki açığı kapatmak için elimden geleni yaptım. Çarkı döndürmeye o yüzden devam ettim. İlk para aldıklarım da sürekli sıkıştırıyor, para alıyordu. Akrabalarım da dahil. Para yetiştirmeye çalıştım. 

Plan yapacak çok vaktim ve enerjim yoktu. Eğer bir planım olsaydı Arda Turan’dan aldığım son parayla kaçardım, kimse de beni bulamazdı. Hep sarmalın içindeydim. Sadece bu süreçte üstüm başım, kıyafetim ve diğer gündelik lüksüm vardı. Kendime harcadığım tek para Bozcaada’daki eve harcadığım 500 bin dolar. Gerisi hep sarmalın içinde.”

‘ZORLA PARA VERMEYE ÇALIŞANLAR BİLE VARDI’

Avukatın beyanına göre Erzan tefecilerin eline düşmesini ise şöyle anlatıyor: “Zorla bana para vermeye çalışanlar bile vardı. Almak zorunda kaldım. Çünkü fazlasıyla faiz alacaklarını biliyorlardı. Almak istemediğim halde Kapalıçarşı’da biri bana zorla para verdi. En yakınımdakiler bile benim üzerimden geçinmeye başlamıştı.”

‘ZİMMET OLURSA ÇIKAMAM’

Avukat Erzan’ın sürekli ağladığını, henüz alışamadığını söyledi: “‘Bir ay içinde çıkar mıyım?’ diye soruyordu. Mesele zimmet suçuna dönüşürse çıkamayacağını düşünüyor. Çünkü parayı bankaya geri ödemez, zararı karşılamazsa cezanın tamamını yatar. Parayı öderse az kısmını yatarak cezaevinden çıkabilir. Bu parayı yatıramayacağını da biliyor. Dolandırıcılık olarak kalması onun lehine.”

ÜCRETTE ANLAŞAMADIK

İsminin yayınlanmasını istemeyen avukat, “Ücrette anlaşamadık, anlaşsak avukatlığını yapacaktım. Anlaşamayınca bir daha görüşmedik” dedi.

CEZAEVİ ZİYARETÇİLERİ12 AVUKAT, BİR NOTER, 2 ARKADAŞ

Seçil Erzan’ı tutuklandığı 12 Nisan ile 18 Mayıs arasında kimlerin ziyaret ettiğine dair dökümler soruşturma dosyasına girdi. Erzan’ı cezaevindeki ilk 37 gününde 12 avukat, 1 noter ve 2 arkadaşı toplam 38 kez ziyaret etmiş. 

Erzan’ın ziyaretçileri arasında en dikkat çeken isim ise davanın müştekileri arasında yer alan pırlantacı Ömer Kahraman’ın avukatı oldu. Kahraman, Erzan’a paraları götürecek Nazlı Can’ın fotoğrafını çekmiş daha sonra soruşturma aşamasında bu fotoğrafı delil olarak sunmuştu.

Musa KESLER / Hürriyet