Virüsün son baharda arttığını ve genç yaştakileri daha çok etkilediğinin altını çizen Elçi, “Bu noktada okullarda alınacak önlemler büyük önem kazanmaktadır. Virüsün yaygınlaşmasının önlenmesi ve öğrencilerimizin ve eğitim emekçilerinin bu virüse karşı dayanıklılıklarının arttırılması için her iki Sağlık ve Milli Eğitim Bakanlıkları konuyu özel olarak ele almalı ve eğitici çalışmaların yanında okullarda gribin etkilerini yaygınlaştıracak fiziksel ortamlarda gerekli temizlik ve hijyen önlemlerini de derhal almalıdır” dedi.

Elçi, okullarda acil durum planının da hazırlanması gerektiğini savunarak, “Milli Eğitim ve Sağlık Bakanlıkları eşgüdümlü bir çalışmayla bir acil durum planı hazırlamalıdır. Alınması gereken pratik önlemler somut, anlaşılır bir duyuru metni aracılığıyla öğrenci, öğretmen, okul personeli ve velilere ulaştırılmalıdır. Öğretmenlere yönelik bilgilendirme çalışmaları yapılmalıdır.

Seminer, konferans gibi bilinçlendirme çalışmaları düzenlenmeli ve konuyla ilgili kamuoyu oluşturulmalıdır. Zira bu noktada virüsün etkileri ve yayılma hızı konusunda ülkemizde, birçok ülkeye göre gerekli kamuoyunun oluşturulamadığı görülmektedir..Bakanlık tarafından hazırlanacak tanıtım ve önlem filmleri herkesin izleyebileceği saatlerde televizyon kanallarından yayınlanmalı ve gazetelerde anlaşılır ve sade bir dille ilan halinde basılmalıdır. El yıkama, cansız yüzeylerin temizliği önemli tedbirlerden biri olarak değerlendirilmektedir. Okul tuvaletlerine düzenli olarak yeterli miktarda, temizliğe uygun kalitede sabun konmalıdır.
Ayrıca her okula yeterli miktarda çamaşır suyu sağlanmalıdır. Özellikle okulöncesi eğitim kurumlarında ve ilköğretim okullarındaki öğrencilerin, ellerini sıkça yıkamaları konusunda öğretmenleri tarafından yönlendirilmeleri gerekmektedir. Cansız yüzeylerin temizliği konusunda gerekli özenin gösterilmesi de büyük önem taşımaktadır” diye konuştu.