CHP Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu, "Başbakan "Ana muhalefet partisine Mecliste bir gıdım su vermeyiz" diyor. Biz senin suyuna muhtaç değiliz" dedi.

Kılıçdaroğlu, Sakarya kent meydanında düzenlenen mitingdeki konuşmasına, "Karanlığın sonunda güneş doğacak. Umuyorum, o güneş Sakarya"dan doğacak" diyerek başladı.



"İftar çadırında din istismarı yapıyorlar"

CHP lideri Kılıçdaroğlu dün Bolu, Düzce ve Sakarya"da partisi tarafından düzenlenen mitinglerde konuştu. AKP iktidarı döneminde çiftçilerin alınterine değer verilmediğini söyleyen Kılıçdaroğlu sadece Bolu"da icra dosyası sayısının 107 bin olduğunu hatırlattı.

Bolu"da herkes icralık

Kılıçdaroğlu “Bolu"nun nüfusu 270 bin civarında. İcra dosyası sayısı kaç biliyor musunuz? 107 bin. Recep bey diyor ya, "Vay efendim benim boyum şu", hiç kimse onun boyuyla uğraşmadı o kendi boyuyla uğraşıyor. Eğer sen boyunu merak ediyorsan, gelirsin Bolu"ya, gidersin icra dairesine 107 bin dosyayı üst üste koyarız. Sen de yanında durursun, bakarız kimin boyu uzun. Verdiğin sözü yerine getirmezsin, "açlığı yok edeceğim" dedin millet perişan oldu. "Üreticiyi zengin edeceğim" dedin, çiftçiyi perişan ettin. Patates üreticisi patatesini satamıyor tarlada, Recep beyin derdi başka. Recep ne diyor? "5 kilo patates 1 simit" diyor. Recep beyi duysun diye söylüyorum ama duymaz. Onun kulakları başka yerde de çalışıyor. O sizin telefonlarınızı dinliyor” dedi.

İftar çadırlarında din istismarı yapıldığını da ileri süren Kılıçdaroğlu, şöyl devam etti:

“Orada insanlar oruç tutuyorlar, ibadetlerini yerine getirip zamanı gelince de oruçlarını açıyorlar. Orada propaganda yapılıyor. 30 bin, 40 bin kişi diyorlar. 10 bin kişi diyorlar, iftar çadırında yemek veriyorlar. Açıyorsunuz karşınıza "evet" çıkıyor. Din istismarı yapıyorlar. Allah için Müslümanlığı istismar eden adamın yaptığına ne denir? Bunlarda utanma var mı? Arlanma var mı? Allah korkusu var mı? Bari kuldan utanın da yapmayın. Bunu da yaparlar bunlar. Onun için her şeyi sömürürler bunlar. "Anayasada evet çıkartayım da ne yapabilirim" diyorlar. Telefon dinliyorlar, baskı yapıyorlar, mehteri kuşatıyorlar, insanı kullanıyorlar, dini kullanıyorlar, imanı kullanıyorlar, Allah"ı, Peygamber"i kullanıyorlar. Bakıyoruz ki hepsi köşeyi dönmüş. Size gelince din, iman yukarıya çıkınca amin. Bunların yüzünü, gözünü, kişiliklerini bilin.”

O PANKARTI ASANI BUL

Boynuna Sakaryaspor kaşkolu takarak konuşan Kılıçdaroğlu, Sakaryaspor"un taraftar grubu "Tatanga"ların da meydanda olup olmadığını sordu.

Kılıçdaroğlu, Başbakan Recep Tayyip Erdoğan"ın, kentte düzenlediği her mitingde, Necip Fazıl Kısakürek"in Sakarya şiirini okuduğunu anımsatarak, "Şimdi ben de o şiirden size bir mısra okumak istiyorum. Necip Fazıl şiirinde, "Ayağa kalk Sakarya" diyor. Sayın Başbakan 2002"de bunu söyledi, 2010"a kadar da her mitingde söyledi. Sakarya ayağa kalktı mı? Sakarya dönüp geriye bakacak. "Ayağa kalk" diyorsun, ayağa kaldıracak sensin. Sen bir muhalefet lideri misin ki öyle konuşuyorsun? Bunun hesabını Sakaryalı soracaktır" şeklinde konuştu.

CHP Genel Başkanı Kılıçdaroğlu, AK Parti"nin 2002"de 6 milletvekili, sonraki seçimde de 5 milletvekilini Sakarya"dan kazandığını hatırlatarak, bu milletvekillerinin parlamentoda Sakarya"nın sorunlarını gündeme getirmediğini savundu.

Kılıçdaroğlu, "Şimdi ayağa kalkacağız, "Sana 6 milletvekili verdik, dönüp yüzümüze bakmadın" deyip, hesabını soracağız" diye konuştu.

Sakarya"da şeker pancarı üreticisinin perişan olduğunu, iktidarın şeker fabrikasını birilerine peşkeş çekmeye çalıştığını iddia eden Kılıçdaroğlu, konuşmasını şöyle sürdürdü:

"Bunların özelliği bu. Milletin arasına girer, fakir fukara, garip gureba, din iman edebiyatı yaparlar, dini imanı sömürürler. Bunlara inanmayın. Bunlar halkın ekmeğine, aşına göz koyanlardır. Ne diyor Sayın Başbakan? "O ana muhalefet partisine Mecliste bir gıdım su vermeyiz"... Böyle demokrasi anlayışı olur mu? Bana su vermeyecekmiş. Biz senin suyuna muhtaç değiliz. Ben halkıma güveniyorum. Adapazarı"nın sesini parlamentoda biz dile getireceğiz.

Bunlar İstanbul"da bir pankart astılar, bizim üstümüze attılar. Halbuki onu biz asmadık. Aynı pankartı götürüp Diyarbakır"da da astılar. Başbakan, Beşir Bey"e soruyor: "O pankart burada da var mı?" diye. O da "evet" diyor. Buradan sesleniyorum: O pankartı asanı bul, bulmazsan sorumlusu sensin."

Çiftçinin eskiden borçlarını ödemek için traktörünü sattığını, şimdiyse sıranın tarlaya geldiğini savunan Kılıçdaroğlu, "Bu tablo, "hep bana Rabbena tablosu". İzin verin, yetki verin, haramilerin saltanatını yıkalım, halkın iktidarını kuralım" dedi.

Kılıçdaroğlu, emeklilerin sorunlarını bildiklerini, CHP iktidarında intibak yasasını çıkaracaklarını söyledi.

Anayasa değişikliği paketinin, kul hakkı yiyenlerin hakkını koruduğunu öne süren Kılıçdaroğlu, "(Kul hakkı yiyenler devam etsin) diyorsanız "evet" deyin. Kul hakkı yiyenlerden hesap sormamızı istiyorsanız, "hayır" deyin. Bu anayasa, yolsuzlukları meşrulaştırıyor. Yolsuzlukları korumak için hazırlandı. Eğer bu anayasa kabul edilirse yağma düzeni korunmuş olacak" ifadesini kullandı.

Kılıçdaroğlu, iktidar olmaları durumunda 2-B arazileri sorununu da çözeceklerini, bu arazileri kullananlara vermeyi hedeflediklerini söyledi.

Alandaki bir pankarta işaret ederek, Deniz Feneri e.V davasının bir türlü açılmadığını belirten Kılıçdaroğlu, "Recep Bey halktan yana değil. Recep Bey"e haddini bildireceğiz. Halkın iktidarını kuracağız" şeklinde konuştu.

Kılıçdaroğlu, Sakarya"nın Akyazı ilçesinde de vatandaşlara hitap ederek referandumda "hayır" oyu vermelerini istedi.

Siyasete girerken "her zaman doğruyu söyleyeceğiz" dediğini anımsatan Kılıçdaroğlu, "9 köyden kovsalar, 10. köye de gidip doğruyu söylemeye devam edeceğim" dedi.

Kılıçdaroğlu, hükümetin anayasa değişikliği paketiyle Kenan Evren"in bile yapmaya cesaret edemediği değişikliği yapmaya çalıştığını söyledi.

RECEP BEYİN KİMYASINI BOZDUK

CHP Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğu Adapazarı"ndan sonra geldiği İzmit"te Perşembepazarı Meydanı"nda yaklaşık 15 bin kişiye seslendi. Alana gelişinde beyaz güvercinler uçurulan Kemal Kılıçdaroğlu konuşmasında yine Başbakan Recep Tayyip Erdoğan"a yüklendi. Kılıçdaroğlu konuşmasının bir bölümünde, “Herkese iş, herkese aş bizim temel felsefemiz olacak. Yeter ki siz güç verin. yeter ki siz destek verin. AKP"nin oyununa gelmeyin” dedi Kılıçdaroğlu, "Başbakan" sloganları üzerine de şunları söyledi:

YÜREĞİN VARSA KARŞIMA ÇIK

“Şimdi siz "Başbakan Kemal" deyince Ankara"da Recep Bey"in ezberi bozuluyor. Ama mereklanmayın, Recep Bey"in ezberini bozduk. Recep Bey"in kimyasını bozduk. Sıra Recep Beylerin düzenini bozmaya geldi. Öyle din-iman edebiyatı yapacaklar, milleti kandıracaklar. Bu kardeşiniz onların maskesini indirecek. Recep Bey diyor ki, şu ana muhalefet partisinin başkanı meydanlarda Anayasa"dan bahsetmiyor. Her yerde söyledim, şimdi Kocaeli"de söylüyorum. Recep Bey kendine güveniyorsan, adam gibi adamsan, yüreğin varsa istediğin televizyon kanalına gel karşıma çık diyorum.”

Kemal Kılıçdaroğlu, herkesin telefonlarının dinlendiğini, bu hükükmetin adının da "Telekulak hükümeti" olduğunu belirttiği konuşmasında, vatandaşların çektiği sıkıntılardan örnekler verdi. “Biri işsizse, evine iş yemek götüremiyorsa o evde dram vardır. Diyarbakır"ı hatırlayın. Evine ekmek götüremediği için kendini astı. Bu tablonun sorumlusu kimdir? Recep bey değil mi? Şimdi de kalmış diyor ki "bunları biz unutalım" diyor. "Demokrasi getireceğiz" diyor. Recep Bey"in demokrasi getireceğine inanıyor musunuz? Hak ve özgürlük getireceğine inanıyor musunuz? İşsiz bırakan bir adamda demokrasi kültürü olur mu? Bunlara güvenmeyin. Bizleri, sizleri kandırıyorlar. İnanmayalım. Birlik olalım ve AKP'den hesap soralım. Aramızda çok sayıda genç var. Umudumuz olan gençler var. Gençlere inanıyorum. Güveniyorum. Onlar siyasette yer almalı. Onlara hep beraber, Türkiye"deki tüm gençlere selamlarımızı gönderiyoruz” diye konuştu.

“Çiftçi aç, emekli aç, sen nasıl uyuyorsun Recep bey. Ben umutluyum, size güveniyorum ve size inanıyorum. 12 eylülde hayır deyin” diyen Kılıçdaroğlu şöyle devam etti:
“12 Eylül"de hayır deyin Recep beylerden kurtulma sürecini aşalım. Şimdi Recep bey anayasayı getiriyor. Diyor ki "Cumhurbaşkanını, YÖK başkanını, Meclis başkanını valileleri ve kaymakamları ben tayin ediyorum. Kimi tayin edemiyorum? Hakimleri." Bunun adı demokrasi mi. Bu padişahlık rejiminde olur. Diyor ki bitaraf olan berteraf olur. Milletin sırtından köşeyi döndün Recep bey. Ben insanımı seviyorum. Barışı ve özgürlüğü istiyorum. Siz TBMM hayali ihracatçı milletvekili, ihaleye fesat karıştıran milletvekili, kalpazan milletvekili ister misiniz? Ben de istemem. Güç verin birlikte olalım. Artık parlamentoda hayali ihracatçı olmayacak. Son vereceğiz buna.”
Kemal Kılıçdaroğlu konuşmasının ardından İstanbul"a gitti.